Evlerimiz, bizler için güvenli sayılan ama basit önlemler alınmadığı taktirde hepimiz için tehlikeli durumların sıkça oluşabileceği alanlardır.
Özellikle çocuklarımızın sağlığı ve başlarına gelebilecek kazaların engellenmesi için alınması gereken önlemlerin mutlaka kontrollü şekilde sağlanması gerekmektedir. Çocuklar, etraflarını keşfedebilmek adına, kendilerini varsayamadıkları kazaların içerisinde bulabilirler. Biz yetişkinler, bunları öngörerek önlemleri tamamlamalı, kaza veya hastalık anında yapılması gereken ufak müdahaleleri bilmeliyiz. Kaza ve hastalıkların ne koşulda olacağını bilmemiz mümkün olmasa da, küçük ilkyardım uygulamaları ile kendimizin ve çocuklarımızın sağlığına önemli derecede katkı sağlayabiliriz.
İlkyardımın ilk şartı güvenlik önlemlerinin tamamlanması ve tehlike oluşturabilecek durumlar için öncesinde önlemlerin alınabilmesidir. Kendi işlerimiz ile ilgilendiğimiz sırada çocuklarımızın eline oyalanmaları için verdiğimiz yiyecekler ve oyuncaklar, çocuk tarafından ağıza götürüldüğü sırada ciddi durumlara sebebiyet verebilir. Boğaza kaçabilecek kuruyemiş, boncuk, şeker gibi eşyalar ortada bırakılmamalıdır. Elektrik prizlerinin açıkta bırakılmaması, kibrit ve çakmak gibi yanıcı maddelerin çocukların kolay ulaşabilecekleri yerlerde bulundurulmaması önemlidir. Halıların kaymaması için yere uygun sabitleyicilerin kullanılması, mobilya ve televizyonlarında aynı şekilde duvara sabitlenmesi gerekmektedir. Masa, sandalye, tezgah gibi sivri köşeleri bulunan eşyaların köşelerinin mutlaka kapatılması; kesici aletlerin, ilaçların ve temizlik malzemelerinin kapalı ve kolay ulaşılamayacak yerlerde muhafaza edilmesi, çocukların oyun esnasında merak ederek bu maddelere ulaşımını engelleyecektir. Yemek öncesi veya mutfakta yapılan işler sırasında, sıcak sıvıların ve yemeklerin bulunduğu tencereleri masa kenarlarında bulundurmamak, özellikle tencere ve tavaların saplarını dışarıya dönük şekilde bırakmamak gereklidir. Banyoda veya havuz kenarlarında küçük çocuklar asla yalnız bırakılmamalıdır. Oyun alanlarının güvenilir olup olmadığı kontrol edilmelidir. Yere dökülen her hangi bir sıvı olduğunda, çocukların kayıp düşmesini engellemek için hızlıca silmek gereklidir. Camlara ve balkon kapılarına çocuk kilitlerini yerleştirmek, televizyonda genel anlamda çocukların başına gelen haberler arasında izlediğimiz yüksekten düşme vakalarının önüne geçecektir. Daha nice çeşitlendirebileceğimiz, ufak önlemler gerektiren fakat önlemsiz bırakıldığında çocuğumuzun sağlığını tehlikeye sokabilecek bu durumların yaşanılması sonrasında, çocuğa etkili ve bilinçli müdahalede bulunmak, çocuğun o an ve sonrasındaki hayat kalitesi için önemlidir.
Yukarıda saydığımız durumların gündelik hayatta başımıza gelmesi olağandır. Önlemler alınmış olsa dahi kaza ve hastalıkların asla oluşmayacağı ihtimali maalesef ki azdır. Yetişkinler ve özellikle çocuklar için boğaza kaçan yabancı maddelerle solunum yolunun tıkanması sonucunda yapılan heimlich manevrası, her ebeveyn tarafından mutlaka bilinmesi gereken hayat kurtarıcı bir harekettir.
Hepimizin her yaşta yaşayabileceği ve yine özellikle çocukluk çağlarında fazlasıyla yaşanabilen yaralanma ve yabancı cisim batmalarında, yaralara sıkı bandaj yapılması, yaraların iyileşmesini geciktirecektir. Yabancı cisim saplanmış yaralanmalarda ise yara içindeki yabancı cismi kendi imkanlarımız ile çıkarmaya çalışmak, tekrar bir yara açılmasını ve kontrol edilemeyecek kanamaların başlamasına sebep olacaktır. Yaraya batan cismi sargı bezleri ile sabitlemek ve gelen ekipleri beklemek en sağlıklısı olacaktır. Burkulma, kırık ve çıkıklar çocukların başına sıkça gelen durumlar arasında yer almaktadır. Böyle durumlarda ağrı ve şişliği gidermek ve kırık bölgesinin yakınlarında bulunan dokuların hasarını en aza indirmek için kırığın olduğu bölgenin sabitlenmesi ve hareketinin kısıtlanması gerekmektedir. Kırık veya çıkık olay esnasında düzeltilmeye çalışılmamalıdır. Yanıklarda ise hafif bir yanık söz konusuysa, etkilenen bölgeyi 15 dakika suyun altında tutmak yeterli olabilmektedir. Ağır bir yanık ise sağlık merkezine gidene kadar içi su dolu kabarcıklar patlatılmamalı ve yanığın üzerine her hangi bir madde sürülmemelidir. Yanık bölgeye buz uygulanmamalıdır. Yanık bölgede yapışan kıyafetler zorlanarak çıkarılmamalıdır. Kanaması olan çocuklarda kanayan yer üzerine basınç uygulamak, kol ve bacakların yukarıda tutulmasını sağlamak kanamayı kontrol altına almamız için bizlere yardımcı olacaktır. Fışkırır tarzda bir kanama mevcutsa hızlıca hastaneye götürülmesi ve kanayan yere doğrudan baskı uygulanması önemlidir. Evlerde yaşanılabilecek elektrik çarpması durumunda öncelikle akımın kesilmesi gereklidir. Akımdan kurtarılan çocukta oluşan yaralar temiz bir bezle kapatılmalı, yara üzerine hiçbir girişimde bulunulmamalı ve sağlık merkezine götürülmelidir. Zehirlenme vakalarında çocuğu kusturmak ve su içirmek yanlıştır. Kusturulmadan en hızlı şekilde hastaneye götürülmeli ve gerekli bilgiler verilmelidir. Cilt yolu ile zehirlenme durumunda zehirli madde ile temas eden bölgeyi su ile yıkamak, zehirli maddeyi ciltten uzaklaştırmak gereklidir.
Belirttiğimiz pratik önlemler ve uygulamalar sayesinde çocuklarımızın sağlığını korumamız ve iyileşme evresine katkı sağlamamız mümkündür.
