Beykoz'un önde gelen sivil toplum kuruluşları yerel basın önünde sessiz sedasız bir basın açıklamasında bulundular.
Beykoz Muhtarlar Derneği, Beykoz Yöre Dernekler Birliği, Amatör Spor Kulüpleri Birliği ve Belediye Meclis Üyeleri Derneği'nin Beykoz'un sorunlarına dair yaptıkları çalışmaları ve çözüm önerilerini Beykoz kamuoyuna sundular. İmar, öğrenci yurdu, hastane, metro ve spor. Beş temel sorun üzerine dikkat çekildi.
Basın açıklamasından sonra Beykoz'un kadrolu çapsızları hemen başladılar. 'Basın açıklaması yapıldı da ne oldu? Ne değişti? Fotoğraf verilmeyle, kahvaltı vermeyle bu işler çözülüyor mu.'
Beykoz Belediyesi tarafından değişenleri söyleyeyim. Beykoz Spor Kulübü'ne el atıldı. Kulübü artık belediye yönetiyor sayılır. İmkanlar seferber ediliyor. Spor ormanı yapıldı. Bütün spor kulüplerine yardımlar ve tesis yenilemeleri üst seviyeye çıkarıldı. Bunlar belediyenin öne çıkan çalışmaları.
Kulüplerimizin tüm faturaları (doğalgaz, su, elektrik) ödeniyor. Ulaşım hizmeti kesintisiz sürdürülüyor. Hastane konusu temcit pilavı gibi aynı yerde sayıklıyordu. Şimdi hızlanarak mesafe alınıyor. Yeri belirlendi, gerisi de gelecektir. İmar konusunda bir şeyler yapılmaya çalışılıyor. Burada iktidara bir kaç sözüm olacak. AK Parti 20 yıldır plan yapmasını öğrenemedi. Ya da imar yapmayı istemiyor. Bilerek yaptığı planları eksik ya da yanlış yapıyor. CHP ya da mimarlar odası şikayet ediyor, plan iptal oluyor. Ya bu planları doğru düzgün yapın, yol alalım... Ya da artık iptal edilmesi bizi kesmiyor, inandırmıyor.
Önemli bir sorunda öğrenci yurt sorunu. Beykoz Belediyesi işin ucundan tutmaya başladı. Yeni yer kazandırıldı. Türk-Alman Üniversitesinin yurt inşaatı devam ediyor. Yeterli mi? Mümkün değil. Peki Kaymakam Esengül Korkmaz Çiçekli bu konuda hiç bir şey yapıyor mu? Ben duymadım. Zaten Kaymakam Hanım Beykoz'a geleli 2 yıl bitti. 3 yılı devirecek, her hangi bir projede varlığını göremedik. Eşi vali yardımcısı, eş konumundan Beykoz'a tayini alındı. Memur gibi sabah geliyor, akşam gidiyor. En çok bayan daire müdüre hanımlarla, bayan muhtarlarla zamanını geçiriyor. Halbuki Beykoz iz bırakan kaymakamları birileri anlatmalı diye düşünüyorum. Oysa öğrenci yurdu konusunda kaymakamlık çok şeyler yapabilir. Metro konusunda ise 2024'e kadar bir şey yapılacak gibi görünmüyor. Bizim konuya dikkat çekmemizden sonra AK Parti ve CHP 2023 ve 2024 seçimlerinde Beykozluya ne söyleyeceğiz diye şimdiden düşünmeye başladıklarını söyleyebilirim. STK'lar, STK'lılık bilinçlerine vardıklarında yönetimler her adımı ölçerek, biçerek atacak. Her sözü tartarak dile getirecektir. Gerekirse yerel basınla birlikte ulusal basına da açıklamalarda bulunacak ilişkilerimiz mevcuttur.
Beykoz'un merak ettiği başka konularda var. Murat Aydın milletvekili olacak mı? Buna kendisi değil, reis karar verecektir. Zaten vakit daraldı. Karar verilmiştir. Olacaksa bunu Murat Aydın ve çok az avenesi biliyordur. Başka kimsenin bilme şansı yoktur. Milletvekili olursa belediye başkanı Mehmet Akif Soysal olur. Başkan yardımcısı Selami Keskin görevden alındı. Bence geç bile kalındı. Selami Keskin Beykoz'a ve Murat Aydın'a çok zarar vermiştir. Yerine kim geçer denilirse, merkezden bir isim gönderilmezse, Murat Aydın seçim dönemi kimseye bu görevi vermez.
Hanefi Dilmaç normalin üstünde bir efor sarf ediyor. Müthiş bir şekilde çalışıyor. Oyları düşmekte olan bir partinin ilçe başkanı olarak gayreti olağanüstü. Türkiye'de bine yakın ilçe içinde belki de erozyonu minimuma indirmeye çalışan bir başkan. Lakin teşkilatın içinde çalışmış ve emek vermiş bütün sıradan ve özgül ağrılığı olan bütün isimlerin Dilmaç için ortak yorumlarının başında vefasızlığı geliyor. Dilmaç'a kim iyilik yaptıysa mutlaka zarar görmüştür. Bu yorumları çok duyuyorum. Bende zaman zaman diyorum ki, madem öyle bak, Nazım Keskin, Fatih Yılmaz ve İdris Kurt gibi isimler yanında. Bu vefa değil midir? O isimlerden iyilik görmemiştir, yoksa olmazlardı cevabıyla karşılaşıyorum.
Beykoz'un merak ettiklerini yazmaya çalışırken, fazla da senaristlik yapmak istemiyorum. Beykoz Çayırında festival hava muhalefetine rağmen güzel oldu. Temmuz ve Ağustos ayının suyu mu çıktı? Neden Ekim ayında kaldık sorularına muhatap oldum. Ben hiç görevi olmayan biri bu sorularla karşılaştıysam yetkililerde mutlaka muhatap olmuştur. Fuat Kuş böyle istediyse bir şey diyemem. Ne de olsa yayıncı kuruluş.
