Doç. Dr. Mehmet YORULMAZLAR
  • 08/08/2016 Son günceleme: 08/08/2016 14:50
  • 13.751

2016-2017 sezonu birçok branş için yaz dönemi sonu itibari ile başlamak üzeredir.

Bu sebeple sezon başı yapılan transferler, antrenmanlar sonucunda beklentiler oluşmaktadır. Tüm bu beklentilerle beraber sezon içerisinde gerçekleşecek başarılar bu sıkıntılı dönemi unutturacak ve yapılanlara lezzet katacaktır. 

Bu lezzeti yakalayabilmek için derler ya, “sevgini ve bilgini katacaksın”. Tüm bunları katıp eşsiz bir iş çıkardığımızı düşünsek bile işte o müsabaka zamanı geldiği anda oluşan farklı durumlar hazırlıklı olmayan antrenörlerimizi içinden çıkılamaz durumlara sokmaktadır. Herşeyi hazır hale getirsek de müsabaka dönemine her açıdan hazırlanmak hepsinden daha önemli gözükmektedir, yoksa o lezzetli yemek yenmez hale gelir.

Müsabaka belirli kurallarla birden fazla ferdin yine birden fazla ferde karşı yaptığı zaman, ağırlık, mesafe, teknik, beceri gibi ölçülerle sonucun belirlendiği sportif faaliyetlerdir. Müsabaka öncesi antrenör de, oyuncuya ve takıma oyun veya yarışma esnasında yol gösteren kişidir. Antrenmanlardaki verim ve dolayısı ile müsabaka sonuçlarından sorumlu kişilerdir. Bu sebeple antrenörler müsabaka öncesinde;

Müsabakanın özelliği hakkında gerekli hazırlıkları yapmalı ve takımını bu konuda hazırlamalıdır.

Oyuncular son performans durumlarına göre belirlenmeli ve rakibin durumu gözden geçirilerek seçilmelidir.

Takımın bu oynanacak müsabakaya hazırlık şartları o hafta itibariyle belirlenen programa göre yürütülmelidir.

Rakip takımın analizleri yapılarak takımla paylaşılmalı ve rakip takıma karşı oluşturulacak Taktiksel hazırlıklar son halini almalıdır. Antrenör tüm bu şartların dışında Müsabakanın yapılacağı çevresel şartları da gözden geçirerek takımını bu şartlara göre hazır hale getirmelidir.

Müsabaka başlangıç aşamasında özellikle takım sporlarında, oyuna başlama kadrosunun yukarıda da söylediğimiz gibi oluşturulması, yedek oyuncuların görevlendirilmesi, özel durum görevlendirmeleri (penaltı, faul ve benzeri kullanacak oyuncuların alternatifleri ile beraber belirlenmesi) maç öncesi süreçlerde belirlenmelidir. Antrenör gerektiğinde cesaretle oyunda risk alabilme cesaretine de sahip olmalıdır.

Müsabaka esnasında antrenör oyuncularının müsabaka performansı, Rakip oyuncuların müsabaka performansı ve skor gelişimine göre ani stratejiler geliştirebilmelidir.

Ayrıca üst düzey verim için özellikle takım ruhunun geliştirilmesi gereklidir. Bu konudaki bazı öneriler şu şekildedir. Amacın belirlenmesi, Oyunculardan istenilenin belirlenmesi, Zihinsel hazırlık, Geleceğin önemi, Takımı motive etmek, Çevreden gelen iletilerle mutlu olmasını bilmek, Yaratıcılığını cesaretlendirme, Toplantılar ve Genel deneyimlerdir.

Bunların geliştirmesi için alınacak bazı önemli önlemleri ise şu şekilde sıralayabiliriz:
Sorumluluğun bölüştürülmesi, Bazen arkadaşça antrenörlük yönetimi, Takım ruhunu oluşturmak, Kendine güveni yaratmak, İstenileni belirlemek, Zihinsel çalışma, Antrenör-oyuncu iş birliği ve Sosyal etkinliklerdir.

Görüldüğü gibi sadece bir takımın antrenörü olmak ve doğru antrenman yaptırmak her şeyi halletmiyor. Tüm bunların yanında iyi bir gözlem, iletişim, yönlendirme, anında karar verebilme, strateji geliştirebilme, hedefe adapte olma ve takımı inandırma gibi birçok özelliği taşımak ve bunları hayata geçirebilmek müsabaka sonrasındaki Başarının kaçınılmaz anahtarıdır. Burada hedef bir şaşar, iki şaşar ama asıl amaç her zaman sonunda gerçekleşir. Tüm antrenörlerimize yeni sezonda başarılar dilerim.

Yazarın Yazıları