Nöbetçi Eczaneler
Görevden uzaklaştırılan Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler’in de aralarında bulunduğu 13’ü tutuklu 26 sanığın yargılandığı davada 2. Gün başlıyor.
Firma sahiplerinin yanı sıra Beykoz Belediye Başkan Yardımcısı Fidan Gül’ün de aralarında bulunduğu bazı sanıklar savunma yapacak.
Beykoz. Belediye Başkanı Alaattin Köseler, duruşmanın başında salona getirildi.
BEYKOZ’DAN 3-4 YILDIR PARA ALAMADIK
Eski dönemden 8 milyonluk bir alacakları olduğunu ve parayı aldıktan sonra iş yapmaya devam edeceklerini söyleyen tutuklu mekanik firması sahibi Uğur İnci, “Yıldız Güneş (sanık) bizim muhatabımızın artık Duran Bülbül (tanık) olduğunu söyledi. 3-4 yıldır emeklerimizin karşılığını alamadık. Duran Bülbül zor durumda olduklarını ve işlerin ilerlemediğini söyleyerek ihalelere davet etti bizi. bizde eski dönemden kalan alacaklarımızı almak için tekrar belediyeyle çalışmak zorunda kaldık.” ifadelerini kullandı.
İnci, belediyeden alacaklarının 44 milyona ulaştığını, soruşturmadan önce noter aracılığıyla belediyeye ihtar çektiklerini ancak belediyeden geçmiş dönemdeki borçları kabul etmediklerine yönelik cevap aldıklarını kaydeden İnci, “Kendi dönemlerinde olan 5 milyon civarındaki borcu taksitle ödeyeceklerini söyledi. İhalesiz bir iş veya usulsüz bir şey yapmadım. Belediye müşterilerimizden sadece biri, piyasada bilinen bir firmayız. Alacaklarımızla ilgili tek duran bülbül vardı. Veli (Gümüş-tutuklu) bey bir gün bize “belediyeye artık sen giremezsin” dedi.” dedi.
SEÇİMDEN SONRA KAPI DUVAR OLDU
İnci, “Duran (Bülbül-tanık) bey iletişimde olduğumuz tek kişiydi. Veli beyin adam kayırdığına ve işe alım yaptığına dair bilgim yok. Belli bir süre seçimden sonra belediye bize kapı duvar oldu, lanet olsun keşke yapmasaydım işleri. 44 Milyon alacağım var. Neden burada olduğumu dahi bilmiyorum. 11 yıldır Belediyesi ile çalışırım.” diye konuştu.
Dosyada tutuksuz olarak yargılanan gıda firması sahibi Besi Kaya da Beykoz Belediye ile usulsüz bir çalışmalarının olmadığını, haksız kazanç elde edildiğine yönelik iddiaların doğru olmadığını öne sürerek iddiaları reddetti.
Kaya ihalelerin yasal çerçevede düzenlendiğini söyledi.
EKİMDEN SONRA BELEDİYEDEN DAVET ALMADIM
2024 Eylül ayında Ataşehir Belediyesi’nden ayrılarak Onur Demirci’nin şirketine ortak olduğunu ve sonraki süreçte kendisi bir firma kurduğunu anlatan Firma Sahibi Mustafa Karadağ, “Belediyeleri dolaşmaya başladım. Belediyeler de bana uygun işler olursa davet gönderirler. Beykoz’da 4 ihale daveti aldım. Bayrak alımı ve çelenk alımı için Beykoz Belediyesi’nden 2 ihale aldım. Sözleşme yapıldıktan sonra 10 gün içinde malları depoya teslim ettim. Ekim ayından sonrada belediyeden herhangi bir davet almadım.” ifadelerini kullandı.
FİDAN GÜL MİNİÇ SAVUNMASINI YAPTI
Tutuklu sanık Beykoz Belediye Başkan Yardımcısı Fidan Gül Miniç savunmasında, Mayıs 2024 tarihince Alaattin Köseler’in daveti üzerine uzun yıllardır farklı müdürlüklerle çalıştığı Beylikdüzü Belediyesi’nden ayrılarak Beykoz Belediyesi Başkan Yardımcılığı görevine başladığını söyledi.
Gül, göreve başladıktan bir gün sonra belediye başkanı tarafından görevine son verildiğini söyleyerek, “Görevden alındıktan sonra 14 Haziran’a kadar atıl durumda bekletildim. Bu süre zarfında görev verilmedi. 14 Haziran’da sosyal hizmetler müdürlüğü verildi. Bu göreve haziran sonu gibi başladım. Temmuz ayında başkan yardımcısı olarak göreve atandım. Ancak hiç bir iştirak ve müdürlük bana bağlanmadı. Sadece benim müdür olarak görev yaptığım Sosyal İşler Müdürlüğü boştaydı. Bu nedenle hem müdürlük hem de başkanlık yaptım.” diye konuştu.
