Çetin ÜNLÜ
  • 13/12/2016 Son günceleme: 13/12/2016 15:43
  • 13.687

Trafik Vakfı’nı duymayan var mı? Eminim ki, otomobili olan herkes duymuştur.

Otomobili çekilmeyen var mı? İstisnadır yok diyenlerin sayısı. Bu oluşum kendi aralarında öyle bir konjektür oluşturmuşlar ki, saadet zinciri gibi.

Çektikleri her araç başına, hem kendileri, hem anlaştıkları yediemin otoparklarına ciddi gelir sağlamaktadırlar. Ciddi gelir diyorum çünkü elde ettikleri gelirin tam olarak ne olduğunu kimse bilmiyor. Araç sahibi yanlış parkın cezasını da, yediemin otoparkında kurulu olan ofiste ödemiyor. Ceza plakaya geliyor. Ancak otoparktaki aracını alabilmesi için ceza tutarı kadar da çekme parası ödüyor. Bu ücretin büyük bir bölümü Trafik Vakfı’na gidiyor. Hatırı sayılır bir meblağ da otoparka. Dolayısıyla yanlış parkın cezasını ödemek için gitmiyorsun aracının çekildiği yere, çekme parasını ve otopark parasını ödemek üzere gidiyorsun. Tezgâha bakın!

Ve enteresandır ki; aracınınızı onlarca aracın park ettiği yere park etseniz dahil, sizin aracınızın modeli düşük ise sınıfta kalmış demeksinizdir… Nasıl mı? Aracınızı cımbızla çeker gibi son model lüks araçların arasından alırlar. Arpa yı paylaşmak üzere, rantın organize adresine, otoparklara teslim ederler. Zira aracınızın modeli yüksek ise yırttınız yani sınıfı geçtiniz demek. Akan trafiğin ortasına aracınızı bıraksanız da hiçbir çekici ve saz arkadaşları, hemşerim devam et, bekleme yapma anonsu yapmaz. Vesselam…

Trafik Vakfı’na ait araçları en fazla da çekicilerin üzerinde polis amblemiyle ya da polis eşliğinde gezerken görürsünüz. Bu vakıfların ayrıca iktisadi işletmeleri var. Trafik Vakfı’nı duyduk. Peki, bu vakıfların yönetimini bilen, duyan var mı? Sır gibiler. Trafik Vakfı ile işbirliği içinde olan onlarca polis dernekleri var. Vatandaş yanlış parkın cezasını ödemekle kalmıyor, çoğu zaman çekilen aracını hasarlı alması ve yanlış parkın cezası bir yana polis zoru ile hem çekici hem otopark parası ödemek zorunda bırakılıyor. Dahası, aracını park ettiği yerde bulamayan vatandaş, aracın çekildiği yeri bulmak için de müthiş bir araştırma yapmak zorunda bırakılıyor, şahsım gibi.

İsterseniz başımdan geçenleri, siz okurlar için biraz detaylandırayım. Aracımı, Kavacık ta park yasağı olmayan Koton mağazasının yakınına ve çoğunluğunun modeli yüksek olan araçların yanına park ettim. Senmisin lüks araçların yanına park eden. Hangi cüretle park edersin oraya? Akabinde mi? Ofis’e giderek 15 dakikalık bir görüşme yaptım ve çıktım. Çıktım çıkmasına da arabamın yerinde yeller esmiş, bir fırtına tufan alıp gitmiş bizim düldülü. Zira benim aracı park ettiğim yerdeki lüks araçlar hala duruyorlardı. Tonaj olarak benim araçtan ağır olduğundan, o araçları kaldıramamış zavallılar.

Bu bağlamda, ufak bir araştırma sonucu arabamın Medistate Hastanesi’nin arkasındaki otoparka çekilmiş olabileceğini öğrendim. Verilen adrese gittik, gördük, havamızı aldık. Meğersem bu çekiciler Kavacık bölgesini paylaşmışlar. Benim arabanın çekildiği bölgeye başka çekici bakıyormuş. Ne kadar absürt bir durum değil mi? Neyse oradan bir taksi çevirdik. Rotamız; bizim aracın bölge sorumlusunun akit yaptığı Hidiv Kasrı yolunda, Uzunoğlu Yediemin Depo Oto. İnş. Tic. Ltd. Şti. Otoparkı. Tam yol ileri. Otoparkı taksici sayesinde bulduk çok şükür. Lakin birde ne göreyim otopark ta bir tane dahil lüks araç yok. Her bir çekilen araç, hemen hemen benim düldül le aynı düzeydeler. Neden otoparkınız da hiç lüks araba yok diye sorduğumda; 90+12=102,TL öde, şikâyetin varsa bildiğin yerlere müracaat edebilirsin diyerek de küstahça bir tavır sergileyerek bize yol verdi. Yol verdi vermesine de ceza makbuzu na baktığımda, otobüs durağı/ yanlış park ibaresini gördüm. Oysaki park ettiğim yerde, ne otobüs durağı vardı nede park edilmez levhası. Bu nasıl bir tezat anlamış değilim… Şimdi bu yaşadığım ve benim mağduriyetimi yaşamış binlerce, milyonlarca vatandaşım ve kamuoyunun bilgilenmesi adına buradan ilgililere soruyorum?

Trafik Vakfı üzerinden elde edilen gelirler kimlere ne kadar gidiyor?

Araçların çekildiği otoparkların sahipleri kimler?

Trafik Vakfı yöneticileri, araç çekme hususunda lüks arabayla, modeli düşük araçların arasında yapılan ayrımcılık tan haberdarlar mı?

Aracı çekerken, araçta oluşturdukları hasarın karşılığını vatandaş kendi cebinden mi ödüyor? Şayet vatandaş ödüyorsa, kanunun hangi hükmüne istinaden? 

Yazarın Yazıları