AK Parti ülke genelinde kongre sürecine girmiş durumda. Şu sıralar pandemi sebebiyle ikinci kez ara verildi. Ancak Beykoz kongresi yapılmış oldu. Bu kongreler 18 yaşındaki iktidar partisinin 7. olağan kongresi. Bildiğim kadarıyla da olağanüstü kongre kuruluşundan bu tarafa yapılmış değil. Sayın Cumhurbaşkanımızın, genel başkanlığı devam ettiği süre içerisinde de yapılabileceğine ihtimal vermiyorum. Her şey belli bir sistemde nizamlı olarak ilerliyor. Rutin dışı bir süreç olmuyor. Neredeyse her kongre; tek adaylı yapılıyor. Çok nadiren 2 adaylı kongre olmuştur. İstisnalar kaideyi bozmaz. Kaidenin bozulmamasının iki önemli faktörü var. İktidar partisi olmanın avantajı ve sistemin lidere dayalı olmasıdır. İktidar partisi olunca, oturulacak koltuk sayısı fazla olduğu için, birinden kalkar öbürüne oturursun. Hep bir beklenti olduğu için kavga eden görüntüsü verilmek istenmez.
İşte bu nizam ve intizam üzere yapılan kongrelerde ilçe başkanları önceden atanır, delegelere formaliteden onaylattırılır. İlçe başkanları listelerini oluştururken kafalarına göre hareket etme özgürlüğüne de sahip değiller. AK Parti'nin bu konuda çiğnemediği önemli kriterleri var. Listenin belli bir kısmı eski yönetimden olacak, belli bir kısmı bayan olacak, belli sayıda genç olacak, belli sayıda avukat olacak, belli sayıda yüksek okul mezunu olacak, kamu çalışanı olmayacak gibi kıstaslar var. Hatta aynı memleket sınırlandırması bile var. (Örnek; Rizeli 3 kişi olamaz)
Tabi bu kıstasların yanında büyüklerin ricaları da eklenince; tokmak başkalarının elinde davul İlçe Başkanlarının boynunda kalıyor. Yerine göre yönetiminde hiç tanımadığı, ismini bile duymadığı, ilçesinin bile sakini olmayan kişilere yer verebiliyor. İlçelerdeki kongre süreçleri bu şekilde işlerken, hep hedefe konulan ilçe başkanları olmuştur. Kızılan, eleştirilenler hep bu arkadaşlarımızdır. Aslında koca yönetimlerinde 3/5 kişinin dışında hükümleri bile yoktur. Birde baskın bir belediye başkanı varsa; o kadar bile inisiyatif alamazlar. Ama bileti kesilenler, başarısız addedilenler, kovulanlar, itibar suikastlarına uğrayanlar onlar olmuşlardır.
Gelelim biz Beykoz kongresine..
Muhammet Hanefi Dilmaç ikinci sefer ilçe başkanlığı görevini üstlenmiş ve yeni bir yönetim oluşturmuştur. İlçe Başkanları, ikinci dönemlerinde daha fazla belirgin oldukları için, listede ilk göze çarpan durum budur. Geçmiş dönemde olup bu dönem yönetimde olmayanlar arasında kayıp olarak gördüğüm tek isim, Deniz Soytemiz olmuştur. Kendi isteğiyle görev almamıştır. Bu durum AK Parti siyasetinde çok nadir gördüğümüz bir durumdur. Ancak Beykoz siyaseti adına kayıp olmuştur. Diğer olmayan arkadaşlarımız alınmasınlar, çoğu birkaç dönem çok önemli hizmetler yaptıkları için daha kıymetli vazifeleri hak ettiklerini düşünüyorum.
Hanefi Dilmaç'ın listesini oluştururken teklif getirdiği kimseleri dikkate alırsak gerçekten birleştirici ve bütünleştirici bir liste hazırlamaya gayret sarf ettiğini görmezden gelemeyiz. Bana göre oluşan liste birkaç kişi dışında çok iyidir. İlçe Başkanıyla iyi entegre olacak bir yönetim kurulu oluşmuştur. Hayırlı olsun.
