Aslında Beykoz'un yeni Belediye Başkanı Murat Aydın'la sohbetimiz ve ilişkilerimiz iyiydi. Fakat yapmış olduğumuz bir haber onu epeyce sinirlendirmiş gibi gözükse de işin aslı öyle değildi. Aslında o haberde yasal manada hiç sakınca olmadığını kendisi de adı gibi biliyordu.
"Beykoz'a bina fiyatına merdiven yapmışlar" başlıklı habere kadar Murat Aydın oldukça sakin bir görüntü veriyordu. Ama bu sadece görüntüydü, içten içe bana çok sinirlendiğini fark ediyordum. Çünkü, seçim çalışmaları sürecinde edindiğim izlenimlerle, Murat Aydın'ın Beykoz Belediye Başkanlığı görevini devraldıktan sonraki izlenimlerimi harmanlayarak, bilerek ve isteyerek kendisiyle ilgili bir analiz yazısı yazmıştım. Çünkü, Beykoz halkı kiracı değil, ev sahibi olmalıydı.
"Beykoz'da Tek ve Yalnız Adam" başlıklı yazımda aslında Murat Aydın'ın Beykoz'daki stratejisini deşifre etmiştim. Murat Aydın ve akıl hocaları bu yazıya çok sinirlendi. Yazıyı okuduktan sonra beni arayarak, 'birlikteyiz, eleştirilerin için çok teşekkür ediyorum' dese de işin aslının öyle olmadığını kendisine yakın yerlerden gelen sinyallerden anlamak mümkündü.
"Beykoz'da Tek ve Yalnız Adam" başlıklı yazı ile Murat Aydın'ın stratejisini deşifre ederken, oda bu yazı üzerinden akıl hocaları ile birlikte şahsım ve Dost Beykoz'la ilgili ciddi analizler yaptı. Bizim boş laflardan usanan Beykoz halkının sözcüsü olduğumuzu fark eden Aydın, Beykoz'daki planlarıyla örtüşmediğimize karar verdi. İlk fırsatta bizimle ilgili bir hamle yapması gerekiyordu.
Dost Beykoz'un kritik süreçlerde stratejik rol oynadığını bilen Murat Aydın kurguyu iyi yapmalıydı. Tamda siyaseti tecrübe ettiği camiaya uygun bir hamle yaptı. "Beykoz'da Bina Fiyatına Merdiven yapmışlar" başlıklı haberi kullanarak bir bardak suda fırtına kopardı. Zeytinyağı misali.
Suç duyurusunda bulundu, tazminat davası açtı... Ardından da benim nasıl bir AK Partili olduğuma yönelik tartışmalar başladı. Amaç, herkese yaptığı gibi beni de kendisinden ve Beykoz Belediyesi'nden uzaklaştırmak, olan bitenden haberdar olmamı engellemekti. Beykoz'da bütün yerel basına olduğu gibi reklam firması üzerinden bize de ilan karşılığında verdiği desteği kesmek için böyle bir şey yapacağını zannetmiyorum.
"Beykoz'a bina fiyatına merdiven yapmışlar" başlıklı haberin gereği dava açmak değil, benim disiplin kuruluna sevk edilerek, AK Partiden ihraç edilmemdi. Kim nerede başarılı olacağını düşünüyorsa öyle hareket ediyor demek ki.
Fakat, parti yönetimindeki iki yüzlü, çıkarcı tayfası disiplin ve ihraç konusunda ısrar ediyordu... Ama öyle olmadı... Ben partiye karşı bir suç işlememiştim. Sadece Beykoz Belediyesi'nin kasasının nasıl boşaltıldığını doğru, gerçek ve küçük bir örnekle haber yapmıştım.
Tabii ki, bu haber bir bahaneydi. İşin temelinde; Murat Aydın'ın Beykoz'u tekeline aldığını, kadrosunda hiç bir Beykozluya yer vermemiş olmasıyla tek adamlığa oynadığını, 23 Haziran İBB Seçimlerinin kazanılması için hiç bir çaba sarf etmediğini, İlçe Başkanı Muhammed Hanefi Dilmaç'ı yok saydığını deşifre etmiş olmamız vardı.
Peki bundan sonra ne olacak?
Ben ne AK Partimden vazgeçerim nede AK Parti de kaldığı sürece Murat Aydın'dan? İnsanların kutsallaştırılmasına şiddetle karşı olsam da, fanatizmi reddetsem de, istikrarlı duruşun çok kıymetli olduğunu bilenlerdenim.
Onun içindir ki, AK Parti olarak yapmış olduğumuz yanlışlar, hatalar olsa da yolumuz çizgimiz bellidir. Bedel ödemekse, ödedik yine öderiz. Geniş bir kesim Beykoz'da AK Parti'yi ranta dönüştürmeye çalışırken, ben ta başından beri parti içinde adaleti, eşitliği ve demokrasiyi savundum.
Murat Aydın'ın bize karşı yapmış olduğu hamleleri de şer olarak görmüyor hayra yoruyorum. Bizim AK Parti içindeki yalaka tayfasına karşı durduğumuzu, haksızlık karşısında susan dilsiz şeytanların grubunda yer almadığımızı gören Başkan Aydın, deşifre ettiğimiz yönetim anlayışından olacak ki, bizi parti içi muhalefet sınıfında konumlandırdı. Çünkü bu kadar yalaka ve menfaatçinin içinde doğruları da birisinin kendisine göstermesi gerekiyordu. O sorumluluğu da bize verdi. Sağ olsun.
Onun içindir ki, AK Partili kaldığı sürece Murat Aydın'dan vazgeçmeyecek, peşini de şartlar ne olursa olsun bırakmayacağız. Ancak AK Parti'den ayrılırsa zaten kendisini hain olarak ilan edeceğiz. Ama o zamanda peşinden ayrılmayacağız. Doğru ya doğru, eğriye eğri diyerek, vatandaşı bilgilendireceğiz. Murat Aydın'ın seçim öncesi vaat ettiği Beykoz'un yeni hikayesini, işine gelmese de birlikte yazacağız.
Ama Beykoz'da 3 kat imar çıkararak, Beykoz kaynaklarını har vurup harman savurarak, birini atıp diğerini tutarak, Beykoz'da tek adamlığa oynayarak, Beykoz'un kaynaklarını Zeytinburnu'na aktararak, ne 5 yılda 15 yıllık hizmet yapabilir, ne de yeni bir hikaye yazabiliriz...
Ancak oyalanır, beş yıl sonra seni uğurlarız... Hepsi bu Reis!