“Yıllarca yazıyorum. Sıralı sırasız kazıyorum. Dilimizde tüy bitti. Anlayan anlıyor. Anlamayan horluyor.
”
Türkü dedik şarkı söyledik
Aşağıdan yukarıdan denedik
Marşları haykırdık, mehteri verdik
Yuh olsun üç maymuna çıkanlar
Alın size rab dize dize
Attan düşen geliyor bize
Ata binen havaları bin beş yüz
Adımları yandan düz
O da benim gibi yazıyor yüce
Aşağıdan bakmayın alık alık
Sağ taraftan geliyor Çalık
Kara oğlan yareni
Biri topçu, biri okçu
Kara Murat Tarkan Tolga Bahadır
Dolaştılar üç ay dırdır vırvır
Tencere tava sonunda aldılar hava
Yüz yılı devirdi ömrüyle yaşıyor
Tuzladık kokmasın
Sanduka baba gibi ermiş
Boydan boya tuzla
Gazla yavrum gazla
Allı Şanlı mumyalı
Temeli çürük artık çivi tutmaz
Yeni oluşumlara dayanmaz
Düzgün üzgün şimdi büzgün
Kardinal töresi içince susmaz
Bobin gibi sarıyor
Dikiliyor dikiliyor yine doymuyor
Azgın teke yememiş fiske
Suratı satıyor sirke
Dut yemiş bülbül, yolda kaldı düldül
Her yerin var çete beşlisi
Kapı ardında bekliyor ödül
Tan yerinde şafak sökerken
Tek dubleyle düşüp öterken
Sözleri abuk sabuk
Doldurmaz kabuk
Kibir gitse de yenilse de
Bir zamanlar teknik yükseklerde
Üflemelik oldu sallandı gitti
Şimdi sağa sola söz eder
Tescilli belgeli rüşvetçi
İnşaatlarda gece gündüz nöbetçi
Yuları tutanın manyak cesareti
Hep birlikte göreceğiz marifeti
Üç kuruşluk kimmiş görülecek
Babası zengin mesafesi uzak engin
Doğuştan arızalı yazılı turalı
Gerilim filmlerinde cinayet tipi
Öğütemezsin demir leblebi
Sevgisi olmasa çöpe atılacak
Cebindeki beş kuruş işe yaramayacak
Herkes sus pus sessizce yalıyor
Tek gözüyle dalar var çakıyor
Bir yerden var kuyruk acısı
Piyasa dolandırıcı
Parasını yediler harcadılar
Sıfırı tüketti maaş bekliyor.
Milyonları döktü araçlardan
Yediler içtiler kasabanın kızını
Sonunda kaynattılar kazanı
Paralarla oynuyor hesap uzmanı
Esas duruşta çakıyor topuk selamını
İşsiz çulsuzlar bir odaya konulmuşlar
Odanın kapısını kilit tutmuyor
İçi de dışı da fokur fokur kaynıyor
Marmara çırasını tutan yanıyor
Ormanın kenarından aldılar aynı anda
Birbirinden farkları yok hepsi maganda
Hepsi geçiyor bir bir kayda
Kızıl sakal mavi sakal siyah sakal
Kılları ağarmış tipsiz çakal
Takma dişleriyle tutkal
Çok tecrübe yaşadım
Sağında solunda başardım
Çok bilenler çok çoğaldı
Bunların yüzünden birbirine ekleriz
Bir kez daha 20 yıl bekleriz
Bu işin kalmadı sağı solu
Helal süt emmiş İmamoğlu
Öyle yakışıklı tarifsiz jön
Artık bizlere yüzün dön
Bazen çoğuz bazen tekiz
Yetti artık gelsin iki bin yirmi sekiz
Ben bir garip şairim
Orhan Veli'den ar ederim
Yazarım çizerim söylerim
Gençlikle aşık atamam ama
Mevzu Beykoz olunca
Gerekirse Raplarım
Şak diye keserim
Her masada oluruz
Kartları yeniden dağıtırız
Evvel Allah her zaman hazırız
Dinlenmek için değildir mola
Gün ola harman ola
YORUMLAR