Beykoz’un dış dünyaya açılması lazım

Beykoz birçok Avrupa kenti ile kardeş kent anlaşmaları imzaladı. Beykoz ilçe olarak hakikaten Anadolufenerinden başlayarak, birçok güzellikleri bağrında yaşatan, bunun yanında Polenezköy ve Cumhuriyetköy’e kadar birden fazla turisttik tesisi olan bir bölge. Gidip Anadolu Feneri’nde Buse Balık’ta o gün denizden getirilen taze balıkları yemek, bir şanstır. Aynı lezzeti Anadolu Kavağı’nda da tadabilirsiniz.

Beykoz’u dünyaya tanıtmamız gerekiyor

Eskiden bu bölgelere çok fazla yabancı turist gelirdi. Şimdi İstanbul’a pandemi dolayısıyla gelmedikleri için buralara da uğrayamıyorlar. Beykoz çekiciliğini kardeş kentlere ilk olarak Almanya’daki Mülheim an der Ruhr’un bölge gazetelerinde haberler çıkartarak tanıtmalı. Bu bölgeden gazetecileri getirtip Beykoz’da ağırlamalı.

Beykoz yabancı yatırımcı çekmeli

Beykoz ayrıca yabancı yatırımcıları da çekmeli. Bugün atıl bir vaziyette duran birçok tesis Beykoz’da bulunmakta. İyi bir atılım olursa, Paşabahçe Şişecam’ın tesisleri de yabancıların ilgisini çekebilir. Beykoz bölgedeki yatırımları da arttırarak istihdamı da arttırabilir. Eskiden Beykoz Kundura Fabrikası, Tekel Fabrikası ve Şişecam Fabrikası’nda çalışan insanlarımızın çocukları şimdi işsiz sokaklarda geziyorlar. Beykoz’da Kadıköy’deki gibi bir barlar sokağı yapılmalıdır. Şehrin gelişmesi için böyle atılımlar şart.

Beykoz içe kapanık durumdan kurtulmalı

Beykoz’un yeni yönetim olarak dış dünyaya açılmaya önem vermesi lazım. 2021 yılının ilk aylarında “dış dünya ve Beykoz” isimli bir sempozyum yapıp, Beykoz’un dış dünyada tanıtılması ve turizm gelirlerinin arttırılması gerekiyor.

Beykoz’da Kanlıca – Çubuklu arasındaki sahil yolu enfes bir görünüm veriyor. Paşabahçe ve Çubuklu iskelesi arasında ciddi bir barlar sokağı olabilir.

Son olarak Beykoz’da bir yat limanı inanın Tarabya’ya, İstinye’ye ve Fenerbahçe’ye fark atar ve gençlerimize iş sahaları da sağlanabilir.

Prof. Dr. Faruk ŞEN HAKKINDA

Prof. Dr. Şen, Almanya’daki Türkiye Araştırmaları Merkezi’nin başında olduğu dönemde, Avrupa’da yaşayan Türklerin sosyal ve ekonomik durumlarına ilişkin önemli araştırmalara imza attı, göçmenlerin sorunlarını uluslararası platformlarda dile getirdi. Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal Konseyi, UNESCO Almanya Milli Komitesi ve Avrupa Birliği Kültürler Arası Diyalog Komisyonu (Anna Lindh Vakfı) gibi uluslararası kuruluşlarda aktif görev alan Şen, Türk-Alman ilişkilerine katkılarıyla tanınıyordu. Aynı zamanda Türkiye’de Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Meclis Üyeliği görevinde bulunan Şen, çeşitli sivil toplum kuruluşlarında da görev aldı. Dost Beykoz Gazetesinde uzun süre köşe yazıları yazan Prof. Dr. Faruk Şen’in yaşamı boyunca aldığı ödüller arasında Türk-Alman Dostluk Ödülü (2005, Münih), Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti Onur Ödülü (1997) ve Federal Alman Onur Madalyası (2003) bulunuyor. 77 yaşında vefat eden Prof. Dr. Faruk Şen'in cenazesi, İstanbul Beykoz'daki Kanlıca Mezarlığı'nda toprağa verildi.