Kader GÜR
  • 12/02/2018 Son günceleme: 12/02/2018 13:09
  • 13.465

Ülke olarak kilitlendiğimiz nokta Afrin Operasyonu. Bu operasyon devam ederken, haliyle bazı şeyleri görmemezlikten geliyoruz.

Çünkü Afrin Operasyonun nedenleri ülkemizin bekasına yönelik olduğu için hepimizi yakından ilgilendiriyor. Şehitlerimiz oluyor. Buna üzülmemek mümkün mü? Dağ gibi evlatlarımız, yetişmiş askerlerimiz, komutanlarımız ülkemizin bekası için kendilerini feda ediyorlar. Yüce Allah hepsinin mekanını cennet etsin. Ailelerine sabırlar versin.

Biz bu gündemle meşgul olup Afrin'e kilitlenmişken, günlük yaşamla beraber iç siyasette alabildiğine şekillenmeyi sürdürüyor. CHP tartışmalı il kongresinden sonra büyük kongresini de yaptı. Diğer yandan AK Parti İstanbul İl Başkanı beklenildiği gibi değiştirildi.

Selim Temurci koltuğunu Bayram Şenocak'a devretti. Bu AK Parti camiası olarak beklediğimiz bir değişimdi! Bu değişimi yaklaşık 3 ay önce yazdığımızda bize ağır eleştiriler yöneltildi. AK Parti içindeki gruplar hemen harekete geçti. Aslında bu küçük gruplar, gerçekleri konuşanlara böyle saldırarak, AK Parti içindeki parçalanmışlığı da gözler önüne seriyorlar. Bizim yaptığımız Selim Temurci'ye karşı bir tavır değildi, sadece bir haber niteliği taşıyordu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bayram Şenocak'ı AK Parti İstanbul İl Başkanı yaparak, teşkilatlarına da kuvvetli bir mesaj verdi.

Bu mesajı AK Parti teşkilatları iyi okuyabildi mi acaba? Hiç zannetmiyorum! Çünkü bu teşkilatları yönetenler bu zamana kadar yazılan, çizilen ve söylenen hiç bir şeyden kendine pay çıkarmadı. Hep bir algı operasyonu ile samimi AK Partililerin hassasiyetlerini kullanarak günü geçiştirdiler.

Selim Temurci'ye AK Parti içinde operasyon yapıldı mı? Evet yapıldı! Peki operasyonu yapan grup amacına ulaştı mı? Hayır!. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın öngörüsüyle amaçlarına ulaşamadılar. Temurci İl Başkanlığı'nı bırakmak zorunda kaldı, ama Temurci'ye operasyon yapan grubun beklentileri de gerçekleşmedi.

AK Parti İstanbul İl Başkanlığı'na Bayram Şenocak'ın getirilmiş olması Tayyip Erdoğan'ın bundan sonra izleyeceği teşkilat politikasını da ortaya koymuştur. Gerek vizyon, gerek prezantasyon, gerek aidiyet, gerekse sorunsuz bir teşkilat beklentisi ve amacını resmeden Recep Tayyip Erdoğan tüm dengeleri alt üst ederek, bütün art niyetli hesapları boşa çıkardı.

Erdoğan yine güçlü bir mesaj verdi. Bize düşen her zaman olduğu gibi bu mesajı iyi okumak oldu.

"AK Parti'de gruplaşmalara geçit yok" dedi Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan. Herkes ona göre ayağını denk alsın. Recep Tayyip Erdoğan, "birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için" başlığını ortaya koymuştur. Bu başlığın altını; siz izleyeceğiniz politikadaki samimiyetinizle dolduracaksınız...

Ortaya konulan bu realiteyi Beykoz'a uyarladığımızda karşımıza ne çıkıyor, birde ona bakalım.

