Dedesinin eğitimiyle bu günlere gelen adam

  • 2
  • 35593
Dedesinin eğitimiyle bu günlere gelen adam
Dedesinin eğitimiyle bu günlere gelen adam
Dedesinin eğitimiyle bu günlere gelen adam
Dedesinin eğitimiyle bu günlere gelen adam

AK Parti Beykoz Belediye Başkan Aday Adayı Mikail Akyıldız, Dost Beykoz Muhabiri Taner Kurban’ın sorularını cevapladı.

Beykoz Rizeliler Derneği ve aynı zamanda Beykoz Dernekler Birliği dönem Başkanı da olan Mikail Akyıldız, geçtiğimiz günlerde yapmış oldukları açıklamaya yönelik tartışmalara da cevap verdi.

“Gemiyi batırmadan buralara getirdik”

Çocukluk yılları boyunca dedesinden eğitim aldığını söyleyen Akyıldız, “Mikail Akyıldız, 1964 Rize doğumluyum. İlk İstanbul’a geldiğimde üç yaşımdaydım. İstanbul’da babaannemin yanına getirttiler. Babaannem büyüttü beni. Bunun yanı sıra dedemin disiplinini ve eğitimini almış oldum. Dedem hayvancılıkla uğraşıyordu. Çocukluk yıllarımda çobanlık da yaptım. Ben dedemin yanında ilkokula başladığımda babam ticaretle uğraşıyordu. İlk okulu okurken okul müdürümüz babamı çağırdı. Okul müdürü babama; ‘bu çocuğu okutun bu çocukta gelecek görüyorum’ dedi. Bu geçen süreçte ilkokulu bitiriyorum. Ortaokula başlıyorum. Bir kısmını Fevzi Çakmakta okudum. Hem okuyordum hem ticaretle uğraşıyordum. Ortaokul da bittikten sonra liseyi ticaret lisesine okudum. Sevkiyatlar, iş geliştirmeler, kamyon almalar gibi işleri daha önceden hep babamla yaptık. Geçmişte babamla beraber yapmış olduğum çalışmalarda batmadan geminin direksiyonunu bırakmadan buraya kadar getirdik. Üç yaşımdan beri çalışmanın vermiş olduğu kuvvet, azim beni buralara getirdi” dedi.

Daha önce siyasete gireceğiniz aklınıza geldi mi?

Hiç aklıma gelmedi. Biz hep çalıştık. İşimizi büyültmeye, işimizi geliştirmeye çalıştık. Çünkü ben işimi severek yaptım. İşimi benimsedim. Çok teklifler geldi bana Antalya’ya, Bodruma gidip çalışanlar oldu beni de oraya çağırdılar gitmedim. Geçmişimden bu yana ne işi öğrendiysem o işin inceliğini öğrenmek isterim. Ne kadar okursan oku senin sektörün sürekli gelişiyor. Sen de onunla beraber gelişmektesin. Onun için ben hiç çizgimi bozmadım aynı işi yapmaya devam ettim.

Dernekçilik çalışmaları ne zaman başladı?

Bu ticarette çok güzel işler yaptık. Çok değerli mimarlarla, mühendislerle çalıştık. Çok güzel projelerde bulunduk. Belirli bir olgunluğa ulaşıyorsun. O arada sivil toplumların bazılarının dikkatini de çekiyorsun. Bazı kuruluşlarla yardım, destek toplantılarına giriyorsun. Ben 2016 yılında Rizeliler Derneği başkanlığına başladım. Başkan olunca biz yerel basını çağırdık. Tanışmak amacıyla ziyaretlere başladık. Belediye Başkanlığı ve protokol ziyaretlerini bitirdikten sonra etrafımızdaki tüm Rizeli muhtarlarımızı ziyaret etmeye başladık. Esnafımızı ziyaret etmeye başladık derken böyle bir heyecan, yarışma oldu. Etrafta hemşerilerimize ulaşmaya çalıştık. Arkadaşlarla çeşitli faaliyetlerde bulunduk. Etkinlikler yaptık. Kadınlar gününde kadınlarımıza Rizeliler derneği olarak çiçek dağıttık. Bunun yanı sıra iftar etkinliklerimiz oldu. En son gece yaptık. Beyaz Saray Düğün Salonu’nda bir etkinlik yaptık o patlama noktası oldu. Biz bin kişilik bir organize yaptık fakat iki bin kişiye yakın katılım oldu. Çok güzel bir gece yaptık.

Dernekler Birliği’nin yerli açıklaması ile ilgili gelen eleştirilere ne diyorsunuz?

Öncelikle biz bir bayrak yarışına girdik. Beykoz’umuzda hizmet yarışında biz de varız dedik. Çünkü ticaretini yaptık. Sivil toplum kuruluşlarına katıldık. Birçok şeyi Beykoz’da kazandık. Beykoz’un taşından toprağından geldik. Üç dönemdir iktidarda olan bir yere biz bir adım daha, üç adım daha ileriye götürme çabasıyla yola çıktık. Biz dernekler birliğinde önce şunu diyoruz. Bütün başkanlar orada sekiz, dokuz derneğiz. Oradaki başkanların fikirleri alınarak, başkanım böyle bir şey var. Nedir? Bizim tarafsız kalmamız gerekiyor fakat sizin alacağınız karara da saygılıyız. Çünkü siz halksınız. Burada on dokuz dernek var. On dokuz dernek halktır. Biz halkın sözünü dinlemezsek, bir noktaya gelemeyiz. On dokuz tane derneğin başkanı demek, on dokuz tane ilin, halkın önce çıkartmış olduğu bir Beykoz demektir.

