Beykoz’da yeni dönem!

Yeni dönemden kastım, hepinizin de malumu olduğu üzere Beykoz Belediye Başkan Vekili Özlem Vural Gürzel’in AK Parti’ye geçişi…

Özlem Hanımın AK Parti’ye geçmiş olması Beykoz’da yaşanan çok önemli bir siyasi olaydır… AK Partililerin Beykoz’da yaşamadığı, ne yapacağını bilemediği bir süreci başlatmıştır… AK Partili arkadaşlarımız Beykoz’da 31 Mart 2024 Yerel Seçimlerini 1430 oyla kaybetmiş olmanın bedelini ödemeden Özlem Vural Gürzel piyangosu ile neye uğradıklarını şaşırdılar…

Yine parti içinde çeşitli gruplar hemen harekete geçerek, istişarelere başladılar. İstişarelerdeki maksat, 31 Mart Seçimlerinin kaybedilme sebeplerini bertaraf ederek, aynı dağınıklığa fırsat vermemekti. Doğru bir hareket…

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Beykoz’a gönderdiği mesajlar, Özlem Vural Gürzel’in Erdoğan ile yapmış olduğu görüşmeler, bakanların Özlem Hanımı ziyareti, yapılan destek açıklamaları; Beykoz’da yürütülen istişareler sonucunda oluşturulan birlik beraberlikle buluşunca “umutlar yeşerdi.” Beykoz Belediyesi’nde önemli ölçüde kadro değişiklikleri yaşandı… Bu kadrolar Özlem Hanımın sokaktaki jargonunu belirlemeye başladı. Özlem hanım bir oraya, bir buraya koşturur oldu. Özlem Hanımın heyecanı ve siyaset yapma kültürü AK Parti’yi anımsatsa da, “ruh” henüz vücut bulamadı.

Bunun sebebi de, Özlem Hanımın siyasetinin ruha değil, görselliğe hitap edecek şekilde organize edilmesidir…  Özlem Hanım, siyaseti ve halkın ruhunu yakından tanıyan bilen bir insan değildir. Dolayısıyla kendisine nasıl program yapılıyorsa o programa kendi enerjisini katarak, yol almaya gayret ediyor…

AK Parti ruhu Beykoz sokaklarına henüz yansımış değil… Özlem Hanıma düzenlediği basın toplantısında, “gerek Beykoz’da gerek Ankara’da AK Parti’nin dinamiklerini harekete geçirebilirseniz, hizmet üretme konusunda hiçbir sıkıntı yaşamazsınız” yorumunda bulunmuştum…  Ama AK Parti Beykoz’da sokağa inecek kadro konusunda çok heyecanlı değil gibi duruyor… Kenarda köşede duran AK Partililere de selam verilmiyor…

O kadar ki, İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir, Özlem Hanıma destek vermek amacıyla Beykoz’a gelerek vatandaşlarımızla hasbihal etmek zorunda kalmıştır… AK Parti Beykoz İlçe Yönetimi 31 Mart 2024 Yerel Seçimlerinde yaşadığı başarısızlığı unutturmak istese de yara o kadar çok ki, biri kapansa diğeri kanıyor.

Beykoz Belediyesi’nin mahallelerde yapmış olduğu “ŞOK” hizmet programlarına bölge meclis üyelerinin katılmıyor, ya da katılamıyor olması insanların dikkatini çekiyor… Bu durumu, “ya önemsenmiyor, ya da gereksinim duyulmuyor” şeklinde yorumlayabiliriz… Sebep ne olursa olsun, bunun ilçeden sirayet eden bir disiplinsizlik olduğu çok aşikârdır… Ya da, AK Parti’nin o mahallede meclis üyesi yoktur. 31 Mart Seçimlerinde meclis üyesi listesi oluşturulurken, Beykoz’un demografik yapısının dikkate alınmadığını biliyoruz… Belki de, onun ceremesiyle yüzleşiyoruz…

Başka ne diyebiliriz, Özlem Vural Gürzel’in parti değiştirmesiyle, Beykoz’u yönetme telaşına kapılan arkadaşlarımız, önlerindeki enkazı kaldırmadan AK Partinin yarınlarını dizayn etme telaşına girişmiş olmalarını yanlış bir yaklaşım olarak değerlendiriyorum… Burada vurgulamak isterim ki, mevcut arkadaşlarımızın AK Parti’nin Beykoz’daki geleceğini şekillendirecek iradeyi bu yaklaşımlarla oluşturabilmeleri pek mümkün değildir… Öncelik, atmosferi “güvenilir” bir dayanışma ruhuna büründürmek olmalıdır.

Daha ileri gitmek gerekirse, Beykoz’da şu anda siyasi rekabet diyebileceğimiz bir dinamizm de yok… Malum CHP şok üstüne şok yaşıyor… Durumu toparlama ümidiyle yapılan kongrede Aydın Düzgün İlçe Başkanı olacaktı. Düzgün İlçe Başkanı oldu ama Özlem Hanım AK Parti’ye geçti. CHP belediyeyi kaybetti.

