“Bu ay sonunda ya da ikinci toplantıya kalırsa Ağustos Ayının ilk haftasında 115 yıllık şanlı mazisi olan Beykoz Spor Kulübünde Olağanüstü Kongre gerçekleşecek…
”
Kongreye iki adayla gidiliyor, biri mevcut başkan Zeki Aksu, diğeri ise yılların ardından ilk kez karşısında rakip olacak bir aday Atilla Sipahioğlu… Hayatında çok önemli bir yeri olan Beykoz Spor Kulübü için artık değişimin vakti geldi… Belki de bu son şans, köprüden önce son çıkış…
Kafalarda soru işaretleri olanlara diyeceğim o ki, bundan daha da kötü bir tablo olur mu? Lütfen ciddi ve tarafsız gözle buna bir cevap verin…
Başkan Aksu’lu başarısız yıllar ortada… Son olarak sokak takımları ile oynadığımız İstanbul Süper Amatör Ligde tam anlamı ile hüsran ve burada yazamayacağım ki sizler tahmin edin cümleler ile aktarılacak bir durum… Hele bir de bunun paralı bir sezonda yaşanması… Peki, malum şahsın gözünde suçlu kim o, bu, şu kendisi mi sütten çıkmış ak kaşık.
Kimse destek vermiyor, yahu iddia o ki gerçekse 3 trilyonluk bir harcama konuşulmakta… Taraftar o kadar başarısız tabloya karşın bir kere şiddete başvurmuş, futbolculara yönelmiş mi? Her maç sonrası tribüne çağırmış anlatmış da sahadakilerin bir kulağından girip öbür kulağından çıkmış.
Bazı futbolcular istisna, tarihinin en umursamaz, koşmayan adeta yürüyen (ha birde geçen sezon çok koşulmuş küme düşülmüş bu sezon tempo olmadan hedefe gideceğiz diyen biri vardı ya neyse) futbolcularından kurulan bir takım, sadece para için gelinen bir takım…
Hadi şimdiye kadar aday çıkmıyordu, her şey doğru diyelim, hiç hata yok diyelim öyleyse ne bu yeniden aday olma hali, isteği Başkanlık ve Yönetim Kurulları için? Neden ısrar edilir, neden bu durum ortada iken hala daha yönetime girmek için hevesli olan Beykozlular var… Yani bu kez kazın ayağı öyle değil, başarısızlıklar hepinize yazar, yıllarca birilerinin ardına saklanıp nasıl olsa tek kişi hedefte deyip onu günah keçisi yapmak (Eğriye eğri doğruya doğru) göstermek…
Beykoz camiası yıllardır, ‘yeter artık kurtarın şu kulübü’ derken, o konuşanlardan bazılar sırra kadem bastı? Meydanlarda, Onçeşme önünde, kahvelerde konuşulmaz olmuş, her gün sosyal medyada paylaşım yapanlar ortadan kaybolmuş, bunları da unutmayacak bu camia… Demek ki siz laf olsun torba dolsun diye atıp tutuyormuşsunuz sosyal medyada… Beykoz falan umurunuzda değilmiş…
Ama fakat lakin ancak ile başlayan cümleler kurmayın, iki adayı da tercih etmiyorsanız üçüncüsünü siz bulun önerin o zaman… Malum şahsın yanında 10-15 kişilik kemikleşmiş bir grup var, bazıları bizim gibi 40 yıldır maçlara giden insanlar da değil, ne olacak amatör ligde bir takım olarak görebilir…
Birileri 70, 80 ve 90’lı yıllar olsa kimsenin dikkate almayacağı insanlar olurdu, kulüpten içeri o ahşap tavanlı rutubetli binada tahtakurularının eşliğinde anca kulüp müzesini gezebilenlerden olurdunuz ya…
Şimdi etiket, kartvizit kullanan insanlar türedi… Efendim ben… Bendeniz ile başlayan havalı cümleler kuranlar hasbelkader geldikleri, bulundukları konumu, adresi işaret edenler bu vebalde sizlerin de payı yok sanmayın, ileride gelebileceğiniz, hedeflediğiniz mevki ve yerler öncesi kara kaplı defter açılır…
Son cümlem şu ki net olun net… Hey size söylüyorum, her gün Beykoz muhabbeti yapanlar, atıp tutanlar, gitsin artık, bıraksın diyenler neredesiniz? Tatilden mi dönmediniz daha? Ya şimdi duruşunuzu gösterin ya da kendisi bırakmayana dek ağızınızı açmayın bu kulüp için…
YORUMLAR