Şeref KAÇMAZ
  • 18/03/2022 Son günceleme: 18/03/2022 12:06
  • 3.673

ÇANAKKALE ŞEHİDLERİMİZİN NEZDİNDE BÜTÜN ŞEHİTLERİMİZİ RAHMETLE ANI-YORUM.

Bugün büyük ve tarihi Çanakkale Zaferimizin 107. Yılını kutluyoruz. Çanakkale Zaferi, 85 milyon vatan evladının, 1,5 milyar İslam aleminin ve insanlığın çok iyi anlaması ve ders alması gereken büyük bir zaferdir, tarihimizin altın bir sayfasıdır, Aziz Milletimizin bütün dünyaya karşı yazdığı eşsiz bir destandır. Çanakkale Zaferinden çıkaracağımız en büyük ders, biz bu zaferi bütün dünya ordularına karşı, toplarımız daha fazla, gemilerimiz daha güçlü, uçaklarımız daha çok, askeri güç bakımından daha üstün olduğumuz için değil, İmanımız ve inancımız daha üstün olduğu için kazandık. Bu nedenle alınacak ilk ders, merhum liderimiz Erbakan hocamızın ifadesiyle ‘’bir ülkenin asıl gücü, ne topudur! ne tankıdır! bir milletin asıl gücü milli ve manevi değerlere sahip inanmış İmanlı evlatlarıdır.’’ Dolayısıyla, kim olursa olsun bir insan vatanını milletini seviyorsa, milli ve manevi değerlerine sahip vatan evlatları yetiştirmek zorundadır. Bundan başka, Zaferin Allah (CC) dan olduğunu gördük, Çanakkale zaferi sayısız mucizelerle doludur ve ders alınacak çok fazla olay vardır. Seyit çavuş 250 kg lık mermiyi kucaklayarak topun namlusuna sürmüş besmeleyle ateşlemiş ve düşman gemisini batırmıştır, her ikisi de Allah (c.c.) bir mucizesidir.  Alacağımız diğer önemli bir ders, Çanakkale zaferini kazandık ancak karşımızda Müslüman askerler de vardı. Irkçı emperyalizmin kölesi olmuş şuursuz insanlar kandırılmış ve Hakka hizmet ediyorum inancıyla Hakka karşı savaştırılmıştır. O halde alacağımız bir ders de Hakk ile batılı ayırabilmektir. Aynen günümüzde olduğu gibi Hakka hizmet ediyorum diye batıla hizmet edersiniz farkına vardığınızda da iş işten geçmiş olur, bunun için Milli Görüş ilkelerine dört elle sarılmak, aslımıza, özümüze dönmek zorundayız.

107 yıl önce Çanakkale’yi geçemeyenler, o gün yapamadıklarını yapmak için her türlü hile ve entrikalarla acımasızca her alanda ve her cephede günümüzde de mücadele ediyorlar. Son örneğini 15 Temmuz Destanında hep birlikte yaşadık. Ülkemizi ve Milletimizi bekleyen tehlikelerden korumak için yapmamız gereken en önemli görev, içerde birlik ve beraberliğimizi tesis etmemizdir. Bu birlik ve beraberlikten kasıt, iktidarı ile muhalefeti ile bir ve beraber olabilmektir. Dış güçlerin destekleri ile, terör ilişkili yapılarla iş birliği ile, emperyalist ve Siyonist odakları sevindirecek birlikteliklerin ne Millete ne de Devlete hiçbir faydası olmayacaktır. Devletimiz, Dünya genelinde ve özellikle bölgemizde büyük bir mücadele vermektedir. Bütün liderlerin bunu görebildiğini ümit ediyorum. Bu mücadeleyi sekteye uğratacak eylem ve söylemlerden uzak durmak öncelikle muhalefet liderlerinin görevidir.

Aziz Milletimiz, yeni destanlar yazmaya, yeni zaferler kazanmaya her zaman hazır olduğunu, bunun için her türlü bedeli ödeyeceğini, tarihin her döneminde defalarca ispat etmiş bir millettir. Bunu anlamayan gafiller günümüzde olduğu gibi elbette yarın da var olacaktır. Su uyur, düşman uyumaz…

Adaletin güçlü, güçlünün de adil olduğu bir Dünya’nın en kısa zamanda kurulması duası ile Çanakkale Zaferimizin 107. Yılını tekrar tebrik ediyorum.     

Yazarın Yazıları