Bilgehan Murat MİNİÇ
  • 12/08/2015 Son günceleme: 12/08/2015 15:17
  • 10.042

Devlet İstatistik Enstitüsü'nün verilerine göre nüfusumuzun yüzde 70 i, 35 yaşın altında. Nüfusumuzun yarısı ise 28.3 yaşından küçük.

Avrupa ülkelerinde nüfus artışının eksilerde olduğu,binlerce şirketin varisi olmadığı için kapanma noktasına geldiği, insanların çocukları olmadığı için miraslarını evcil hayvanlarına bıraktığı gerçeği göz önüne alınırsa,Türkiye'nin bu genç nüfusu  ülkemiz için büyük bir güç kaynağı.

Ancak sahip olduğumuz bu gücü yeteri kadar ve yerinde kullanabildiğimiz söylenemez. Elimizde ki değerlerin yeteri kadar farkında olamadığımızdan mı,yoksa bazı değerleri günlük kaygılarla görmezden geldiğimizden midir bilinmez; yıllardır gençler hakkında fikirler projeler üretenler,söz konusu gençlerin daha etkili yerlere gelmeleri olunca bir anda yön değiştirirler. Bilinen odur ki gençler hakkında kamuoyunda bolca görüşlerini paylaşanlar,kendi yetkilerini ve koltuklarını gençlerle  paylaşmaya gelince pek ortalarda görünmezler.

Bu halin böyle olmasında gençlerin de kabahatleri yok değil elbet.Etrafında olup bitenlerin farkında olmayan,futbol,film ve festivaller dışında başka sosyal aktivitesi olmayan bir gençlik var ortada.Ancak yıllardır Türk Gençliği üzerine yapılan psikolojik harekatlar neticesinde, düşünmeyen sorgulamayan hatta konuşmayan bir gençlik isteyenler başarılı olmak üzereler.

Türk Gençliği üzerine bu kadar hesaplar yapılırken bir yandan da "söz büyüğün sus küçüğün " diyen büyüklerimizin de gençleri dinlemeye pek niyetli olmadıkları gözüküyor. 12 Eylül sonrası bilinçli olarak depolitize edilen gençler bugün dahi ne siyasi partilerde nede bir çok sivil toplum kuruluşunda arzu edilen mevkiilere getirilmiyorlar.Bu yapıların içindeki arkadaşlarımız da maalesef soru soranların sevilmediği,"sorma, düşünme itaat et" görüşünün benimsendiği ortamlarda kendilerini ifade etme fırsatı bulamıyorlar.Fikirlerine değer verilmiyor.Kendilerini özgürce ifade edemeyen gençler,özgüvenlerini kaybediyorlar.Kendi başlarına iş yapma melekeleri gelişmiyor.

Ünlü siyaset bilimci Fukuyama, toplumları güven duygusunun yüksek ve düşük olduğu toplumlar olarak ikiye ayırır.Yüksek güven duygusuna sahip toplumların daha gelişmiş olduğunu savunur."Genel kabul gören bu teze göre Türk Gençliği, düşük güven duygusu taşıyan gelişme özürlü bir nesil haline gelmektedir."

Bağımsız Eğitimciler Sendikasının 2996 öğrenciyi kapsayan araştırmasında , "herhangi bir korkunuz varmı?" sorusuna gençlerin % 94.1 i evet cevabı vermiş.Anketin diğer bir bölümüne göre ise panik atak,küçümsenme veya ayıplanma,topluluk önünde konuşamam şeklinde ki sosyal fobi,yaş grubunun %24,5 e varan bir kısmını etkiliyor.Bu dünya ortalamasının 5-6 katı bir oran.

İşin Beykoz boyutuna gelince,Beykoz da gençliğin özgürce kendini ifade edebileceği sosyal bir ortamın henüz oluşmadığı muhakkak.Yıllardır koltuklarını muhafaza eden siyasi aktörlerin de kolay kolay yerlerini gençlere devredecekleri görünmüyor.Siyasi parti liderlerinin genellikle Cenab-ı Allah'ın takdiri ile değiştiği ülkemizde bu durumu gençler de dahil herkes kanıksamış maalesef.

Ancak Beykoz'da kendine özgüveni olan, fikirlerini yüksek sesle  dile getirmek isteyen bir grup genç de var.Ve bizler, arkadaşlarımızla birlikte Beykoz Gençliğinin fikirlerini paylaşabileceği, kimliği ve görüşü ne olursa olsun hiçbir önyargıyla karşılaşmadan kendini ifade edebileceği yeni bir oluşumun temellerini atıyoruz. BEYKOZ GENÇ FİKİR PLATFORMU  adıyla Facebook ta kurduğumuz grupta bütün Beykozlu Gençleri buluşturmayı amaçlıyoruz.Bu hareketin Beykoz Gençliğine özgüven aşılayacağını ümit ediyoruz.

Yalnızca sanal alemde faaliyet gösteren bir grup değil; Beykoz'un geleceği için fikir ve projeler üreten ve bu fikirleri kamuoyu ile paylaşan,hiçbir grubun,cemaatin partinin uzantısı olmayan bağımsız bir gençlik hareketi  başlatmak gayesindeyiz.

Siyasi görüşü ve kimliği ne olursa olsun,bütün Beykozlu Gençleri ve yaşı ne olursa olsun Genç düşünen herkesi bu oluşumda yer almaya davet ediyorum...

         "Mehmedim sevinin başlar yüksekte

          Ölsek de sevinin eve dönsek de

          Sanma bu tekerlek kalır tümsekte

          Yarın elbet bizim,elbet bizimdir,

          Gün doğmuş,gün batmış ebed bizimdir."

Yazarın Yazıları