Saadet Partisi İlçe Yönetimi, Beykoz’un kanayan yarası olan uyuşturucu belasına dikkat çekmek amacıyla bir konferans düzenledi.
Partinin Yenimahalle temsilcilik binasında düzenlemiş olduğu, "Bir kereden çok şey olur” başlıklı konferansa, uyuşturucu ile mücadele ve gençlerin korunmasına değinildi.
Türkiye Temiz Toplum Derneği Başkanı ve Saadet Partisi İstanbul İl Başkan Yardımcısı Bilal Ay’ın konuşmacı olduğu programa partililer kayıtsız kalmadı.
Önceki ay yapılan kongre ile güven tazeleyen Saadet Partisi Beykoz İlçe Başkanı Şeref Kaçmaz, yapmış olduğu açılış konuşmasında, 2014 yılında, “Sakın kendini, sakın arkadaşını, sakın evladını” sloganıyla başlattıkları mücadelelerini 2015 yılı ocak ayında, “Ey genç maddeye sarılma, hayatına darılma” sloganıyla devam ettirdiklerini söyledi.
Genel olarak bağımlılıkla, özel olarak da sentetik uyuşturucularla mücadele ve bilgilendirme amacıyla ile yaptıkları toplantıya; “Bir kereden çok şey olur” başlığını verdiklerini söyledi.
“Bir kereden çok şey olur”
“ Bizleri çocuklarımızı ve gelecek neslimizi tehdit eden ve bir türlü durdurulamayan bu tehlike karşısında elbette sessiz ve sorumsuz kalamazdık.” diyen Başkan Kaçmaz, “Saadet Partisi olarak biz Türkiye’nin yönetimine talip, yaşanabilir bir Türkiye, yeniden büyük Türkiye ve yeni bir dünya kurulması için sağlam adımlarla hiç taviz vermeden hedeflerine ilerleyen bir siyasi partiyiz” şeklinde konuştu.
Saadet Partisi Beykoz İlçe Başkanı Şeref Kaçmaz şunları söyledi:
“Asıl tehlike uyuşturucu kullanımın geldiği noktadır”
“Böyle bir konferansı düzenlemek yerine siyası, eğitim, ekonomik, sağlık ve dış politikadaki yanlışlıkları anlatmak için bir toplandı düzenleyebilirdik. Evet, bu saydıklarımız, acil müdahale edilmesi gereken derhal Milli Görüş politikalarının uygulanması gereken önemli meseleler, ancak bütün bu saydıklarımızdan çok daha büyük ve acımasız olan tehlike ülkemizdeki uyuşturucu kullanımının geldiği durumdur."
“Ne gerekiyorsa yapmalıyız”
Çocuklarımızı ve gençlerimizi bu illetten korumak için ne gerekiyorsa yapmalıyız, sağlıklı nesiller ve toplum yoksa bizlerin siyaset yapmasının ne anlamı var. Bu konu bizim için siyaset üstü bir meseledir.
“Klasik cümleler kurmayacağım”
Cezaları arttıralım, sinekleri değil bataklığı kurutalım gibi klasik cümleler kurmayacağım.
Eğer eğitim sistemimizde, beşikten mezara kadar “ÖNCE AHLAK VE MANEVİYATI” esas almazsanız, laf olsun diye değil, gaz almak göz boyamak için değil, gerçekten inanarak önce ahlak ve maneviyat düsturunu birinci sıraya koymazsanız toplumumuzun temel taşı olan aile kurumunu dinamitlersiniz.
“Fabrika yerine cezaevi inşa edersiniz”
Anne ve babasını kesen, 14 yaşında eli silahlı terörist haline gelen 11 yaşında uyuşturucu kullanmaya başlayan, elindeki loto, toto kuponu tutsun diye dua eden nesiller yetiştirirsiniz. Haramı, helali bilmeyen, dinini tedrisatını bilmeyen, milli ve manevi değerlerini bilmeyen sürüler yetiştirirsiniz. İşte o zaman ne satıcılar biter, ne kullanıcılar biter, fabrikalar yerine en büyük cezaevlerini ve adliye saraylarını inşa etmeye devam edersiniz.
