Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Muharrem ERGÜL
Muharrem ERGÜL

Ay yıldızlı bayrak altındaki şehirlere

Son yıllarda bir seyahat modası başladı.

Haydi, Prag’a gidelim. Prag şöyle güzel, böyle güzel. Parası olan da gidiyor olmayan da gidiyor. Borç harç, kredi kartı, hatta bankadan krediler çekilerek hiçbir anlamı olmayan geziler artarak devam ediyor.

Bizim mahalleyi de bu moda oldukça fazla etkiledi. Onlar da buz üzerinde yazı yazmak misali bu seyahatleri yapıyorlar ve sonuç sınıfa sıfır. Harcadıkları parayla kala kalıyorlar.

Yeni evlenenlerse ayrı bir âlem. Cennet vatanın cennet köşeleri keşfedilmeyi beklerken, haydi Maldivlere, haydi Tibet’e, haydi Tayland’a balayına. Ne varsa oralarda?

Şirketlerde bayilerini motivasyon sağlama bahanesiyle, Moskova’ya, Petersburg’a, Rio’ya, Küba’ya, Hong Kong’a götürüyorlar. Sözüm ona ödül. Hay ödülünüz batsın sizin. Milli servetinizi farkında olmadan dışarı taşıyorsunuz a sersemler.

Bu rüzgârlarla toplum savruldukça savruluyor. Lafa gelince vatan, millet, Sakarya. İcraata gelince yanlış üstüne yanlış. Hay dilinizi eşek arısı soksun sizin. Seyahat edecekseniz edin. Gezecekseniz gezin. Görecekseniz görün. Ama kendi değerlerinize yabancı kalmayın. Balkanları görün, Kafkasya’yı görün, Kuzey Afrika’yı görün, Ortadoğu’yu görün, ata topraklarımız olan Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan’ı görün.

Ancak; tüm bunları görmeden önce Anadolu’yu karış karış gezin.

Anadolu’nun taşını, toprağını, çiçeğini, böceğini, ağacını, inceleyin. Gidin şirket motivasyonlarınızı Anadolu’da bir kasabada yapın oraları şenlendirin. Gidin balayınızı muhteşem güzellikleri olan köylerimizde yapın. Oralarla el ele verin. Enerjiniz Anadolu’yu yeniden ayağa kaldırsın.

İlle de Avrupa, ille de Amerika, ille de Rusya, ille de Çin sevdası bize ne kazandıracak?

Dünya kültür mirasının neredeyse yarısı Anadolu’da sen ise tutturmuşsun bir Prag. Elimde bir seyahatname var.

“Heinrich Barth Seyahatnamesi, Trabzon’dan Üsküdar’a Yolculuk 1858.”

Heinrich Barth, Alman Şarkiyatçısı, 1858’li yıllarda Anadolu’yu köy köy dolaştı. Anadolu’nun etnik, siyasi ve ekonomik haritasını çıkardı. Nerede ne varsa kayıt altına aldı. Bugün, bizler ne yazık ki bunun farkında bile değiliz. Doğduğumuz köyün adını taşa toprağa yazarız ama köyümüzün ne özelliği var bilmeyiz. Batılılar yüzeli yıl önce bizi keşfederlerken biz hala bundan habersiziz. Aman da aman Prag ne güzel, Paris muhteşem, roma ne kadar antik bir şehir sakızını çiğneyip dururuz.

Biz hala, Sultan Alp Arslan’ın Malazgirt’te Bizans’ı ezip Anadolu’nun kapılarını bize açtığı gece gökte beliren ince hilal ile onun yanındaki yıldızın kovuşmasını ilahi bir mesajla “ay yıldız” haline geldiğinin farkında değiliz. O ay yıldızın nasıl bir medeniyet kurduğunu hala kavramış değiliz.

O ay yıldız İslam coğrafyasının sembolü haline gelerek Batılılar tarafından imrenilen bir medeniyetin adı oluyordu. Avrupa kültür tarihçilerinin deyimiyle “ay yıldızlı bayrak altındaki şehirler” yeni bir medeniyete beşiklik ediyordu.  Batılılar bizim ay yıldızlı bayrak altındaki şehirlerimizi incelerken biz turizm diye dünyanın öbür ucundan medet umuyoruz.

Nerededir bu ay yıldızlı bayrak altındaki şehirler.  Konya, Kayseri, Sivas ve Bursa ile başlayan Anadolu’nun tamamı.

Merak ediyorum. Bırakın Anadolu’nun tamamını. Anadolu’daki bir şehri köy köy gezen Prag meraklısı kaç kişi vardır?

Zaman zaman gezenler de, şehir merkezinde bir tur atarlar, sonra burada ne yenir diye sorarlar. Akşam otel. Sonra apar topar başka şehre giderler. Dönüşte ne yaptınız diye sorsanız, alacağınız cevap “çok iyi kebap yedik” olacaktır.

