Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
A. Raif ÖZTÜRK
A. Raif ÖZTÜRK

6,2’lik İstanbul depreminde ISKALANANLAR

Deprem uzmanı Profesörlerin teknik anlatımları, elbette takdire şayandır.

Deprem uzmanları, ilmin ve tekniğin ulaşamadığı yerlerde, birbirilerine yakın şahsî yorumlar da yaparlar. Fakat maalesef 23 Nisan 2025 İstanbul’un 6,2’lik depreminde; Deprem Uzmanı Profesörlerin görüşleri, tamamen çelişmektedir.

Meselâ Jeoloji Prof. Dr. Şener Üşümezsoy; “Beklenen İstanbul büyük depremi tamamlandı. 7,6 beklentisi çürümüştür. İleride en büyük, 6,2’lik deprem olabilir.” …şeklinde net hüküm verdi. Teknik ve bilimsel olarak, tam 16 dakika açıklamalar yaptı.

Diğer Uzman Profesörler ise “Beklenen İstanbul büyük depremi, YENİ BAŞLIYOR. Herkes hazırlıklı olsun” gibi, tamamen ZIT ve tersine iddialarda bulunmaktadırlar. (Prof. Dr. Ahmet Ercan, Prof. Dr. Celal Şengör ve diğerleri.)

-Peki, hangisi doğru?

-En doğru cevap; şu Dünya küresini Yaratan Yüce Allah’ın, Kur’an ayetleridir. Fakat biz önce JEOLOJİK açıdan değerlendirerek, en sonunda bu en doğru cevaplara yer vereceğiz.

DEPREMLERİN YORUMLARI; her ne kadar bilimsel açıdan ele alınsa da, HAVA TAHMİN RAPORLARI gibi, önceden hazırlanmış şartlara, potansiyellere ve tabii olaylara dayanır.

Hava Tahmin Raporu hazırlayan uzmanlar ise, Yüksek-Alçak basınçları, Rüzgâr ve fırtınaların geliş hız ve yönlerini hesaplayarak, ülkelerdeki soğuk hava dalgalarına rastlamalarını da düşünerek, yaklaşık tahminlerde bulunuyorlar. Azerbaycan TV. Hava tahminlerini “En doğrusunu Allah bilir” cümlesiyle bitirmeleri, işte bundandır.

Nitekim Prof. Şener Üşümezsoy da yorumlarını, “Bu konuda en önemli faktör Allah’tır” diye bitirmiştir. Darısı, diğerlerinin başına…

İLMÎ GERÇEKLER: Dünyamızın çapı, 12 756 Km. Yer kabuğunun toprak ve taş kısmı, DÜZ zeminlerde ortalama 33-40 Km. Denizlerde 5-10 Km., sıradağlarda ortalama 70 Km. olup, 200 Km.’yi geçen yerler de vardır.

Yarı katı, yarı yumuşak olan 2860 Km.’lik Manto tabakalarından sonra sıcaklık, 1000-3700 C’lerde devam eder. Daha derinlerde 5000-6000 C’ye kadar CIVIK eriyik mağma bulunur.

Buralarda oluşan gaz basınçlarının ‘Emniyet supabı’ gibi tahliyesine, Yanardağ denildiği gibi; Yerkabuğu ve Manto kısımlardaki kaymalardan oluşan hareketlere de DEPREM deniliyor.

İşte bu jeolojik olaylar; Deprem uzmanı Profesörler tarafından, ileri teknoloji ve bilimsel olarak takip edildiğinde, hava tahmin raporuna benzeyen yorumlar yapılabiliyor.

Depremler, her ne kadar teknik olarak izlenebilse de; KESİNLİKLE Yüce Rabbimizin İlmi, Emri ve Tasarrufu altındadır.

Yüce Allah bu KESİN bilgileri, KELÂMI olan Kur’an-ı Kerimde bizlere özetlemektedir. 