30 EYLÜL’DE MÜDÜRLÜKTEN ALINDIM
Müdürlük yaptığı sırada ihale yapmak için bütçe olmadığını, ek bütçe talep etmek istediğini ancak Başkan Köseler’in buna uygun olmadığını ve kendisiyle görüşmeyeceğinin kendisine iletildiğini söyleyen Fidan Gül Miniç, “Bende Eylül’de belediye meclisine ek bütçe talebinde bulundum. Eylül ayının sonunda İBB meclisinden onay alınarak ek bütçe bize verildi. Bu süre zarfında müdürlüğe herhangi bir alım yapılmadı. 30 Eylül’de müdürlükten alındım. Yerime başka bir kişi müdür olarak atandı.” ifadelerini kullandı.
Başkan yardımcılığı görevine devam ettiğini söyleyen Gül, sonrasında Bilgi İşlem, Veterinerlik, Sağlık ve Dış İlişkiler Müdürlükleri gibi 5 müdürlüğün kendisine bağlandığını, görevini de layıkıyla yaptığını ifade etti.
Gül, gözaltına alındıktan sonra hakimlikte ihaleye fesat karıştırma suçundan tutuklandığını, iddianamede ise bu suça değinilmediğini söyleyerek, “Başkan yardımcısı olarak göreve başladıktan bir gün sonra görevden alınmam benim kariyerim için kötü bir durumdur, beni kötü olarak etkiledi. Benim diğer sanıklarla bir yakınlığım yoktur. Örgüt kavramı içerisinde ben kesinlikle yokum.” dedi.
Bazı alımların doğrudan, pazarlık usulü ve bazılarınında açık ihale şeklinde yapıldığını bahseden Gül, “Doğrudan alım yapamadak, pazarlık usulü alımlar yapmak zorunda kaldık bütçemiz olmadığı için. Sözü geçen 80-90’a yakın dosya bulunmakta bu dosyalardan sadece 5’inde imzam bulunmaktadır. Destek hizmetler ve işletme hizmetlerde alınan ürünlerde sorumlu başkan yardımcısı ben değilim.” diye konuştu.
VELİ BEYİN AİLESİNDEN VE AKRABALARINDAN İŞE ALIMLARIN YAPILDIĞINI GÖRDÜK
“İnsan Kaynakları Müdürlüğü bana bağlandıktan sonra belediye içerisinde belli yerlerin fazla çalışanla doldurulduğu olduğu yönünde tespitlerimiz oldu. Veli beyin ailesinden ve akrabalarından işe alımların yapıldığını gördük. Kültür müdürlüğünde bünyesinde kurslarda çalışacak kişilerin PDR mezun olması gerekirken Veli bey, kendi akrabası psikolog mezun olduğu için işe almış. 3 aylık değerlendirme kısmında gerekli desteği ve açıklamayı yapamadığını gördük. Akrabalarını işe alındığını tespit ettikten sonra çıkışlarını yaptığım için Veli beyin ayağına basmış oldum.”
VELİ GÜMÜŞ’ÜN BİR USULSÜZLÜĞÜNÜ GÖRMEDİM
Mahkeme başkanın Veli Gümüş’ün akrabalarını işe alması dışında başka bir usulsüzlüğünü görüp görmediğini sorması üzerine Gül, hayır cevabını verdi.
Fidan Gül Miniç, Alaattin Köseler ile herhangi bir husumetinin bulunmadığını belirterek, aralarının mesefali olmasının sebebinin kendisini başkan yardımcısı olarak atamasını yapmasının ardından yardımcılığa başladıktan bir gün sonra görevden alması olduğunu söyledi.
Şirket yetkilisi Havva Dindar sanık kürsüsünde:
“Beykoz Belediyesine anahtar teslim işler yaptım. Beykoz Kahvecisi, Elmasburnu Plajı gibi… Açık hesap şeklinde çalışıyorduk. Daha sonra dosyalandırılıp ödemesi alınırdı. 3 doğrudan 2 pazarlık usulü ile yapıldı. Belediyedeki muhatabımız Erdal bey ve Yıldız hanımdı… Seçim sürecine kadar normal çalıştık. Ondan sonra yine yoğun çalıştık. Yeni yönetimle de ne yapacağımızı şaşırdık kimseyi tanımıyorduk. Alaattin Köseler de dahil. Alacaklarımız da vardı. Randevu aldığımızda Alaattin beyle görüştük, durumu anlattık. Alacaklarımız vardı ödemelerimiz var 15 personelimiz var diye. O da bize siz şimdilik devam edin dönüş yapacağım dedi fakat dönüş olmadı.”
Şirket yetkilisi Havva Dindar:
“Tekrar görüşmek istediğimizde Alaattin bey bizi Duran Bülbül’e yönlendirdi. O da bizi Yıldız hanıma yönlendirdi.”
Hakim: Dün Yıldız hanım bu işleri bilmediğini söyledi.
Havva Dindar: “Ben de şaşırdım. Bunları hep o gönderdi bize”
DEVAMI GELECEK