Beykoz’un güzel insanları

Ana Muhalefet partisinde zorlu fakat bir o kadarda demokratik bir kongre yaşandı. Neden bunu söylüyorum. Çünkü CHP’de teşkilat değil, örgüt kültürü vardır ve diğer partilere benzemez. Orada çok seslilik arasında varlık göstermek epeyce bir çalışma ve gayret gerektirir. Onun içindir ki, İlçe Başkanı seçilen Mahir Taştan’ı tebrik etmek sübjektifliğime yakışacaktır.

Bu diğer partilerde CHP’de olduğu gibi olmaz, çünkü diğer partilerde ideolojinin temsilcileri son sözü söyler. AK Parti gibi kitle partililerinde ise süreçler lider esaslı yürüdüğü için herkes hazırlıklarını ona göre yapar. Liderin vefası belirleyicidir.

Üç aşağı beş yukarı seçim sahasında olan bütün partilerin yaklaşımlarını istisnaları saymazsak öngörebilmemiz mümkündür.

2024 Yılı Mart ayında yapılacak olan yerel seçimlere yönelik hesap kitaplar, 14 Mayıs Seçimlerinden AK Parti’nin birinci parti çıkarak Cumhur İttifakı’nın galip gelmesi ve 28 Mayıs’ta yapılan 2. Tur Cumhurbaşkanlığı Seçimlerini Cumhur İttifakı’nın adayı Recep Tayyip Erdoğan’ın kazanmasıyla bozulmuştur.

Hatta o kadar bozulmuştur ki, o gün bugündür verilen uğraşa rağmen taşlar yerine oturtulamamıştır. Muhalefet cephesinde yaşanan bu dağınıklık, özellikle İBB Başkanının yanlış politikaları ve İstanbulluya hak ettiği ölçüde hizmet edememiş olması iktidar cephesinin İstanbul’u yeniden kazanma hazırlıklarını hızlandırmıştır.

Çeşitli TV kanallarında yorumculuk adı altında AK Parti yalakalığı ve dalkavukluğu yapanlar, İBB Başkanını değerlendirme hakkını vatandaşa bırakırlarsa iş daha kolay olacaktır.  

AK Parti yerel seçimlerde kaybettiği büyükşehirleri geri alabilmek için çok ciddi hazırlıklar yapmaktadır.

Bu durum karşısında bizde Beykoz’u düşünüyoruz. Bence Beykoz halkı bu seçimde tercihini sandığın başına gitmeden de dillendirmelidir.

Üstünkörü yüzeysel bir değerlendirme yapacak olursak, gün itibariyle AK Parti Beykoz’da çok güçlü duruyor. Bu günkü pozisyonda AK Parti’yi Beykoz’da devirmek çok mümkün görünmüyor. Adaya rağmen mi? Evet adaya rağmen AK Parti’den Beykoz’u kimse alamaz. Ancak aday olma olasılığı bulunan isimler oy oranlarında değişikliğe neden olabilirler.

İsimler üzerinde kafa yorarken, her şeye rağmen yıllarca muhafaza etmeye çalıştığım samimiyetimi koruyarak duygu ve düşüncelerimi dile getireceğim.

2019 Yerel Seçimlerinde Murat Aydın’ın Zeytinburnu’nda neredeyse çeyrek asır Belediye Başkanlığı yaptıktan sonra Beykoz’da aday gösterilmesine AK Parti teşkilatlarının ses çıkarmaması vefa duyulması gereken güzel davranıştı. Ufak tefek serzenişler olsa da, İlçe Başkanı Muhammed Hanefi Dilmaç’ın, ‘seçimi kazanacağız’ talimatıyla bütün kadrolar sokağa çıkmıştır.

Geldiğimiz noktada AK Parti’nin Beykoz’da iki favori adayı vardır. Birisi mevcut Belediye Başkanı Murat Aydın… Diğeri ise AK Parti’nin Çavuşbaşı Kurucu Belde Başkanı, 1 dönem Çavuşbaşı Belediye Başkanlığı yapmış, ardından Yücel Çelikbilek gibi bir usta bir kişinin yanında 8 yıl başkan yardımcısı olarak çalışmış daha sonra da bizzat Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla İlçe Başkanı olmuş Muhammed Hanefi Dilmaç.

