Sinan KAVRAKOĞLU
  • 08/04/2016 Son günceleme: 08/04/2016 16:49
  • 5.533

Yollarımızın asfaltı, sokak aralarının bakımsız olması; çok mu büyük sorun.

Öngörünüm alanında kalan evimizin tadilatını yapamayışımız, “başkanım vallahi çatımı yapacağım” diyerek dairemizi dublekse çevirmemiz; çok mu önemli?

Zamanında kamuya ait arazileri çevirip dört kat, beş kat çıkıp on, on iki daire yapmamız, sonra da birinde oturup gerisini kiraya vermemiz, gelen ecr-i misil tahakkukları karşısında da görevini yapmaya çalışan yöneticileri vatan haini ilan etmemiz; çok mu önemli?

Dünyanın en güzel ikliminde olmamız, sevdiklerimizin güven içerisinde yaşaması, çocuklarımızı huzur içerisinde hayata, geleceğe hazırlamamız; çok mu önemli?

Mülkiyet sorunumuz, imar sorunumuz, kentsel dönüşüm, işsizlik sorunumuz, kapanan fabrikalar, açılmayan yeni istihdam alanları, Boğaziçi Öngörünüm, geri görünüm, imar planları, SİT, anıtlar, su havzası, Riva Kanal Projesi, Beykoz Arena, Yat Limanı, Metro… Çok mu önemli?

Attığı her bir adımda “acaba bu son adımım mı?” sorusuyla yaşayan, evlatlarının şefkat kokusunu her nefesinde ciğerlerine çekerken “acaba onları bir daha görebilecek miyim?” sorusunu sayısız kere kendisine soran ama yine de bayrak için, hilal için her adımında şehadete yürüyen biri için yukarıda saydıklarımız ne kadar önemli olabilir?

Ülkenin en doğusunda; tap taze, pırıl pırıl gonca güllerimiz birer birer mübarek toprağın üzerine, anacığının mübarek kollarına atılır gibi düşerken; bu saydıklarım ne kadar önemli olabilir ki?

Feryad-ı figan ettiğimiz ve çoğunda haksız olduğumuz bu konulara bakıyorum da…

Galiba biraz ayıp ediyoruz.

Sanki biraz fazla nefsimize kapılmış, gırtlağımıza kadar dünyevileşmiş bir vaziyette son hız kıyametimize doğru gidiyoruz.

İnşallah bu gaflet uykusundan uyanmayı lütfetsin Yaradan.

Yüce Allah şehit kardeşlerimizi şefkatiyle, rahmetiyle, merhametiyle kucaklasın.

Söylenebilecek fazla bir şey yok…

Son söz Büyük Mahkemede!

Sen ki, rûhunla beraber gezer ecrâmı adın;
Sen ki, a'sâra gömülsen taşacaksın... Heyhat!
Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihat...
Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana aguşunu açmış duruyor Peygamber...

Vesselam…

Yazarın Yazıları