‘Neden siyasi bir oluşumun içinde aday oluyorsunuz’ diyenler var bu durum hakkında düşünceleriniz nelerdir?

Dernekler içinde de hem dernek başkanı olup hem aday olan çok var. Giresunlular derneğinde de gördük. Başka derneklerde de gördük. Neden? Derneğine bir artı değer getiriyor. Dernek yönetiminde olan gerek üyeler gerek başkan veya başkan yardımcısı kendisi siyaset yapar ama derneğini siyasete bulaştırmaz. O dernek şu parti derneği veya bu parti derneği olmaz. Fakat başka da istediği partide, istediği yönetimde istediği gibi hareket edebilir. Bu çizgiyi koruduktan sonra dernek başkanlığımı da devam ettiririm. Bu bana ek bir zaman getiriyor. Yorgunluk getiriyor. Ben derneğime hizmet etmeyi sevdiğim için her zaman derneğimin yanındayım.

En son aday sizsiniz. Neden bu kadar geç müracaat ettiniz?

Ben her zaman gönlü hizmetten yana olan bir insanım. Siyasete siyasetin dibinden, yıllarını vermiş değerli dostlarımız veya arkadaşlarımız vardır. Bunlar onların hakkıdır diye hep düşünerek ben mesafemi korudum. Ben sadece iyi bir aday, iyi bir siyasetçi arkadaşımızı destekleyerek, onun belirli bir yere gelmesini sağlamak bana daha yakışır düşüncesiyle hiç bulaşmadım. Bana yıllardır ‘Beykoz’a senin gibi bir başkan yakışır’ söyleyenler oldu. Son bir yıl böyle baskılar arttı. Bir ay baskılar arttı. Sonradan kafamda vura vura yer etti artık. Bu yarışta ben de olmalıyım dedim. Tabi AK Parti varken benim başka partiye girmem mümkün değil. Bundan sonra da öyle bir şey olmayacak asla. Benim çizgim bellidir. Biz kuruluşundan beri sülale olarak bu partiyi tercih ettiğimiz için son dakikada karar verdim.

Partinizin sizi aday göstereceğine inanıyor musunuz?

Ben ticaretimde de her zaman alıştım. Mücadele ettim. Piyasa iyi olur mu olmaz mı ona bakmadım kazandım. Durmayacaksın. Cumhurbaşkanımız ne demiş; ‘durmak yok yola devam’ demiş. Ben aday adayı olduğum zaman zor bir işe, sorumluluk aldığım bir işe girdiğimi gördüm. Fakat zor oyunu bozar. Ben zor zamanların zor bir alt yapısı olan çalışmayı, mücadeleyi seven bir insanım. Bu işi de başaracağıma inandım. Yol arkadaşlarıma baktım. Onlarında misyonları, vizyonları değişik şeyleri var. Benimde kendime göre donanımlarım var. Çünkü Beykoz’un sorunlarını çok iyi biliyorum. Beykoz’un ne istediğini de biliyorum. Bunları biz de yaşıyoruz. Vatandaşlarımızla beraber. Kolay değil. Ben durmuyorum sahadayım. Başaracağıma inanıyorum. Bir işe inanmak o işin yarısıdır.

Yücel beyin başkanlığını nasıl buluyorsunuz?

Başkanımızın halkla arasında bir kopukluk görüyorum. Aynı partinin mensubuyuz ama imar konusunda bekleneni vermediğini düşünüyorum. İmar konusunda çoğu şeyleri çözdü ama daha hızlı olabilirdi. İmarın çözülmesi büyük bir başarı olsa da Beykoz’u bizim çevre yine AK Parti belediyelerimizin beklenen vizyona ulaşamadığını bulamıyoruz. Halkla yönetim arasında bir şişkinlik oldu bir karamsarlık oldu. Daha güzel şeyler bekliyorduk ama olmadı.

Aday Adayı Mikail Akyıldız son olarak sözlerine şunu ekledi;

“Her zaman buradayız”

“Ben ilk önce yönetimle halkı kaynaştırmak istiyorum. Esnaf, tüccar bir ilçenin bacası, fabrikasıdır. Biz bunlara bir kere yol vereceğiz. Vatandaşımızı biraz rahatlatalım. Biz çalışmalarımıza devam edeceğiz. Biz Beykozluyuz. Aday olsak ta olmasak ta Beykoz’umuz içi bu saatten sonra adımımızı attık. Bu saatten sonra da yapacağız. Güzel şeyler yapmaya da adayız. Partimizin, halkımızın yanında olacağız. Her zaman buradayız” ifadelerini kullandı.

Dost Beykoz / Özel Röportaj – Taner Kurban

BEDES Tiyatro Grubu seyirciyle buluştu
Önceki BEDES Tiyatro Grubu seyirciyle buluştu
Beykoz Sahilleri alarm veriyor
Sonraki Beykoz Sahilleri alarm veriyor