Zaman içinde “ay yıldızlı bayrak altındaki şehirler, arttıkça artar

Bulgaristan’da; Filibe, Sofya.

Makedonya’da; Üsküp, Manastır, Ohri, Gostivar, Tetova, Pirlepe.

Yunanistan’da; Selanik, İskeçe, Gümülcine, Yanya, Larissa, Tripolis.

Sırbistan’da; Belgrat

Arnavutluk’ta; Tiran, Elbasan.

Bosna’da; Novipazar, Mostar, Travnik, Banjaluka, Saraybosna.

Saydığım bütün bu şehirler birer küçük kale-köy iken medeniyetimiz bunları yüzyıl içinde parlayan şehirler haline getirmiştir ve bu şehirler hala parlamaktadırlar. “Ay yıldızlı bayrak altındaki bu şehirlerimiz” hala bizleri beklemektedirler.

Sonra Kuzey Afrika’da bizim şehirlerimizden ne kadar haberimiz var?

Kazablanka, Merakeş, Tanca, Kahire, Kartaca hepsi bugün bize uzak bir dünyada sanki.

Sonra Yemen, Medine, Mekke, Şam, Ürdün daha elbette Kudüs.

Musul, Kerkük, Süleymaniye, Kerbela sonra Batum, Tiflis, Ahıska, Dağistan sonra, Buhara, Semerkant, Taşkent, Balasagun, Urumçi. O Buhara ki, açık hava müzesi bir şehirdir. Prag’ı gezenler Buhara’yı görselerdi “işte medeniyetin zirvesi buradadır” derlerdi.

Ay yıldızlı bayrak altındaki şehirlerimiz” hayran olduğumuz batı şehirlerinden çok daha kimlikli ve medeni şehirlerdir.

Her konuda kendi kültürel değerlerimizi referans alanlar keşke bu çelişkiden kendilerini kurtarıp “ay yıldızlı bayrak altında yükselen şehirlerimizi” yeniden keşfedebilseler…

 

 

Muharrem ERGÜL
Muharrem ERGÜL HAKKINDA

Aslen Kuzey Kafkas göçmeni. Aile Trabzon ve Ordu kökenli. Beykoz doğumlu. İlk, orta ve lise öğrenimini Beykoz’da yaptı. Yüksek öğrenimini Marmara Üniversitesinde tamamladı. Beykoz Paşabahçe Ortaokulu’nda Türkçe Öğretmenliği yaptı. (1980-1982) Ardından aynı okulda Müdür Yardımcılığı yaptı. (1983) Daha sonra müdürlük sınavlarını kazanarak; Beykoz Anadoluhisarı Ortaokulu Müdürü oldu. (1984) 1987 yılında kamu görevinden ayrılarak özel sektöre geçti. Birleşik Yayın Dağıtım Şirketi Genel Müdürü oldu. İki yıl bu görevi sürdürdü. Aynı görevine paralel olarak, Türkiye’nin ilk ve saygın kitap dergilerinden biri olan “KİTAP DERGİSİ’NİN” editörlüğünü yaptı. 1989 yılında dönemin Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol’un davetiyle yeniden Kamu görevine döndü. Milli Eğitim Bakanlığı Müşavirliği yaptı. (1989-1991) Bakan değişiminden sonra Milli Eğitim Bakanlığı Devlet Kitapları Genel Müdür Yardımcılığına atandı. (1990-1993) 1993 yılında Beykoz Milli Eğitim Müdürü oldu. 1994 yerel seçimlerinden sonra İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Özel Kalem Müdürü oldu. (1999) Ardından 2004 yılındaki yerel seçimlerde Ak Parti’den Beykoz Belediye Başkanlığı’na aday oldu. Yüksek oranda bir oy alarak “AK PARTİ’NİN” ilk Beykoz Belediye Başkanı seçildi. 2009 yerel seçimlerinde aday olamadı. 2010 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı Müşavirliğine atandı. 2012 yılından itibaren İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlık Danışmanlığı görevini sürdürmüştür. Eğitimcilik ve yöneticilik dışında Uzun yıllar Kanlıca, Beykoz ve Anadoluhisarı kulüplerinde amatör ve profesyonel olarak futbol oynadı. Yine Beykoz’da birçok sivil toplum kuruluşunda kurucu olarak görev aldı. Yayınlanmış dört kitabı ve yüzlerce makalesi bulunmaktadır. Türkiye’de birçok belediyede yöneticilik dersleri verdi. Yurtiçi ve yurtdışında birçok seminer konferans ve panele katıldı. Halen Beykoz Üniversitesi Mütevelli Heyet Üyeliği yapmaktadır. Evli ve üç çocuğu bulunan Muharrem Ergül orta derecede İngilizce bilmektedir. Yaşadığı yer olan Beykoz’dan ve sokağından hiç ayrılmamış olup, Beykoz ve Beykozluluğu İstanbul ve İstanbulluluğuyla özdeşleştirmiş bir Beykoz çocuğudur.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER