Üsküdar’ın mahalleleri, özellikle Beylerbeyi, Çengelköy ve Kuzguncuk her açıdan çok güzel. Buralarda sürekli bir canlılık hakim. İnsanlar akın akın buralara gidiyor.
Buna karşılık Beykoz’un mahallelerinde bir durağanlık var. Beykoz’un Anadolufeneri, Anadolukavağı, Polonezköy, Kanlıca’nın buralardan aşağı kalır tarafı yok.
Gastronomi ve kültür ekonomisi açısından Beykoz bu mahallelerine hak ettiği değerleri kazandırmalı, buralara daha fazla insanın gelmesi için çaba harcamalı. Beykoz’un en canlı mahallesi Kavacık'a ise bir keşmekeş hakim. Yoğun bir iş hayatının olduğu Kavacık’ta trafik içinden çıkılmaz bir halde, Kavacık’tan çıkabilmek, İstanbul’da bir yakadan bir yakaya geçmekten daha fazla zaman alıyor.
Acaba Beykoz neden daha iyisine layık görülmüyor, neden gerekli atılımlar yapılmıyor, neden Avrupa yakasındaki, Bebek, Rumeli Hisarı, Emirgan, İstinye gibi olamıyor? Anadolu yakasının bu nadide bölgesini canlandırmanın çözümü yok mu?
Tüm bunları çözmenin ilk adımı trafiğe çare bularak, bu bölgelerin kolay ulaşılabilir olması. Restoran ve eğlence merkezlerine içki ruhsatı vermek. Zira Beykoz ilçesinde içkili mekan neredeyse yok denecek durumda. Örneğin Kanlıca mahallesinde Alboran kapandıktan sonra içki ruhsatına sahip tek mekan Yakamoz. Liçi’nin burada açılması düşünülen şubesi de maalesef iptal oldu. Paşabahçe ve Çubuklu'nun boğaza nazır enfes sahil şeridi, Sortie gibi mekânlara rahatlıkla ev sahipliği yapabilir. Bu bölgede insanlar eğlence adına en fazla balık tutabiliyor. Boğazın bu nadide sahil şeridi yerli ve yabancı turistlerin gözde mekânı olmayı hak ediyor.
