Şeref KAÇMAZ
  • 02/07/2021 Son günceleme: 02/07/2021 19:43
  • 4.945

DİJİTAL KÖLELİK Mİ? DİJİTAL SAVAŞLAR MI?

İçinde bulunduğumuz dönem, hiç şüphesiz karanlık bir dönem olarak tarihe geçecektir. Dünya, dijital çağ dedikleri bir zamana hızla sürükleniyor. Laboratuvar ortamında mı üretildi? Yoksa hayvanlardan mı bulaştı tartışmaları arasında Covit-19 adını verdikleri bir virüs sayesinde milyarlarca insan evlerine kapanmak zorunda kaldı ya da evlerine hapsedildi. Bireysel ve toplu araç kullanımı ve dolayısıyla fosil yakıt tüketimi azaldı, sanayi üretimi azaldı, uluslararası seyahat ve ticaret neredeyse durdu, insanların birbirlerine karşı bakış açısı değişti, ana evlada, evlat babaya yaklaşamaz oldu, Mekke’den Kudüs’e, Vatikan’dan Tibet’e cemaat halindeki ibadetler korku ve endişe içinde yapıldı. Büyük ulus devletler çaresizce süreci izlemekten, bilim adamlarının müjdeli haberlerini beklemekten başka bir şey yapamaz hale geldi, liderlere güven azaldı. Buna karşılık, sosyal medya platformlarına ilgi arttı, online sosyalleşme, toplantılar, akraba buluşmaları internet ortamına taşında, online ticaret ve alış- veriş işlemleri kat kat arttı, nakit para yerine kredi kartı kullanımı bütün dönemlerin zirvesine ulaştı…

‘’Salgın sonrası yeni normal zamanda hiçbir şey eskisi gibi olmayacak’’ noktasında herkes aşağı yukarı aynı düşünüyor. Yenidünya düzeni ile ilgili olarak birçok öngörü, kehanet ya da tahminler ortaya atıldı, atılmaya da devam ediyor.

Bazıları; Dünyayı yöneten küresel hâkim güçler önümüzdeki dönemde 5G teknolojisini kullanarak, insan beyninin nörolojik noktalarına radyo dalgaları göndererek insanlara hükmedecek.

Deri altına yerleştirilecek pirinç tanesi ya da daha küçük boyutta bir dijital çip ile insanlara talimatlar verilecek ve robot insan dönemine gireceğiz…

Hızına yetişemediğimiz teknolojik gelişmelerle pirinç tanesi artık çok büyük boyutlarda kaldı, 0,1 mm büyüklüğünde çip geliştirildiği ve bu çip sayesinde insanların sağlık durumlarının takip edileceği haberlerini duyuyoruz…

Uygulanan aşıların tamamında alüminyum bazlı nano teknoloji kullanılıyor, asıl tehlike 5G değil sonrasında geliştirilecek 6G teknolojisi ile nano parçacıklara uzaktan talimatlar verilecek.   

Bilinen bütün fiziksel para birimleri ortadan kaldırılacak, halen mevcut olan 140 civarındaki kripto paraların tamamı ortadan kaldırılacak ve yeni bir dijital para kullanılmaya başlanacak.

Büyük küçük bütün ulus devletleri ve güçlü liderleri ortadan kaldırılacak, küresel çapta yönetim gücüne sahip yeni bir Dünya konseyi kurulacak ve dünya vatandaşlığı uygulamasına geçilecek.

Dünyanın en zengin insanı olan Bill Gates Microsoft firmasındaki bütün görevlerinden istifa ederek küresel bazda faaliyet gösteren yardım vakfı kuruyor, ABD den sonra dünya sağlık örgütünü finanse eden ve en çok kaynak sağlayanlardan biri olarak, 2015 yılında yaptığı bir toplantı da Dünyayı bekleyen asıl tehlikenin savaş değil salgın hastalıklar olduğunu ve bunu önlemek için doğumdan itibaren bebeklikte insanlara dijital çip takılmasını planladıklarını ve bu çip üzerinden sağlık kontrollerini ve tedavileri yapacaklarını, bu projeyi de dünya sağlık örgütü ile yürüttüklerini açıklıyor, 2019 yılında küresel salgının dünya gündeminde olduğunu ve bunun için çalışmalara başladıklarını söylüyor. 2020 şubat sonunda bir toplantıda covit-19 aşı çalışmalarının sona yaklaştığını aşının, sertifikalı dijital çip ile insanlara uygulanacağını açıklıyor…

Ülkemizde dahil olmak üzere dünyanın birçok yerinde milyonlarca dönüm ekilebilir tarım alanlarını satın aldığı ortaya çıkıyor…

Bunlardan hareket ederek; Kısa vadede dünyayı bekleyen kuraklık, kıtlık döneminde bu alanlarda üretilen gıdanın elit bir kesime sunulacağı, aşılama ile, bağışıklık kazanmak için değil insan vücudundan veri toplamaya ve fişlemeye hizmet edeceği, insanların sağlık durumlarına ve dirençlerine göre sınıflara ayrılacağı, ortalama altında kalanların ölüme terk edileceği, sözde kıt kaynakların arındırılmış insanlara sunulacağı, vs. gibi tamamen insanlık dışı, evrensel insan haklarına ve Allah (cc) inancına muhalif, kendini haşa tanrı yerine koyan bir yapının insanları yöneteceği senaryoları gündemde fazlasıyla dolaşıyor.

