Saadettin KILIÇ
  • 10/02/2020 Son günceleme: 10/02/2020 17:30
  • 4.025

Avrupa Birliğine giriyoruz, gireceğiz, girmeyelim, girelim, girerim, giremezsin tartışmalarının en yoğun olduğu günlerde Şaban Tören Başkanlığında Beykoz Vakfı’nda Gazeteci Mehmet Barlas ballandıra, ballandıra “AB’ye girersek ne kadar büyük bir avantaj sağlayacağımızı anlatıyordu.

Entelektüel bir gazeteciydi dinleyiciler konuşmasının ardından memnuniyetle alkışlıyorlardı. Anahtar tümcesi; “Avrupa’nın En Genç Nüfusuna Sahip Güçlü Bir Ülke Olduğumuz”  idi.

Ben alkışlamadım, alkışın bitmesine bekledim ve elimi kaldırıp sorumu sordum.

“Ülkelerin gelişmişlik kriterlerin biri de, bir ülkede ne kadar çok yaşlı nüfus varsa, o ülke o düzeyde gelişmiş bir refah ülkesi değil midir” dedim.

M.Barlas; “Evet, doğru; ( masasının üzerine eğilerek gülümser) ama bunu ayrıca konuşalım” dedi…

O gün ve bugün bir daha karşılaşıp konuşamadık ama burada düşündüklerimi yazarak sizinle paylaşabilirim.

Evet, bir ülkede ne kadar çok yaşlı insan varsa, o ülke yaşlanmayı başaracak kadar gelişmiş bir düzene sahip demektir.

Çünkü bu ülkelerdeki insanlar genellikle her gün 20’li yaşlarda şehit olmadan, ya yaşlılıktan, ya da bir hastalıktan doğal yaşama süreçlerini tamamlarlar.

Gençliğin yüksek nüfuslu olduğu yerlerde ise pek çok genç insan doğal yaşama sürecini tamamlayamadan ya terör batağında, ya savaş meydanlarında, ya da yoksulluktan öldükleri için yaşlanamaz, doğal yaşama süreçlerini tamamlayamazlar.

Ayrıca daha da önemlisi; bu gün insanlığın geldi noktaya, ne sayıları çok fazla olan yeni bir hayatın acemisi milyonlarca gençler, ne de onları pof, poflayanlar sayesinde gelindi.

Bu dünyada insanlığın sonradan yaptığı ne varsa ama ne varsa; işte o yaşamayı ve yaşlanmayı başarmış, üretmiş, kazma vurmuş, kalem çalmış, yük taşımış,çark döndürmüş, temizlik yapmış bir zamanlar çocuk ve genç olan tüm yaşlı insanlar sayesinde ulaşıldı.

Onların birbirlerini tamamlayan emekleriyle, Bilgisayar, Uçak, Makine, Otomobil, Ameliyat Cihazları, Telefon, Gemiler vs.ler. İcat edildi.

Şimdi bu nasıl bir şükranlık ki; 65 yaş üstünün seyahat hakkı kısıtlansın?

Kimin hakkını, kimden kısıtlıyorsunuz, GÜNAH DEĞİL Mİ?

Altınızdaki tüm nimetleri, mutluluğun zirvesini sunan bu yaşlılara bu ettiğiniz nedir?

Siz önce bütün 65 yaş veya üstünün bir elini öpün ve bunca zaman yaptıklarınızdan dolayı da her gün onların gönlünü alın.

Ve mümkünse hemen; dini, dili, cinsiyeti, ekonomik koşulları ve rengi ne olursa olsun ben dâhil her 65 yaş üstü bütün insanlara mutlaka bir asgari ücret maaş verin.

Beceremiyorsanız söyleyin; sizden çok daha başarılı olabilecek nice cevherler var bu ülkede…

Yazarın Yazıları
Yorumlar (0 Yorum)

Bu içeriğe yorum yapılmadı, yorum yapmak ister misin?

Yorum Yaz