Beykoz Belediyesi eski Başkanı Muharrem Ergül’ün Rüzgarlıbahçe’de Beykoz Belediyesi’ne ait arazileri kullanıcılarına satmasına yönelik açılan dava sonuçlandı.
Dönemin CHP’li Meclis üyeleri Halit Kılıç, Naci Candaş, Nihat Arıcan ve Mustafa Yiğit’in, Rüzgarlıbahçe’de Beykoz Belediyesi’ne ait arazilerin kullanıcılarına devrini sağlayan ihalelerde usulsüzlük olduğu ve arazilerin önce Milli Emlak’a devredilmesi gerektiğini öne sürerek Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyusunda bulunmuştu.
Beykoz Cumhuriyet Savcılığı ise karara imza atan meclis üyelerinin yargılanması için İçişleri Bakanlığından soruşturma izni istemişti.
İçişleri Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı ise Beykoz Belediyesi Meclis üyelerine ilişkin soruşturma izni vermedi.
Bu karara itiraz eden 4 CHP’li Meclis üyesi konuyu Danıştay 1. Dairesine taşıdı. Danıştay 1. Dairesi İçişleri Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı’nın soruşturma izni vermediği kararı ortadan kaldırdı.
Bu gelişme üzerine Beykoz Cumhuriyet Savcılığı, karara imza atan Beykoz Belediyesi Meclis üyeleri hakkında iddianame hazırladı.
İddianame de, 184 Ada 7 Parselde kain taşınmazın ifrazı sonucu oluşan 779 Ada 1,2,3,4 ve 10 sayılı parseller birlikte 184 Ada 18 Parsel olarak Belediye adına tescil edildiği, Beykoz İlçesinin tamamının Kültür Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’nun 1995 Tarihli Kararı ile sit alanı ilan edildiği, bu nedenle 2981/3291 Sayılı İmar Affı Yasası’nın bu ilçede uygulanamayacağı, bu anlamda 2981 sayılı yasaya göre tapu tahsis belgeli hak sahiplerine verilmek üzere Beykoz Belediyesi’ne devredilen taşınmazların İmar Affı Yasası’nın uygulanamaması nedeni ile Hazineye iade edilmesi gerekirken, iade edilmeyerek amaç dışında ihaleler ile satışa çıkartıldığı, bu şekilde Hazineye ait 2B kapsamındaki araziler ile tapu tahsisli araziler usulsüz şekilde Belediye mülkiyetine geçirilmekte ve yine usulsüz olarak Belediye yöneticilerinin yakınlarına devredildiğine vurgu yapılırken, 393 taşınmazın satış kararının alındığı ve Belediye yöneticileri olan tüm şüphelilerin kamuyu zarara uğratarak görevlerini kötüye kullandıkları belirtilmişti.
Bu iddialarla dönemin meclis üyeleri, Muharrem Ergül (AK Parti), Yüksel Baki (AK Parti), Erdal Öztürk (CHP), Sinan Yıldız (AK Parti), Salim Kaşkır (CHP), Kamil Adnan Güner (CHP), Emin Yavuz (AK Parti), Hasan Özben (AK Parti), Ömer Şener (AK Parti), Ali Bilir (AK Parti), M. Zekai Emeç (AK Parti), Yeliz Alevli (AK Parti), Semra Zeynep Sağlar (CHP), Erman Ertürk (AK Parti), Mucip Kopuz (AK Parti), Necati Ak (AK Parti), Mehmet Kurtuluş (AK Parti), İhsan Sabri Öksüz (AK Parti), Kaşif Samioğlu (AK Parti), Nazım Kartbak (AK Parti), Ayşegül Kibici (AK Parti), Hasan Gedik ( AK Parti), Şenol Erener (CHP), Metin Genç (AK Parti), Mesut Türkeri (AK Parti), Mehmet Demir (CHP), Alparslan Erdin (CHP), Halime Kuş (AK Parti), Nejdet Durmuş (CHP), Halil İbrahim Odabaş (AK Parti) ve Erdoğan Coşkun Çap (AK Parti) hakim karşısına çıktı.
Beykoz kamuoyunda büyük tepki çeken davanın ilk duruşması 8 Şubat 2013 tarihinde yapılırken, karar duruşması ise 6 Ekim 2022 günü gerçekleşti.
Dönemin Beykoz Belediye Başkan Yardımcısı Yüksel Baki ise savunmasında, yapılan ihalelerin yaslara uygun olduğunu ifade ederek, “İster ihale, ister arsa satışları olsun, hepsi Meclis kararı ile yapılmıştır. Dava konusu araziler, 1987 yılında İmar Islah Planı sonucunda Hazine tarafından Beykoz Belediyesi’ne devredilen Belediye’nin özel taşınmazlarıdır. Bu satışların yapılabilmesi için 3 Nolu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu ve Kültür Bakanlığı’nın izni, Beykoz Belediyesi Meclis Kararı ve akabinde Encümenin ihale kararı gerekmektedir. Bu aşamalar gerçekleşmiştir… Bu çerçevede her şey yasalara uygundur.” cümlelerine yer vermişti.
6 Ekim 2022 günü Beykoz Adliyesinde yapılan duruşmada Beykoz Belediyesi Meclis üyelerini Deva Partisi Beykoz İlçe Başkanı Avukat Hikmet Baki savundu.
Beykoz 3. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmada, 2007 ve öncesi suçlar yönünden 12 yıllık zaman aşımı dolduğu ve sanıkların ilk ifadelerinin alındığı 13 Temmuz 2013 tarihi üzerinden anılan suç için öngörülen 8 yıllık asli dava zaman aşımını süresinin dolduğu gerekçesiyle, sanıklar hakkında açılan kamu davasının ayrı ayrı DÜŞMESİNE istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.
Bu süre zarfında, dava konusu şikâyetçilerden Mustafa Yiğit ve Nihat Arıcan vefat etti.
Haber Merkezi