Her şeyin başı ekonomik güç ve tam bağımsızlıktan geçiyor, bunu içinde bütün kaynaklarımızı hareket geçirip, tüketim değil, üretim toplumu olmaya mecburuz. Buda ancak Milli Görüş politikaları ile mümkündür. Milli Görüşün iktidarı ile mümkündür, bunun için de sizlerin oyları gerekmektedir. Demek ki çaresiz değilsiniz. ÇARE SİZSİNİZ.
Bilal Ay: "'Benim çocuğum yapmaz’ deme”
Programda konuşan Temiz Toplum Derneği Başkanı ve Saadet Partisi İl Başkan Yardımcısı Bilal Ay ise, “Kendini sakın! Ölme! Sentetik uyuşturucular ölüm saçıyor... Bir kullanımdan bir şey olmaz deme! Bu zehirden uzak dur!” ifadelerine yer verdiği konuşmasında; “Çocuğunu sakın! Ölmesin! Uyuşturucu yaşı 11’e düştü... Benim çocuğum yapmaz deme... Önlemini al! Bu zehirden uzak tut!” şeklindeki sloganların ete kemiğe büründüğünü ve “Temiz Toplum Derneği” olarak bu hususta mücadeleye nasıl başladıklarını anlattı.
Bilal Ay, genel olarak uyuşturucu türü maddelerin sağlığa ve insanlığa verdiği zarar üzerinde durdu.
Konuşmasında uyuşturucu ile mücadelede yapılması gerekenlerin altını çizen, Bilal Ay, madde kullanan insanların eğilimli olduğu, suç işleme, yasal olmayan madde kullanımı, para bulmak amacıyla suç işleme cesaret artışı, risk alma gibi davranışları anlattı.
Bir gece arkadaşlarıyla Çağlayan’da kendilerinden yardım talep eden madde bağımlısı bir gencin evine gittiklerini ve madde bağımlısı gence sordukları, ‘Arkadaşlarından da madde kullanan var mı?’ sorusuna almış oldukları, ‘100 arkadaşımdan 90’ı madde kullanıyor!’ şeklindeki cevap karşısında şok yaşadıklarını anlattı.
“Yolda kalana bigâne kalamayız”
“İşte bu cümleden sonra, özelde madde bağımlılığı, genelde temiz bir toplum için bu derneği kurmaya karar verdik. Bizim bu bataklığı kurutmamız lazım.” diyen Bilal Ay, “Erbakan Hocamız, ‘Yolda kalana bigâne kalamayız’ derdi. Biz de bu yoldayız” ifadelerine yer verdi.
Açıklamalarına sunum görselleriyle destek sağlayan ve uyuşturucu kullanımının önüne geçilebileceğini kaydeden Ay, uyuşturucuya iten sebeplerin ortaya konması gerektiğine dikkat çekti.
“Sadece kanunlar yetmez”
Ay, "Sadece kanunlar yetmez. Topyekûn bir mücadele ile omuz omuza verip sosyal hayatı şekillendiren temiz sokaklar, temiz okullar, temiz medya, temiz sinema gibi her alanda müspet adımlar atılmalı. Özellikle genç yaşlarda arkadaş ortamı ve özenti ile başlanan uyuşturucu madde bağımlılığı ülke, toplum ve bireyler olarak geleceğimizi tehdit ediyor. Uyuşturucu kullanımı giderek artıyor. Bunun önüne geçilmesi gerekiyor. Gençleri uyuşturucuya iten etkenler ortadan kaldırılmalı ve o maddelere hiç bulaşmamaları sağlanmalıdır. Biz bir sivil toplum kuruluşu olarak bu konuda çeşitli eğitimler, seminerler ve sosyal medya üzerinden kampanyalar gerçekleştiriyoruz." dedi.
Haber Merkezi
