Sinan KAVRAKOĞLU
  • 01/01/1970 Son günceleme: 22/05/2009 00:11
  • 22.072

Seçimler bitti. Artık insanlar yavaş yavaş icraatları hissetmek istiyor. Başkan Çelikbilek, yapısı gereği çıtayı çok yükseğe koydu. Tabi işin doğası gereği, çıtanın yükseldiği oranda da Beykozlu vatandaşların beklentileri yükseldi. Çelikbilek 10 yıllık Büyükşehir tecrübesini ve öncesindeki 5 yıllık Başkanlık döneminden elde ettiği bilgi, birikim ve vizyonla önümüzdeki 5 yıl Beykoz’a büyük hizmetler sunmak için göreve talip olmuştu. Bu süreçte gerek İBB Başkanı Kadir Topbaş ve üst düzey bürokratları, gerek AK Parti İl Başkanı Aziz Babuşçu ve yönetim kurulu üyeleri ve gerekse AK Parti Beykoz İlçe Teşkilatı Çelikbilek’e büyük destek verdi.

Bazıları “seçimi Çavuşbaşı belirledi” diyor. Ben buna bazı noktalarda katılmıyorum. Mesela birGümüşsuyu, ya da bir Yenimahalle’de seçmenin yüzde 10’u daha AK Parti yerine CHP’ye oy verseydi Çavuşbaşı’na rağmen sonuçlar bambaşka olabilirdi.

Bu açıdan baktığımızda Yücel Başkan’ın omuzlarındaki sorumluluk daha da büyüyor. Zira çok iddialı çıktığı bu yolculuğun bundan sonraki kısmı icraat. Beklentilere cevap veremezse Beykoz’da sağ uzun bir süre seçim kazanamaz ki bu da yabana atılacak bir sorumluluk değil.

*  *  *

Beykoz’un sosyal, kültürel ve modern şehircilik alanlarında ciddi bir dönüşüme ihtiyacı olduğunu hep söyledik, yazdık. Kültürel alanda geçen dönem ciddi bir takım çalışmalara tanık olduk, bazıları da devam ediyor. Bence en önemli çalışmalardan biri olan Tarihi Kışla’nın restorasyonu da neredeyse bitti. Yoroz Kalesi ise yanılmıyorsam proje aşamasında.

Yani, ortada biten, devam eden ve proje aşamasında olan bir çok eser var. Ancak; bu eserlerin inşa edildiği bölgelerin cazibe merkezlerine dönüştürülmesi büyük önem teşkil ediyor. Aksi halde meydana gelen eserlerin hiçbir fonksiyonu olmaz. İşte sorun da tam olarak burada başlıyor.

Yüzde 86’sı kaçak olan, inanılmaz bir çarpık yapılaşmaya teslim olmuş böylesine dünya harikası bir coğrafyanın yeniden imar edilmesi gerekiyor. Bu, belki de on yıl-yirmi yıl sürecek bir dönüşüm ama Beykoz’un modern şehirciliğin nimetlerinden yararlanabilmesi için başka da şansı yok.

Bunun için yapılması gereken ise bence toplu konut…

Uygun bir araziye inşa edilecek 2-3 bin rezerv konutun ardından bölge bölge istimlak yaparak  kenti yeniden inşa etmek imkansız olmasa gerek.     

Tabi bu toplu konut dönüşümü devam ederken, bir taraftan da Beykoz’da oluşturulacak turizm cazibe merkezleri ve eğitim kampuslarıyla ilgili yatırımlar da ihmal edilmemeli. Ve tabii balık hali ve modern bir deniz ürünleri çarşısı ve çarşı içerisinde küçük restoranlar…

*  *  *

Eldeki malzemeyi bildiğimden yıllardır hep söyler dururum; “Ortaçeşme’den Yuşa Tepesi’ne ve oradan da Anadolu Kavağı’na bir teleferik hattı kurulmalı” diye. Şimdi gözlerinizi kapayıp o güzergahı şöyle bir düşünün. Ortaçeşme’den başlıyorsunuz, Yuşa Tepesi, Anadolu Kavağı. Kim bilir belki de ileride Poyrazköy, Anadolu Feneri ve Riva’ya kadar da uzatılabilir. Neden olmasın? Sanıyorum tek engel de güzergah üzerindeki askeri bölge. Ancak Askeriye Beykoz’un gelişiminin önünde bir engel olmamalı. Böyle bir proje Beykoz’un uluslararası tanıtımına ve prestijine çok büyük katkı koyacaktır. Dünya üzerinde 2700 yıllık tarihe sahip kaç kent bulabilir ki insan.

Aynı şey Karlıtepe için de geçerli. Beykoz sahilinde oluşturulacak cazibe merkezlerindenKarlıtepe’de oluşturulacak cazibe merkezlerine sahilden teleferiklerle ulaşmak yerli ve yabancı turist çekmek açısından ciddi girişimler olacaktır. Salt bu iki projeyle fabrikaların kapanması sonucundaBeykoz’un aylık ticaret hacminden kaybolan asgari 25 milyon TL’yi geri kazanamaz mıyız sizce?

Bu teleferik sistemini yıllar önce gittiğim Hong Kong’da görmüştüm. Adanın öbür ucunda bulunanOkyanus Parkı’na gitmek için ormanlık olan bölümünü bir baştan bir başa teleferiklerle geçmiş ve bu eşsiz yolculuğum 45 dakika sürmüştü.

Niteliği ve kalitesi tartışma götürmeyecek çift partili Belediye Meclisimizde bu tür beyin fırtınalarının yaşanmasını bekliyoruz. Zira ortak akıl ve refleksle Beykoz’un aşamayacağımız sorunu olmadığına inanıyorum. 

*  *  *

Beykoz’un önünde tarihi bir fırsat var. Tekel Fabrikası… Beykoz Vakfı da, AK Parti İlçe Başkanı Adem Sefer de bu fırsatın farkında. Girişimler yeterli mi? Bence değil. Bu tarihi fırsatın kaçırılmak üzere olduğunu üzülerek belirtmeliyim.

Üniversitelerin kurulduğu bölgenin ekonomisine çok büyük katkıları olduğu su götürmez. Beykoz’da dar olan sahil bandında üniversite için Tekel Fabrikası tek uygun yer. Onun dışında yapılacak bir girişim ise Beykoz’un köylerinde olur ki bunun da Beykoz’a hiçbir faydası olmaz.

Anadolu’nun en ücra şehirleri hatta ilçeleri dahi fakülte ve yüksekokullarla donatılmışken, Beykoz’a bu vicdansızlığı reva gören statükoya birilerinin dur deme zamanı geldi. Ve o zaman bu zamandır!    

Yazarın Yazıları