Mescid-i Aksa'da geçtiğimiz günlerde yaşanan olayların ardından bir mesaj yayınlayan İHH Beykoz Şube Başkanı Ekrem Tuncer, uyarılarda bulundu.
Tuncer, İsrail'in her yıl Ramazan ayında benzer davranışlarda bulunduğunu hatırlatarak, "Biz Müslümanlar olarak her defasında bu yapılan saldırılara tepkiler gösteriyoruz. İsyanımızı bildiriyoruz ama maalesef yetersiz kaldığımızı düşünüyorum. Şu anda Mescid-i Aksa mahzun, üzgün. Maalesef Kudüs'le ilgili, Mescidi Aksa'yla ilgili yeteri kadar bu konularla alakalı dertli değiliz." dedi.
İsrail'in her yıl Ramazan ayında Müslümanların namaz kıldığı, secde ettiği yerlere olan hakaretinin sorumlusu olarak kendilerine dönmesi gerektiğine işaret eden İHH Beykoz Şube Başkanı Ekrem Tuncer, "Kahrolsun İsrail, terör devleti İsrail, siyonist köpekler diye bağırmakla tepki göstermekle hiçbir yere varamıyoruz. Müslümanlar, düşünmeliyiz, tefekkür etmeliyiz. Kudüs popülizmi yapmamalıyız. Mescid-i Aksa popülizmi yapmamalıyız. Gerçek manada Mescid-i Aksa aşkının Kudüs aşkını kalbimize nakşetmeliyiz ve çocuklarımızı bu uğurda yetiştirmeliyiz. Her bir evladımızı Selahaddin Eyyub-i gibi yetiştirmeliyiz. Çünkü Kudüs'te barışın olması demek dünyada barışın sağlanması demek, burayı atlıyoruz." diye konuştu.
Tuncer, şunları kaydetti:
"Kudüs meselesi Filistinlilerin meselesi değil. Kudüs meselesi, Orta Doğu meselesi değil, Kudüs meselesi İsrail'le Filistin arasındaki kavga değil. Kudüs meselesi dünyanın meselesi. Kudüs demek dünya demek. Bizim kırmızı çizgimiz derken gerçekten bunu iyi kavramalıyız. Bizim milli mücadelemizin temeli demek budur. Bugün Kudüs işgal altında, esaret altında, inim inim inliyor. Bu dünyaya barış olmayacağının göstergesi. Kudüs'te barış olursa, huzur olursa, sekinet olursa, dünyada barış olur, huzur olur. Bunları bilmeliyiz."
"Mescid-i Aksa'ya yapılan bu zulüm bizim yüzümüzden olmaktadır. Bunu bir kere doğru kavramalıyız. Meseleyi doğru anlamalıyız. Mescid-i Aksa'ya bugün çizmeleriyle giriyorlarsa ve orada insanlara eziyet ediyorlarsa bunun sorumlusu biz Müslümanlarız. Burayı doğru anlayalım. İsrail bunu yapıyor ama bizden cesaret alarak yapıyor. Biliyor ki biz gerçekten bir duruş gösteremiyoruz. Biliyor ki bizim ifadelerimiz söylemde kalıyor. Biliyor ki biz kalben tepki gösteremiyoruz. Biz söyleniyoruz, söyleniyoruz, söyleniyoruz dönüp işimize bakıyoruz."
"Tüm Müslümanlara sesleniyorum. Lütfen bu konuyla alakalı bilim adamları, bütün siyasi erkler, bütün fikir insanları, bütün sanatçılar, toplumun tüm kesimleri bir araya gelsin. Öncelikle Kudüs meselesinin ne olduğunu doğru tanımlayalım ve bununla ilgili neslimizi şuurlu bir şekilde yetiştirelim. Yetişen nesil biz çözemesek de o nesil bu sorunu çözsün. Sadece ben bir ışık yakmak istiyorum. Meseleye doğru noktadan bakmak istiyorum. Bu noktada uyarıyorum."
Haber Merkezi
