Elif ÇELİK
  • 01/09/2019 Son günceleme: 01/09/2019 16:49
  • 7.493

Ciğeri 5 para etmeyen bir mahlûkat, bir kadının, üstelik küçük bir kız çocuğunun gözleri önünde bıçakla boğazını kesiyor. Yalnızca bu mu? Daha birkaç yıl önce tanık olmadık mı, minibüse son yolcu olarak kalan bir genç kız önce tecavüze uğruyor ardından da vahşice katlediliyor. Peki, tüm bunları kim yapıyor? Tecavüze uğrayan kadınların, katledilen kadınların; eziyet çeken, acı çeken, psikolojik ve fiziksel şiddet gören kadınların sorumlusu kim? Erkekler mi? Kadınlar mı? Toplum mu? Din mi? Kültür mü? Cehalet mi? Devlet mi?

Söyleyeyim: Tüm bu yaşananların sorumlusu önce Aileler sonra da Toplumdur. Nasıl mı? Anlatayım:

Eğer plansız bir şekilde evlilikler yapılır ve bu evliliklerin en önemli unsuru olan "Anne" ve "Baba"lar "ehliyetsiz" kişilerden oluşur ise işte gelecekteki bir acının da ilk tohumu atılmış olur. Daha "insan" olmayı "adam" olmayı becerememiş bir "baba" gelişme çağında çocuğuna örnek olacaksa, rol-model olacaksa, gelecekte kendisi baba olduğunda eşine ve çocuklarına nasıl davranacak? Nasıl davranması bekleniyor?

Eğer annesiz-babasız büyüyen çocuklara "toplum" bir anne ve bir baba gibi davranmak varken; onlara "şefkatle" değil, "şehvetle" yaklaşırsa, gelecekte o çocuklar topluma düşman olur. Düşman olur ve hiç de haksız değildir. İntikamını da boyundan büyük işe kalkışmak olan "çevreden" değil, boyunu aşmayacak olan "kendi ailesinden" alır. Bu yaralar kolay kolay kapanmayan ve asla da kapanmayacak yaralardır. Sorarım size, öldürmeden önce boşandığı eşine "seni öldürür, gider içeride de paşa paşa yatarım" diyen birisi normal bir insan mıdır? Gerçekten sağlıklı bir çocukluk yaşamış bir kişi böyle düşünebilir mi?

Eğer çocukluğunda gerek babasının zengin gerekse nüfuzlu olmasından dolayı suç işleyip ceza almamışsa bir çocuk, gelecekte de bu şımarıklığını sürdürecektir. "Aman çocuktur o, büyünce nasılsa düzelir" diye sorumluluğu üzerinden atan aileler, günümüzde yaşanan şiddetlerin gerçek sorumlusudur. Hani "Askere gidince adam olur" derler ya, maşallah şimdi ülkenin yarısı "bedelli" yapmaya başladı. Onun için askerlikten de umudumuz kalmadı artık...

Eğer aileler, komşusuna, mahallesine "sessiz" kalırsa; kapısını kapatınca tüm yangınların "başka evlerde olup kendi evinde olmadığına" seviniyorsa, bunun gelecekte mutlaka bir bedeli olur. Bizler komşudaki yangına, mahalledeki yangına sessiz kalamayız. Mahalle yanarken aynanın karşısına geçip saç tarayamayız. Birbirimizden sorumluyuz. Birbirimize mecburuz.

Ne deniyor sürekli olarak? "İdam gelsin!". Tamam gelsin, kabul ama bu reçete bu mu? Türkiye gerçekliğinde o idamlardan zengin insanların, nüfuzlu insanların yine kurtulacağını bilmiyor muyuz? Göremiyor muyuz? Bizler "güçlü-güçsüz" diye önce mahallede, sonra arkadaşlıkta, sonra evlilikte ve sonra da karakolda-mahkemede adam ayırdıkça ve de adam kayırdıkça idam getirsek ne olacak? Aslında sorun daha büyük değil mi?

Tembeliz... Bak, şu kadın halimle; siz erkeklerin zekâsını küçümsediği, toplumsal varlığını ötelediğiniz kadın halimle bir tespitte bulunuyorum: Tembeliz. Nasıl ki, engelli bir kardeşimize onun avucuna 3-5 kuruş sıkıştırıp sözde yardım ettiğimizi ve onu mutlu ettiğimizi düşünüyorsak; şiddet mağduru kadınları da şiddet göstereni idam ederek mutlu edeceğimizi sanıyoruz. İşin kolayına kaçıyoruz. Fotoğrafı büyük haliyle görmüyoruz. Konunun kaynağına inmiyoruz.

Ve şunu da gözlerden kaçırıyoruz: Yaşadığımız Beykoz'da da Ümraniye'de de Çekmeköy'de de geleceğin kadın katilleri, eşlerine-kızlarına şiddet uyguladığının ertesi günü yani bugün, sokaklarda "adamım" diye dolaşıyor. Kahvehanede, bakkalda, çarşıda-pazarda itibar görüyor. O mahlûkatın elinde hayatı cehenneme dönmüş kadın ise televizyonda izlediği "kadına şiddet" haberlerini gözyaşlarıyla izliyor ve en azından şimdilik hayatta kaldığıyla avunuyor.

Olmuyor dostlar, olmuyor. Bizler evimizdeki, yan dairemizdeki, mahallemizdeki "erkeği" adam etmedikçe, onu bir "adam" gibi yetiştirmedikçe, her geçen gün daha kötüye gidiyoruz. Şu basit gerçeği bile göremiyoruz: Çocukken ailede, okulda, mahallede doğru düzgün yetiştirmediğimiz erkekler asla ileride "adam" olmayacak! Çünkü "Zalimden Alim, Alimden Zalim Doğar" sözü asla doğru değil. Zalimler zalim olarak kalacak ve zalimden de gelecekteki 100 senede yine-yeni zalimler doğacak.

 

Yazarın Yazıları
Yorumlar (1 Yorum)

Hasan Tas (5 yıl önce)

Yillardir milletin manevi degerleri ile oynadınız, ortaya neydigu belirsiz bir nesil cikti. Simdi de cikmis adam olmaktan bahsediyor. Insanlarin manevi degerlerini yok ederseniz cikacak sonuc bu. O hamile halinle yaptigin tesbit yarin seni de vurabilir. Cunku esinde sen de ayni psikolojinin urunusunuz. Digerlerinden hic de farkiniz oldugunuzu sanmayin. Maneviyatsiz bir toplumdan beklenti ancak bu kadar olur. Hergun insanlarin manevi degerleri asagilanip küçümseniyor. Sosyal medyası, susu busu butun kutsalları ayaklar altina aldi. Hergun cinsellik, hergun tuketim, hergun acgozluluk asilaniyor toplumun kilcal damarlarina kadar. Bu sonuca ya katlanacaksiniz ya da Avrupa Amerika gibi (sozde medeni!!!!) polis devletleri olusturacaksiniz.

Yorum Yaz