Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Sinan KAVRAKOĞLU
Sinan KAVRAKOĞLU

Beykoz’u da OHAL’e alalım!

Uzun bir süreden sonra 2017 bütçe görüşmelerini takip etmek ve haberleştirmek için Beykoz Belediye Meclis Toplantısını locadan izledim.

Burada bir parantez açıp bu salonun Beykoz Belediyesi’ne yakışmadığını belirtmeliyim. Basın mensupları partililerin arasına sıkışmak zorunda kalıyor. Aslında bir taraftan iyi, zira partililerden işittiklerimizden yazı dizisi çıkar. Tabi seviye konusunda garanti veremem…

Toplantıyı izlerken geçen iki yılda (en son yaklaşık iki yıl önce gelmiştim) CHP Grubu’nun varlık sebebi olan muhalefet etme özelliklerinden epeyce uzaklaşmış olduğunu gördüm. Nedense işi sadece Aydın Düzgün’le yürütmeye çalışıyorlar. Hâlbuki en az Aydın Düzgün kadar ağzı laf yapabilen ve konulara vakıf en az iki isim daha var grupta. Ne hikmetse bütçe gibi önemli bir konuda bırakın görüş bildirmek, söz dahi almadılar. Onların yerine Muhtarlar Derneği eski başkanı Cavit Gül halen daha anlayamadığım ve bu yüzden haberde konuşmasına yer vermediğim tuhaf cümleler sarf etti. Düşünün ki 2017 Bütçe Görüşmeleri yapılıyor, 459 milyon TL ile tüm zamanların en yüksek bütçesi görüşülüyor ve Cavit Gül’ün konuşmasından akılda kalan tek şey fecaat.  Cavit Gül’ün Atatürk’ün söylediğini iddia ettiği bu tuhaf sözleri Beykoz Belediye Meclisi’nin 2017 Bütçe Görüşmeleri esnasında neden hatırlatma ihtiyacı hissettiğini eminim her iki grup da halen çözememiştir.

Cavit Gül’e göre Atatürk “Çok değil 100 yıla kalmadan bazı cemaatler bir araya gelerek bizlerin din düşmanı olduğumuzu öne sürecek. Sizlerin oyunu alarak başa geçecek. Ama sıra devleti bölüşmeye geldiğinde birbirlerine düşeceklerdir.” demiş.

Basiret sahibi bir insan böylesine iddialı bir söylemi dile getirmeden önce sıkı bir araştırma yapar ki işin ucunda mahcup olmak da var.

Nitekim bu sözlerin uydurma olduğuna dair ciddi bulgular var. Bakınız “Uydurma bir Metin ve Analizi (Mete Tunç) Nis 1st, 2015 http://www.bilimfelsefedin.org…” Geçelim…

Meclis oturumunda bütçe görüşmeleri devam ederken CHP Grubunun Fen İşleri Müdürlüğü’nün bütçesini yeterli bulmadığını gördüm. Diğer bir eleştiri ise Fen İşleri Müdürlüğü’nün bütçesinin geçen dönemlerde de az kullanılmış olmasıydı.

AK Parti Grubu bu eleştiriler üzerine “kardeşim hem bütçe yapıp harcadığımız için eleştiriyorsunuz hem de ‘parayı neden harcamadınız’ diye eleştiriyorsunuz. Bu tam da size has bir çelişki…” dedi.

Tabi burada ister istemez geçen yıllarda yapılan birçok projenin CHP Grubunun açtığı davalar sonucunda nasıl akamete uğratıldığını hatırladım. Düşünsenize Türk-Alman Üniversitesi’ni dahi “ağaçları katlediyorlar” diyerek durdurmaya çalışmışlardı.

Ya Kavacık’ın göbeğindeki mahkeme kararıyla durdurulan bina. CHP Grubunun açtığı dava sonucunda Belediye milyonlarca lira zarara uğratıldı. Ve maalesef bu güzel bina adeta çürümeye terkedildi.

Bunun gibi birçok projenin CHP eliyle nasıl engellendiğini buraya tek tek yazacak değilim. Ama sorumlu siyaset ve aidiyet duygusuna sahip insanlar böyle yapmaz, yapmamalı. Kaldı ki Beykoz gibi sıkıntılı yerlerde birçok şey yasalara, kurul ve kurumlara rağmen yapılır. Belediye, kaymakamlık risk alarak ilçeye bir şeyler kazandırmaya gayret eder. Bizlere düşen ise muhalefette de olsak bu tür süreçlere destek olmaktır. Hizmetleri manipüle edip sonra da, “neden yapmıyorsunuz kardeşim. Bizden ne istiyorsanız söyleyin yapalım!” demek en hafif tabiriyle ikiyüzlülük değil midir?

Bazen düşünüyorum da; Beykoz’da da OHAL ilan edilse ne güzel olurdu değil mi? KHK’larla bir gecede Beykoz’un elini kolunu bağlayan yasalar, SİT, Boğaziçi Yasası kaldırılsa…

Böyle bir Beykoz’da o bile Belediye Başkanlığı yapabilir…

Ama gerçekler bambaşka. İçinde bulunduğumuz şartlarda, böyle bir Beykoz’da Belediye Başkanlığı yapmak her baba yiğidin harcı olmasa gerek. Geçmişe bakınca bunun yansımalarını çok net görebiliyorsunuz…

Vesselam…

Sinan KAVRAKOĞLU
Sinan KAVRAKOĞLU HAKKINDA

Sinan KAVRAKOĞLU... 1969 yılında Rize’de dünyaya geldi. İlk, orta ve lise eğitimini İstanbul’da tamamladı. Yüksek öğrenimini İ.T.Ü SMF DMYO’nda yapan Kavrakoğlu eğitimini yarım bırakarak 1990 yılında Çin Halk Cumhuriyeti’ne gitti. Burada yaklaşık 1 yıl kalarak Photo-finishing sistemlerine yönelik teknik eğitim aldı. İyi derecede İngilizce bilen Kavrak aile şirketinde ithalat ve dış ilişkiler sorumlusu olarak görev aldı. Avrupa ve Uzakdoğu’da birçok uluslararası fuar organizasyonuna katılan Kavrak sık sık yurt dışı ziyaretlerde bulundu. 1995 yılında evlendi ve 1998 yılında Beykoz’a yerleşti. 2002 yılında Kader Gür’le tanıştı ve Dost Beykoz’un gazete formatında yayınlanmasına öncülük eden isimlerden oldu. Haber Müdürü olarak başladığı Dost Beykoz kariyerine şu an Sorumlu Yazıişleri Müdürü olarak devam ediyor. Kavrak’ın www.antoloji.com sitesinde yayınlanan bazı şiir denemelerinin yanı sıra “Yazmış Bulunduk” ve “Dost Yazılar” adlı iki kitapta derlenmiş makaleleri yer almaktadır.

YORUMLAR

Bir adet yorum var

  1. Sinan’ im ;
    Ne güzel yazmışsın. Bilirsin siyasetçilerle hiç işim olmaz. Çünkü yalan ve riya üzerine kurulu her şeyin bu güne kadar karşısında oldum. Bundan böylede bu değişmez. Onun için az bile yazıyorsun. ağzına sağlık demek istedim. Mübarek sanki ben okudum sen yazdın yada diğer bir deyişle ben koştum sen coştun.
    Son olarak yine de “Laf Anlayana” Diyerek kapatalım. Nice güzel yazılarında buluşmak dileği ile. S.A.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER