Çetin ÜNLÜ
  • 17/05/2017 Son günceleme: 17/05/2017 15:46
  • 6.365

Mevlana Celaleddin-i Rumi Hazretleri şöyle buyurmuştur: “Ey İnsan, Kaf Dağı kadar yüksekte olsan da, kefene sığacak kadar küçüksün. Unutma, her şeyin bir hesabı var; üzdüğün kadar üzülürsün” derken aslında bizlere çok şey anlatmaktadır.

Son zamanlarda ne hikmetse birileri Beykoz’da, yüce dağları ben yarattım edasıyla, basın toplantılarında adeta gazetecileri dizayn etme çabası içinde olup hangi okulları bitirdikleri yönünde sorular yönelterek, üzerine çöken karabasanı ve oturmuş kötü algıyı (yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış) örneğiyle, rüzgârı tersten estirmek istemektedir.

Hiç kimse karşılıklı hesaplaşmalarını, mensubu oldukları partileri alet ederek, ne partilileri nede vatandaşı küstüremez. Partiler hiç kimsenin oyuncağı değil. Bu bağlamda da herkesin yerini ve haddini bilmesi gerekiyor.

Değerli okurlar; Beykoz’da 2019 takvimine doğru yol alırken, kendi çıkarlarını değil, ilçemizin çıkarlarını ön planda tutan, halkın seçtiği muhtarları kapılarda bekletmeyen, onlar, bizler/öteki, beriki ayrımı yapmayan, özgür basına gem vurmayan, eleştiri olgusunu hazmedebilen, partilerin değil hukukun üstünlüğüne önem veren ve tüm Beykoz’u, kucaklayan yönetim kadrolarına ihtiyaç olduğu gerçeği artık çok net bir şekilde resimlerde gözlemlenmeye başlamıştır.

Geçtiğimiz günlerde Ahmet Mithat Efendi Kültür Merkezi’nde AK Parti ilçe Danışma Meclisi toplantısı yapıldı. Yapıldı yapılmasına da salonda AK Parti ruhuyla uzaktan yakından bağdaşmayan rüzgârlar, fırtınalar esti adeta.

Gürkan; Danışma meclisine kendini aklama psikolojisiyle başlayıp, CHP’nin sahaları yalanlarıyla kirlettiğinden dem vurdu. Akabinde de MHP’yi de ıskalamayarak, Milliyetçilerden de referandum sürecinde destek görmediklerini ve bu sebeple de Beykoz’ da tahmin ettikleri evet oyunu alamadıklarının baş aktörlerden birisinin MHP’nin olduğu vurgusunu yaptı.

Sonuç itibarıyla, Beykoz’da elle gösterilir tek temiz siyasetçinin, kendisinin olduğu gerçeğini de kamuoyuna yansıtmış oldu. Ne diyelim; Helal olsun…

Dolayısıyla da bu meyanda Mustafa Gürkan geceye damga vuran kişi olmayı başarmıştır…

Lakin Gürkan’ın suçlamalarına, CHP ilçe başkanı Mahir Taştan ivme bir şekilde yaptığı basın toplantısında, kendisine ve partisine yöneltilen suçlamaların cevabını Cavit Gül’ün güzide mekânı Gülen Balık’tan verdi.

Taştan; Mustafa Gürkan’ın izlemediği maça yorum yaptığını belirterek, akabinde de referandum sürecinde biz Beykozluya Hayır’ı anlatırken, kendisinin mazotu bittiğinden olsa gerek, sahalarda olmayışını; belki de o süreçte Gürkan’ın ‘ihale takibi’ yapabileceği vurgusunu yaptı.

Bu sebepledir ki, önümüze gelecek yerel seçim ve kongre sürecinde, şimdiden derenin bulanmadan, durulamayacağı hususu çok bariz gözlemlenmeye başlamıştır.

Dolayısıyla da bu saatten sonra ‘ok yaydan çıktı bir kere, daha geri dönmez.’ diyebiliriz.

Elimde değil, bu ilçeyi eğrisiyle, doğrusuyla, çok seviyorum. Beykoz’un gelişmesi, büyümesi adına elimden gelen katkıyı da yazılarıma yansıtıyorum. Bazen ilçe ve yönetimini, bazen yerel yönetimi eleştirip, keza kimseyi zan altında bırakmadan, Beykoz için doğru olanın yapılması adına gayret gösteriyorum.

O yüzden zaman zaman birilerinin hedefi haline gelebiliyorum. Arkamdan atıp tutmalarına sesim çıkmıyor, ben işimi yapıyorum herkes işini layıkıyla yapsın bende alkışlayayım.

Benim derdim Beykoz, hiçbir siyasi parti de umurumda değil. Beykoz’da siyaset yaptığını zannedip, kendini kaf dağında görenler, ikballeri uğruna Beykoz’u feda edenlerin beni sevmesi için bir çabam yok, umurumda da değiller açıkçası. Benim sevdam öncelikle Beykoz’dur. Buda böyle biline.

   Kalın sağlıcakla         

Yazarın Yazıları