Bu gruplaşmalar bitecek, AK Parti herkesin olacak umuduyla, Beykoz'da İlçe Başkanı yaptığımız Mustafa Gürkan; Tayyip Erdoğan'ın, Bayram Şenocak üzerinden vermiş olduğu güçlü mesaj karşısında büyük bir hayal kırıklığıdır. Çünkü geçmiş ortadadır. Kendi beyin takımıyla Beykoz'un geleceği üzerinde bir takım ekonomik değerlendirmeler yaparak AK Parti'yi dar bir alana sıkıştıran Mustafa Gürkan, 3 yıldır sürdürdüğü ilçe başkanlığı döneminde, Tayyip Erdoğan'ın hedeflerine uygun bir vizyon ortaya koyamamıştır.

Daha somut verilerle gidecek olursak, Başkan Çelikbilek'in geçirmiş olduğu küçük bir rahatsızlık sonrası yaşananlar ve AK Parti'de başlayan değişim süreciyle birlikte kendisiyle ilgili ortaya atılan iddialar gruplaşmanın yada gruplaşmalara yol açacak politikaların bir sonucudur.

Bu durum rahatsız edici olsa da, Beykoz Belediyesi'nde yaşanan istifalar ve sonrasındaki tartışmalara müdahale etmeyenler, gruplaşma anlayışına bilerek ve isteyerek razı olduğunu farklı bir dille de olsa ifade etmiş sayılmaktadır. Siyaseten bunun bir avantaj olduğunu zannedenler, AK Parti'de hiç bir dönemde olmadığı kadar ön plana çıkan bölünmüşlüğü ve gruplaşmayı daha bir tetiklemiştir.

Dava dosyalarında da görüldüğü üzere kendisiyle birlikte beş kişiden ibaret olan bir grupla AK Parti'yi yönettiğini zanneden Mustafa Gürkan, Yücel Çelikbilek'in gölgesinde siyaset yapabilir kendi tercihidir. Yücel Çelikilek'te, Mustafa Gürkan ile yan yana durarak, ilçe yönetimi ile uyumlu çalıştığını göstermek adına bir siyaset izliyor olabilir... Ama bu sadece bir fotoğraftır ve o fotoğraf karesinin geçmişe oranla çok zayıf olduğu AK Parti'ye gönül veren herkes tarafından rahatlıkla ifade edebilmektedir.

Tokatköy'de yapılan target="_blank">halk meclisi toplantısı tekrar tekrar izlenmeli ve Beykoz'un durumu ona göre değerlendirilmelidir.  

Çelikbilek tabii ki Beykoz'da belirleyici bir etkendir. Onun için tekrar söylüyorum: "Bu kadronun Beykoz'da devamını istemek buna katkı sağlamak AK Parti politikaları ile bağdaşmıyorsa bu durumu göz ardı etmemek gerekir. Yücel Çelikbilek, şu andan tezi yok, AK Parti'nin Beykoz'da ki geleceğini daha faydalı politikalarla hazırlama çabası içine girmelidir. Bulunduğu konum, "bana ne" diyebileceği bir nokta değildir. Aksi takdirde, Beykoz'daki keşmekeşliğin mimarı olma suçlamasıyla karşı karşıya kalabilecektir.  

Beni ister ciddiye alın ister almayın. Bu zamana kadar AK Parti'ye yönelik yapmış olduğum değerlendirmelerde yanıldığım hiç görülmemiştir. KRT TV'de, 2017 Nisan ayında yapılan referandum sonrası çıkmış olduğum canlı yayında ne dedim: "Bu kadrolarla 2019’da AK Parti kaybeder" Bugün ki noktada, 2019 öncesi bütün kadroların değiştiğini görüyoruz.

AK Parti'den, AK Parti rozeti almanın dışında hiç bir menfaatim olmadığı için samimiyetimle konuşuyorum. Konuşmaya da devam edeceğim. Tek amacım, AK Parti'nin bir ticari şirket değil, bu millete hizmet eden ve kolektif akılla yönetilen bir sivil toplum örgütü olmasına katkı sağlamaktır.

Siyasette yüzde yüz konuşmak doğru değildir. Ama Beykoz'un böyle bölük pörçük gitmesine asla izin verilmeyeceğinden yüzde yüz eminim!

Faturayı kim öder onu bilmem!

Yazarın Yazıları
Yorumlar (0 Yorum)

Bu içeriğe yorum yapılmadı, yorum yapmak ister misin?

Yorum Yaz