Murat Aydın’ın Beykoz’a fazla geldiğini ben değil, Beykoz’un bütün güzel insanları söylüyor. Aydın’ın Beykoz’daki hizmet anlayışına baktığınız zaman bir profesyonellik görmek mümkün, siyasetinde de aynı profesyonellik göze çarpıyor. Bunun yanında birde Tayyip Erdoğan ile arasındaki özel hukuku değerlendirdiğinizde Murat Aydın’ın İBB veya Cumhurbaşkanlığı’nda olması gerektiğini AK Parti kültürünü bilenlerin anlaması gerekir.

Eğer AK Parti’nin adayı Beykoz’da Murat Aydın olursa, muhalefet Aydın’ın hizmetlerini görmezden gelip, konuyu Beykozluluk eksenine hapsetmeye çalışacaktır, ama Muhammed Hanefi Dilmaç olursa bu durum ortadan kalkar ve inanıyorum ki, oy oranlarında ciddi değişimler yaşanması kaçınılmazdır.

Murat Aydın İBB Başkanlığını kazanabilir mi? Murat Aydın, hitabeti, karşısındaki kitleyi kendisine odaklama ve tecrübesiyle, dinamik bir ekip çalışması sonucu Tayyip Erdoğan’ında desteğiyle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilebilir.

Olası bu durum karşısında Muhammed Hanefi Dilmaç aday gösterildi diyelim… Seçimi kazanabilir mi?

Beykoz’da AK Parti siyasi hayatının en yüksek oyunu alır.

Bunu da bir kenara not edin.

Beykoz’un güzel insanları.

Kader Gür HAKKINDA

1972 yılında Rize’nin Güneysu ilçesinde doğdu… Eğitim hayatını orada tamamladı… Ortadoğu ve Avrupa ülkelerine yapmış olduğu birçok seyahatinde çeşitli araştırmalar yaptı. Libya, Cezayir, Tunus, Fas, Beyrut, Suriye, İtalya, İspanya, Rusya, Romanya, Bulgaristan ve Yunanistan gibi ülkelerde seyahatleri sırasında Türkiye ile ticari ilişkiler üzerinde çalışmalar yürüttü. Kader Gür, Refah Partisi Gençlik Kollarında siyaset yaptı. 1997 yılında Sağlık Bakanlığı bünyesinde kamuda çalışmaya başladı. 1997 yılında Akit Gazetesinde, Recep Tayyip Erdoğan’ı konu alan bir makalesi nedeniyle 28 Şubat aktörleri tarafından soruşturmaya tabi tutuldu. Daha sonra Recep Tayyip Erdoğan’ın Pınarhisar Cezaevi’nde başlatmış olduğu parti çalışmalarına Beykoz’da destek verdi. Partinin kuruluş aşmasında aktif rol oynadı. AK Parti Kurucu Beykoz İlçe Başkanı Dr. Ahmet Hulusi Batu, Salim Kararmaz ve Adem Sefer’in basın danışmanlığını uzun yıllar yürüttü… 1998 yılında yazmaya başladığı Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi hayatını konu alan, “Esaretten Zirveye” isimli kitabı 2002 yılında yayınlandı. Kader Gür'ün yine kendi yazılarından oluşan 2 kitabı bir de Yayın Yönetmenliğini yaptığı toplamda 4 kitabı raflardadır. Beykoz Rizeliler Derneği’nin kurucuları arasında da yer alan Gür, halen Beykoz Polis Hizmetlerini Koruma Derneği Yöneticisidir. Kader Gür, Anadolu Yakası Gazeteciler Derneği ve Yüzüncü Yıl Gazeteciler Derneği üyesidir. 2024 yılında kamu çalışma hayatını sonlandıran Gür, evli ve 3 çocuk babasıdır… Kader Gür, yine 2002 yılında bir araya geldiği arkadaşlarıyla Dost Beykoz’u kurdu.