Beykoz’u Erdoğanizm kurtardı

Halının altına toz süpürmeye gerek yok. Daha önce de söylemiştim… Yüzde 55’in altını başarı olarak göremeyiz. Çünkü AK Parti böyle sonuçlara alışık değildir.

Referandumu kıl payı aldık… Mevzuat gereği bir sıkıntı yok ama dengeler acısından ciddi sıkıntılar gözüküyor. İnanıyorum ki, bu kez yapılacak özeleştiri lafta kalmayacak… Siyasetin bundan sonra Türkiye'de iki kutuplu yapılacağı gerçeğinden yola çıkarsak alınan sonuç hiç iyi olmadığı gibi daha dikkatli daha akıllı siyaset yapmak gerektiğini adeta haykırıyor.

Deniz Baykal’da zaten, ‘daha maç bitmedi. Rövanş 2019’da’ dedi… Sizce bu ne demek!

Türkiye genelinde alınan sonuç memnun etmediği gibi haliyle Beykoz'da alınan sonuçta hedeflerin altında kaldı… Üstelik AKP'li bir yönetici, alınan sonucu “ne iyi, ne de kötü" şeklinde değerlendirmişken bize daha gerçekçi analizler yapmak düşer.

İlçe Başkanı Mustafa Gürkan, 110 bin oy hedeflemişti. Olmadı… Olmaması gayet normaldir. Çünkü Gürkan ne dediğine pek dikkat etmez. Böyle kritik bir oylamada Türkiye genelinde % 51.40 alınırken, Beykoz'da % 53,30 alınmasını başarı olarak görenler olacaktır tabii…

Fakat bir önceki seçime oranla, Türkiye geneli kendini muhafaza etmişken, Beykoz ve birçok ilçe kendini muhafaza edemedi. Beykoz'da, AK Parti, MHP ve BBP olarak baktığımızda daha farklı bir sonuç hayal edilmişti. Beykoz'da BBP'yi bu ittifaktan, İlçe Başkanı Melih Perçin'in, 'biz her şeye rağmen hayır' vereceğiz ifadelerinden yola çıkarak ayrı tutarsak, alınan sonuç AK Parti ve MHP toplamına tekabül etmiyor.

Beykoz'da, 2010 referandumunda % 57,50 çıkan oy oranı 1 Kasım 2015 Milletvekili Genel Seçimleri'nde 54,55 olarak yansımıştı. Bu günkü sonuç, MHP'yi bir tarafa bırak tek başına AK Parti'nin oyuna bile tekabül etmiyor…

Tabii bu matematik hesabı bir tek Beykoz'a endekslemek doğru değil. Türkiye'nin Güneydoğu bölgesi hariç her tarafta aynı sıkıntı var… O zaman şöyle diyeceğiz. AK Parti genelinde yaşanan sıkıntı Beykoz'a da sirayet etmiş.

Şimdi yazınca, "başarıyı gölgelemeye çalışıyorlar" diyecekler. Olsun… Başarı gölgelemeye bir niyetimiz yok. Çünkü ortada başarı yok. Seçimden önce söylediğimiz birçok söz var…  Hepsi ortada, inkâr etmiyoruz. Yapılan işlerin, gizli kapaklı hesapların, ne olduğu belli olmayan bir yönetim anlayışının zarar vereceğini söylediysek de, kimsenin umurunda olmadı. Geldiğimiz nokta, daha önceden beklenen bir durumdu.

O oldu, bu oldu, şu oldu… Ne olduysa oldu. AK Parti'de gerçeklerin masaya yatırılması için bir fırsattır bu sonuç. Küçük olsun benim olsun anlayışı ayaklarımızın altındandır artık. "Hiç bir şey eskisi gibi olmayacak, olmamalıdır."  Artık görünmeyen her şeyi görmek mümkün olacağı gibi, AK Parti çiftlik olmaktan çıkarılacaktır. Beş kişinin uhdesine aldığı AK Parti, eski güzel ve heyecanlı günlerine geri dönecek inşallah.

"AK Parti'de kol kırılır yen içinde kalır" dönemi bitmiştir…   Çünkü parti içinde her zaman önem verilen bu anlayış alabildiğine istismar edildi.

Şimdi…

Bir vatandaş yazmış… Ne demiş?

% 51 sonuç şu bakımdan iyi oldu…

Neden mi?

Eğer % 65 alınmış olsa, Reis her şeyi güllük gülistanlık görecekti… Ankara, İstanbul, Antalya, Denizli ve Manisa’da halkın sorunlarına çare bulamayan belediyeler her şeyi dört dörtlükmüş gibi yansıtacaktı…

AK Parti içindeki AKP’liler fark edilmeyecek ve bunlar ihanete devam edecekti.

İl ve ilçe teşkilatlarını babasının çiftliği haline getiren ve Reisin sırtından köşeyi dönenlere dokunma fırsatı verilemeyecekti.

Halk Reis’i son bir kez ikaz etti. ‘Bak sana istediğini verdik… Ama sende çevrende dönen ihanetleri ve pislikleri gör ve temizle’ dedi.

Devlet Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a önemle arz ediyoruz…

“Bismillah” dedik, ölmek var dönmek yok…

Kader Gür HAKKINDA

1972 yılında Rize’nin Güneysu ilçesinde doğdu… Eğitim hayatını orada tamamladı… Ortadoğu ve Avrupa ülkelerine yapmış olduğu birçok seyahatinde çeşitli araştırmalar yaptı. Libya, Cezayir, Tunus, Fas, Beyrut, Suriye, İtalya, İspanya, Rusya, Romanya, Bulgaristan ve Yunanistan gibi ülkelerde seyahatleri sırasında Türkiye ile ticari ilişkiler üzerinde çalışmalar yürüttü. Kader Gür, Refah Partisi Gençlik Kollarında siyaset yaptı. 1997 yılında Sağlık Bakanlığı bünyesinde kamuda çalışmaya başladı. 1997 yılında Akit Gazetesinde, Recep Tayyip Erdoğan’ı konu alan bir makalesi nedeniyle 28 Şubat aktörleri tarafından soruşturmaya tabi tutuldu. Daha sonra Recep Tayyip Erdoğan’ın Pınarhisar Cezaevi’nde başlatmış olduğu parti çalışmalarına Beykoz’da destek verdi. Partinin kuruluş aşmasında aktif rol oynadı. AK Parti Kurucu Beykoz İlçe Başkanı Dr. Ahmet Hulusi Batu, Salim Kararmaz ve Adem Sefer’in basın danışmanlığını uzun yıllar yürüttü… 1998 yılında yazmaya başladığı Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi hayatını konu alan, “Esaretten Zirveye” isimli kitabı 2002 yılında yayınlandı. Kader Gür'ün yine kendi yazılarından oluşan 2 kitabı bir de Yayın Yönetmenliğini yaptığı toplamda 4 kitabı raflardadır. Beykoz Rizeliler Derneği’nin kurucuları arasında da yer alan Gür, halen Beykoz Polis Hizmetlerini Koruma Derneği Yöneticisidir. Kader Gür, Anadolu Yakası Gazeteciler Derneği ve Yüzüncü Yıl Gazeteciler Derneği üyesidir. 2024 yılında kamu çalışma hayatını sonlandıran Gür, evli ve 3 çocuk babasıdır… Kader Gür, yine 2002 yılında bir araya geldiği arkadaşlarıyla Dost Beykoz’u kurdu.