Kader GÜR
  • 02/02/2023 Son günceleme: 02/02/2023 11:55
  • 5.571

Çok geçmişe gitmeye gerek yok, hepimiz bir yerlerden başlamıştık. Yakın geçmişten yola çıkarsak, Refah ve Fazilet'ten itibaren diyebiliriz.

Daha önce sadece seçmen olduğum ülkemde Prof. Dr. Necmettin Erbakan'dan kaynaklı olacak ki, Milli Görüş'te gençlik çalışmalarımız oldu. Hemen ardından değişen süreçle beraber Recep Tayyip Erdoğan faktörünün etkisiyle AK Parti kuruldu.

AK Parti kurulduğunda ben 29 yaşındaydım, bugün 51 yaşındayım. Ben AK Parti'de çok şey öğrendim. Çizgimde istikrarlı bir şekilde yoluma devam ederken, o kadar çok şeye tanıklık ettim ki, tanıklık ettiğim her şeyden bir ders çıkarma çabası içinde oldum. Öngörülerimi de bu yaşadıklarımdan yola çıkarak ortaya koydum.

Detaya girmeden önce şunu söylemem lazım. Bugün AK Parti, geçmişte bizim söylediğimiz ama kimsenin dikkate almadığı hususlardan kaynaklı ciddi sorunlar yaşıyor. Bu sorunların en başında insan kaynağı olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.

Siyaseti bir ayrıştırma aracı olarak görmediğim için diğer siyasi partilerle de, samimi ilişkilerim, oralarda siyaset yapan değerli bulduğum arkadaşlarım var.

Muhalefet yıllarca Türkiye’de Recep Tayyip Erdoğan’ın toplumu kutuplaştırdığını söyleyerek, siyaset üretti. Benim bile, acaba Tayyip Erdoğan biraz abartıyor mu diye düşündüğüm olmuştur. Yok canım hiçte öyle değilmiş… Girmiş olduğumuz seçim ortamında, toplumu kutuplaştırma konusunda Recep Tayyip Erdoğan’ın muhalefet partilerine çırak bile olamayacağını gördüm. Bütün muhalefet partileri Tayyip Erdoğan’a nefret kusuyor. Muhalefet partilerinin yanında, dün bizim yanımızda olup kesesini doldurduktan sonra saf değiştiren irili ufaklı siyasiler ve gazetecilere bakınca akıl devrelerim yanıyor.

Ben bir insana yapılabilecek en büyük haksızlığın ona hak ettiğinden fazla değer vermek olduğunu düşünen bir insan olarak çok haksızlıklar yaptığımı üzülerek fark ediyorum. Hak etmeyen bir çok şeye hakkından fazla değer vererek, onlara haksızlık etmişim.  

Dün bizim yanımızdaydı, bugün başka yerde olduğu için değil. Bu omurgasız insanlardan insanlığa ne fayda gelir diye düşünüp, üzülüyorum. Dün tarafsız gazeteciyiz diye çaka satanların birilerinin dümen suyuna girip, Yunanistan basınının ülkemizi küçük düşürmek için yapmış olduğu haberleri sözde objektiflik adına çaktırmadan Tayyip Erdoğan’a karşı kullananları görünce nasıl tarafsız olalım ki.

Gelelim Beykoz’a! AK Parti Beykoz İlçe Başkanı Muhammed Hanefi Dilmaç, 10 Ocak Gazeteciler Gününde basın mensuplarına yönelik düzenlediği programda önemli açıklamalar yaptı.

Beykoz’un seçime yönelik nabzını çok iyi tuttuklarını örneklerle anlattı. Zaten Beykoz’da siyasi parti anlamında seçime yönelik en ciddi çalışmayı Hanefi Dilmaç’ın Başkanlığındaki AK Partinin yaptığını görüyoruz. Dilmaç bu toplantıda önemli bir şey daha söyledi. AK Parti’nin Beykoz’daki oy oranının yüzde 48 olduğunu, bunu da yapmış oldukları bir saha çalışmasıyla tespit ettiklerini belirtti.

Dilmaç, Beykoz’un her seçimde Türkiye genelindeki oranları yansıttığını ve 2023 seçimlerinde de bunu beklediklerini dile getirdi.

 AK Parti Beykoz’da Murat Aydın’ın Belediye Başkanı seçildiği 2019 Yerel Seçimleri’nde yüzde 49 oy almıştı. Bu demek oluyor ki, muhalefetin bunca yaygarasına rağmen değişen bir şey olmamış. Buda Beykoz’un gerçeklere ne kadar önem verdiğini gösteriyor.

Beykoz Belediye Başkanı Murat Aydın’da anketlerde çıkan yüzde 48 oy oranın rahatlığıyla olacak ki, 23 Ocak Pazartesi günü basın mensuplarıyla yapmış olduğu toplantıda çok samimi cevaplar verdi.

Murat Aydın 4 yıldır Beykoz’da Belediye Başkanı, zaman zaman ciddi sürtüşmelerimizde oldu. Beykoz’da ortaya koyduğu siyaseti yorumlayarak kendisine ağır eleştiriler yapan birisiyim. Eleştirilerimin arkasındayım… Arkasındayım çünkü Murat Aydın verdiği cevaplarla eleştirilerimin doğruluğunu teyit etti.

Murat Aydın borçsuz aldığı Beykoz Belediyesi’nin borcu olduğunu çıkacak olan af yasasıyla birlikte kamu kurumlarına olan borçlarını yapılandıracaklarını, kaçak yapıya asla müsaade etmeyeceklerini, bu çerçevede menfaat ilişkisi içine girenlerin gözünün yaşına bakmayacaklarını söyledi.

Açıkça yıktık, yine yıkacağız diyor… Murat Aydın kaçamak cevap vermedi. Açık ve net söyledi.

Beykoz’da yapılan yıkımlar birkaç kişiyi üzerken, büyük bir kesimi de hakkaniyet düşüncesiyle memnun mu ediyor?

Biz meselelere gazeteci olarak haber gözüyle bakarken, siyasette payına düşeni almanın hesabını yapıyor.

14 Mayıs’ı sadece biz değil bütün dünya heyecanla bekliyor.

Yazarın Yazıları