Bazı insanlar bu dünyaya gelirler ve giderler. Onların ne gelişleri ve ne de gidişleri başkaları için anlam ifade eder.
Bazı insanlar da vardır ki; hayatta de vefat ettiğinde de arkalarından bir iz bırakırlar. Onlar nadir insanlardır. Adeta seçilmiş ve tavzif edilmişler. Onlar hak yolunun yolcusudurlar. Öncüdürler. Liderdirler. Müteşebbistirler yani girişimcidirler. İş hayatında yenilik, inovasyon onlar için sıradan bir şeydir. Kazanmak ve kazandırmak ve daha sonra veren el olmak en büyük özellikleridir. Yapıcıdırlar. Kucaklayıcıdırlar. Hemen her kesimle barışık ve işbirliği içindedirler. Yardım severdirler. İyilikte hep öndedirler. Her türlü hayrî ve hasbi faaliyetlerin içindedirler. Allah yolunda vermenin tadına varmışlardır. İnfak, paylaşım, hayır, hasenat onların birinci önceliğidir. Vel hasıl onlar İZ BIRAKAN; HOŞ SEDA BIRAKAN kimselerdir…
Adeta bir yıldız daha kaydı. UÇTU gitti. Ardında güzellikler bırakarak kuş olup uçtu semalara.
İşte böyle güzel vasıflara sahip bir güzel insan tanıdık…
EMİN ÜSTÜN AĞABEY…
Bendeniz kendilerini 25 yıldır tanıyorum. Belli bir hukuk çerçevesinde abi kardeş saygısı ile muhatap olduk. 3 yıl öncesinde benden bir ricada bulundu; Kudüs’e, Mescid-i Aksaya olan duyarlılık ve önemini dile getirdi. Bu manada bir grup oluşturarak Kudüs seyahati yapılmasını arzu ettiklerini ve bu organizasyonu benim yapmamı istedi. Ve ben de o günkü şartlarda 25 kişilik bir kafile oluşturdum. Bunlar; akademisyenler, gazeteciler, stk temsilcileri ve bürokratlardan oluştu. Neticede bir güzel faaliyete yine sponsorluk yaptı. Yine öncülük etti. Daha sonra da bu tür faaliyetlerin yapılmasını teşvik etti. Niyeti Yemen’e de böyle bir çalışma yapmaktı. Kısmet tabii ki…
Benim gibi yüzlerce, binlerce insanın yakından tanıdığı üstün vasıflara sahip, adı gibi emin bir şahsiyetti Emin Üstün Beyefendi.
1951 yılında Bolu Gerede’de başlayan hayat yolculuğu 68 yıllık bir sürenin sonunda 27 Aralık Cuma günü abdest alırken geçirdiği kalp krizi ile emanetini hakiki sahibine iade ederek hakka yürüdü.
Kısa fakat dolu dolu bir hayat yaşayan Emin Üstün ağabeyi diğer insanlardan farklı kılan üstün özellikleri vardı. Pekala nedir bu özellikler?
GİRİŞİMCİ RUHA SAHİP MUCİD BİR ZATTI. Ticari hayatta MÜSLÜMANLARIN FAİZDEN kaçmalarına ilk çözümü o buldu ve geliştirdi. Müslümanların kendi aralarında müşterek bir birliği ve beraberliği sağlayarak yıllarca binlerce insanı ev ve otomobil sahibi yaptı. Faizsiz sistemi kurdu.
Temel felsefesi ‘Birler bir araya gelince birlik olur. Birlik olunca; zor kolay, zayıf güçlü olur.’
Bugünkü verilere göre el birliği sistemi sayesinde ülkemizde her ay 1500’ün üzerinde aileyi kolay yoldan ev ve otomobil sahibi yapmaktadır. Kurulduğu günden bu güne yaklaşık 50 bin aileyi ev sahibi ve 90 bin aileyi otomobil sahibi yapan bir kuruluş haline geldi.
1991 yılında ticari hayata başlayan Emin Üstün’ün dahiyane ticari girişimi Emin Grup, bugün 28 yılın sonunda çok farklı alanlarda faaliyet göstermektedir.
Emin Enerji, Emin Entegre Besicilik, tarım ve hayvancılık, Emin Sigorta, Emin Otomotiv ve Emin Evim gibi şirketlerle başarılı bir şekilde faizsiz modeli uygulamaktadır.
Bugün 81 ilde 100’ün üzerinde şubesi ve binlerce çalışanı ile yoluna devam etmektedir.
İnşallah şüheda makamında, evliyalar makamında cennnetül Firdevs ile mükafatlandırılması duamızdır, niyazımızdır.
O, işin başında tek kişilik bir ordu gibiydi. Aldığı mühendislik eğitiminin de verdiği formasyonla sıfırdan başladığı hayat yolculuğunda ‘kimin himmeti milleti ise o tek başına bir millettir’ felsefesini hayata geçirdi.
Vefatının ardından yazılanları, konuşulanları dinlediğiniz zaman emin üstün beyi daha yakinen tanıyorsunuz.
O kadar çok farklı hayatlara dokunmuş ki… Şaşırmamak mümkün değil.
Hayatında hiçbir ayırım yapmazdı. Yeter ki gerçek ihtiyaç sahibi olsun. Halen çok sayıda vakıf dernek, cemaat, cemiyet, şahıs, kurum , kuruluşun hizmetlerine destek oldu, imkan verdi..
Özellikle yurt dışındaki Müslümanlara sahip çıktı. Okullar açtı. Yetimhaneler inşaa etti. Aş evleri kurdu…
Özellikle Suriyelilere kucak açtı. Kol kanat gerdi. Dünya coğrafyasındaki mazlumların hep yanında oldu.
Üstün özellikleri vardı ama tevazuundan hep geride kalmayı tercih ederdi. Ön plana çıkmazdı. Fakat zalimlere karşı; mağdurların ve mazlumların yanında dimdik mücadele verirdi. Başörtüsü zulmünde, askeri vesayette her daim dik durdu. Hep garibanın yanında, ezilenlerin yanında, fakir fukaranı yanında oldu.
Kılık kıyafetin şatafatına ehemmiyet vermezdi. Son derece beyefendi bir şahsiyetti. İnsana huzur ve güven veren bir duruşu vardı. Kibir, riya, gösterişten uzaktı. Tam bir mümin gibi yaşadı.
Son derece merhametli ve şefkatli bir zattı. Etrafına ismi gibi güven verirdi.
Tam bir baba şefkatiyle yaşardı. Her daim çalışkan, üreten bir yapısı vardı…
Arkasından okunan hatimler ve yapılan dualar hatta çok uzak diyarlarda kılınan gıyabi namazlar onun ne kadar çok sevildiğini gösteriyor. Yani adam gibi adam ve bir güzel insandı…
Hayatını ülkenin kalkınmasına ve insana hizmet yoluna vakfetmişti. Binlerce insana yar ve yardımcı olmuştu. Düşünün, 130.000 ailenin hayallerinin gerçekleşmesini sağlıyor. Ev ve araba sahibi yapıyor.
Tam bir vakıf insanı idi. Zaten kurduğu vakıfla ortaya koydukları tek başına üstün bir örnek olarak yad edilecektir.
Peygamber efendimizin (sav) kutlu mesajı onun hayat rehberi olmuştu; ‘İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olandır.’ Biz şahidiz ki Emin Üstün insanlara faydalı olmuştur. İnsanların en hayırlısı olmaklığı makamındaki takdir Rabbimizin, şehadet bizimdir. Allah rahmet eylesin; insanların en cömerti Peygamber Efendimize komşu eylesin.