Bir başka analist grubun yaptığı tespitte; dünyaca ünlü markaların ceo larının istifa ettirilerek belli bir merkezde toplandığını, sayılarının 12 ye ulaştığını ve dünyanın en zeki yöneticileri olan bu kişilerin kurulacak Dünya konseyi adına devletleri yöneteceği iddia ediliyor, ayrıca 1 m2 dahi toprağı olmayan sanal bir devletin kurulacağını, sanal ortamda kurulan bu devletin kendisine internet üzerinden vatandaş olanlara her ay 1000 usd vatandaşlık yardımı yapacağını, böylece vatandaş sayısını arttıracağını bu devleti kuracak hakim güçler için paranın sorun olmadığını, dünya rezerv parası olan usd nin bir zamanlar altına endeksli basıldığı halde uzun yıllardır aynı seri nosundan çok sayıda basılarak piyasaya sürüldüğünü, kendi vatandaşları için istedikleri kadar para basabileceklerini iddia ediyor. Kendi vatandaşlarının sayısı belli bir seviyeye ulaştığında 1000 usd yardımı alma şartı olarak vatandaşlık kimlik belgesi alınması zorunluluğu getirileceğini, ancak bu kimliğin, bildiğimiz kimlikten faklı olarak deri altına yerleştirilen dijital kimlik olacağını, bu kimliklerin son yıllarda ülkelerde kurulan zincir hastanelerde uygulanacağını, bu dijital çip üzerinden ücretsiz sağlık hizmeti verileceğini ve yüzlerce milyon vatandaşa ulaşınca bu devletin dünya devleti olacağını, dünya konseyi ilan edileceğini ve ulus devletlerin tamamen ortadan kaldırılacağını iddia ediyorlar… Nasıl ama? Komplo teorileri peş peşe.

Ayrıca bu yeni yapılaşmanın hedeflerinden birinin de, inançları ortadan kaldırmak, haşa kendi ilahlıklarını ilan etmek ve insanları kendilerine iman ettirmek bile olacağı iddia ediliyor.

Bütün bunların yanında ABD’nin sismik araştırmalar ve savaş gemisi HAARP gemisinin bulunduğu bölgelerde yer altından gelecek uğultular, depremler ve gökyüzünde oluşabilecek tuhaf görüntülere karşı dikkatli olunması gerektiği, bu HAARP gemisinde kullanılan 5G teknolojisi ve diğer sismik teknoloji ile yayılacak frekansların salgın oluşturabilecek virüsleri kontrol edebildiğini de iddia ediliyor…

Buna benzer onlarca teori şu anda sosyal medyada mevcut ve bazıları çok gerçekçi, altı doldurulan olaylar zinciri ile destekleniyor.

Her biri bilim kurgu filmi senaryosunu hatırlatan bu teoriler ilk bakışta komplo teorisi gibi görünebilir.

Yapılacak en doğru iş bunların gerçek olup olmadığını araştırmak. Bu araştırmaları yapacak imkân ve kabiliyete sahip teknik kadronun bir araya getirilmesi.

Bu yapılmaz ise, maalesef insanlık, küresel hakim güçlerin kurgulayıp insanlığın inanmasını istedikleri her şeye inanmaya devam edecek…

Sömürgeci kapitalistler, ırkçı emperyalistler ve Siyonist zalimlerin bu gidişe dur demesi beklenemez. Elbette bu gidişe dur diyecek olanlar, İki bin yıldır bu güçlerle mücadele eden, Hakkı ve hakikati haykıran aziz Milletimizden ve Devletimizden başkası olamaz.

Devletimiz tarafından, bütün bu konular hakkında inceleme, araştırma, soruşturma, karşı istihbarat, önleyici tedbirler, algı yönetimi ve farkındalık oluşturmak, mevcut tehlikeyi ve alınacak önlemleri, çözüm yolları ile birlikte bütün insanlığa sunmak ve Milletimizi her türlü tehditlere karşı korumak için,  Kadrosunda uzay mühendislerinin, biyomühendislerin, genetik mühendislerinin, makine, elektrik-elektronik mühendislerinin, astrologların, müneccimlerin, fizik mühendislerinin ve askeri ve sivil istihbarat uzmanlarının da olduğu çok geniş akademik kadroya sahip bir ekibin kurulması gerekmektedir. 

Bizi nelerin beklediğini bilmiyoruz, hazır mıyız?

Adaletin Güçlü, Güçlünün de Adil Olduğu Bir Dünya’nın kurulması duası ile Allah’a emanet olunuz.

     

    

Yazarın Yazıları