Üstüne Aydın Düzgün’e Özlem Hanıma yönelik ifadeleri nedeniyle soruşturma açıldı. Meclis üyelerinin durumuna bakacak olursak, en son Melih Karakaya ile ilgili Çayır Festivalinde yaşanan elim kaza nedeniyle soruşturma izni istendi… CHP’den istifa ederek, bağımsız kalan Uğur Gökdemir kongre pazarlığı safsatasıyla uğraşıyor… Burak Korkmaz kaçak kafeteryayı ifşa etti diye başına gelmeyen kalmadı… İstifa ettiğini söylese de Beykoz Belediye kayıtlarında hala CHP üyesi gözüken Bilgehan Murat Miniç ortada yok… Turgay Sucuoğlu, Gökhan Taneri Vural iddianamede… Murat Uzun bağımsız kaldı… Nevzat Cebeci AK Parti’ye geçti… Alaattin Köseler hapiste… Diğer meclis üyeleri desen öfkelerini henüz yenip siyaset üretecek psikolojiye ulaşamadılar.

Siyasi rekabet ortamından söz edemeyeceğimiz bu şartlarda İstanbul İl Başkanlığı’nın Beykoz özelinde yaptığı anket çalışmasında AK Parti’nin oy oranı yüzde 48… CHP’nin oy oranı açıklanmadı…

Murat Aydın’ın kaybettiği seçimde AK Parti Beykoz’da yüzde 45, yani 67 bin 20 kişinin oyunu almıştı… AK Parti’nin Beykoz’daki üye sayısı 49 bin 500’dü… Fakat anketler Murat Aydın’ın yüzde 52.20 oy alacağını söylüyordu… CHP ise 36.40 olarak gözüküyordu…

AK Parti’nin Beykoz’da üye sayısı belediyenin kaybedildiği 30 Mart Seçimleri sonrası 30 binlere düştüğünü biliyoruz… Özlem Hanım’ın AK Parti’ye geçmesi ile rakamın yükseldiği fakat hangi seviyede olduğunu henüz bilinmiyoruz.

Yani işin özeti daha çok çalışmak gerekiyor, daha çok samimi olmak gerekiyor, daha çok kenetlenmek gerekiyor… AK Parti’nin Beykoz’daki geleceği ile ilgili herkese ama herkese sorumluluk verilmesi gerekiyor… Sabırlı olmak gerekiyor… Bunları yaparken de, Takdiri İlahi’nin adaletine teslim olmak gerekiyor…

Gün ola harman ola,

Derdime derman ola,

Mertler bir gün belli ola hey…

Namerde lanet ola…

Beykoz’da yeni dönemle ilgili bir analiz yapmaya çalıştım… Umarım işe yarar…

Kader Gür HAKKINDA

1972 yılında Rize’nin Güneysu ilçesinde doğdu… Eğitim hayatını orada tamamladı… Ortadoğu ve Avrupa ülkelerine yapmış olduğu birçok seyahatinde çeşitli araştırmalar yaptı. Libya, Cezayir, Tunus, Fas, Beyrut, Suriye, İtalya, İspanya, Rusya, Romanya, Bulgaristan ve Yunanistan gibi ülkelerde seyahatleri sırasında Türkiye ile ticari ilişkiler üzerinde çalışmalar yürüttü. Kader Gür, Refah Partisi Gençlik Kollarında siyaset yaptı. 1997 yılında Sağlık Bakanlığı bünyesinde kamuda çalışmaya başladı. 1997 yılında Akit Gazetesinde, Recep Tayyip Erdoğan’ı konu alan bir makalesi nedeniyle 28 Şubat aktörleri tarafından soruşturmaya tabi tutuldu. Daha sonra Recep Tayyip Erdoğan’ın Pınarhisar Cezaevi’nde başlatmış olduğu parti çalışmalarına Beykoz’da destek verdi. Partinin kuruluş aşmasında aktif rol oynadı. AK Parti Kurucu Beykoz İlçe Başkanı Dr. Ahmet Hulusi Batu, Salim Kararmaz ve Adem Sefer’in basın danışmanlığını uzun yıllar yürüttü… 1998 yılında yazmaya başladığı Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi hayatını konu alan, “Esaretten Zirveye” isimli kitabı 2002 yılında yayınlandı. Kader Gür'ün yine kendi yazılarından oluşan 2 kitabı bir de Yayın Yönetmenliğini yaptığı toplamda 4 kitabı raflardadır. Beykoz Rizeliler Derneği’nin kurucuları arasında da yer alan Gür, halen Beykoz Polis Hizmetlerini Koruma Derneği Yöneticisidir. Kader Gür, Anadolu Yakası Gazeteciler Derneği ve Yüzüncü Yıl Gazeteciler Derneği üyesidir. 2024 yılında kamu çalışma hayatını sonlandıran Gür, evli ve 3 çocuk babasıdır… Kader Gür, yine 2002 yılında bir araya geldiği arkadaşlarıyla Dost Beykoz’u kurdu.