İşte bu KESİN BİLGİLER:

Mülk Süresi, 16. Ayet; Göktekinin (görevli meleklerin), sizi yerin dibine batırmayacağından emin misiniz? Bir de bakarsınız, yeryüzü altüst olmuş!

İsrâ Süresi, 68. Ayet; Yoksa O’nun, sizi karada yerin dibine geçirmeyeceğinden yahut başınıza taş yağdırmayacağından emin misiniz? Sonra kendinize bir koruyucu da bulamazsınız.

Nahl Süresi, 45 ve 46. Ayetler; Şimdi şu kötülükleri  (İslâm’ı engellemek için türlü türlü şerleri) plânlayanlar, Allah’ın onları yerin dibine geçirmeyeceğinden veya hiç bilemeyecekleri bir yerden kendilerine azabın gelmeyeceğinden ya da onlar işe güce dalmışken Allah’ın kendilerini kıskıvrak yakalamayacağından emin mi oldular? Onların, bunu engelleme güçleri de yoktur.

Nahl Süresi, 26. Ayet: Bunlardan öncekiler de tuzak kurmuşlardı, ama Allah da onların binalarını temellerinden sökmüş, üstlerindeki tavan tepelerine inmiş, böylece hiç ummadıkları yerden, kendilerine CEZÂ ansızın gelmişti.

Araf Süresi, 91. Ayet; Nihayet o şiddetli sarsıntı (deprem), onları yakalayıverdi de, yurtlarında dizüstü çöküp, serilip kaldılar…

BİTMEDİ: En’âm Süresi 65. Ayet, A’raf Süresi 78., Sebe Süresi, 9., Hac Süresi 1 ve 2. Ayetler de benzer anlamdadırlar.

Bu HELÂKLARIN, İNSANLIK TÂRİHİ BOYUNCA NASIL UYGULANDIĞI da, Hz.Nuh, Hûd, Âd, Semûd, Nemrud, Lûd, Medyen halkı olan Şuayb ve Hz. Mûsa’nın (AS.) kavimlerinin helaları ve sebepleri, yine Ayetlerle anlatılmaktadır.  

  • Üstelik de her kavimin işlediği, sadece 3-5 helâk suçları vardı.

Oysa şu FİTNE ASRIMIZDA, tüm kavimlerin helâk suçlarının TAMAMI, topluca İSYÂNLAR hâlinde işlenmektedir. Yani insanlık, o bahsedilen HELÂK CEZÂSINA müstahak olmuştur.

Ancak, Hz. Muhammed’in (SAV) Yüce Rabbimize ”Ümmetimi Helâk etme” ısrarlı niyazları, HELÂK EDİLMEMİZE engeldir.

Fakat felâketlere, ikazlara, belâ ve musibetlere, DEPREM vs. CEZÂLARA engel değildir.

KESİN ÇÖZÜM: İbret alıp KENDİMİZE GELEREK; İsyanlarımıza, ciddi ve kararlı TEVBELER etmektir. Vesselâm…

NOT:

  1. Depremin, GAZZE’DEKİ ÇOCUKLARIN AÇ-SUZUZ ve BOMBALARLA ACIMASIZCA ÖLDÜRÜLÜRKEN, tam da 23 Nisan şenliklerinin ortasına rastlaması, bizleri ayrıca çok düşündürmelidir…
  2. Detayını “Kavimlerin Helâkından Coronaya” kitabına, yayınlanmış “İsyan Ediyoruz”, “Hepimiz İSYANDAYIZ, Başkaldırıyoruz” başlıklı Köşe yazılarıma havale ediyorum.
A. Raif ÖZTÜRK
A. Raif ÖZTÜRK HAKKINDA

A. Raif ÖZTÜRK... 20 Nisan 1950 yılında Tekirdağ Çorlu’da doğan Raif Öztürk, ilkokulu Çatalca’da okudu. O dönemin şartlarına göre eğitimini ve iş yaşantısını birlikte sürdürmeyi hedefleyen A. Raif Öztürk, Meslekî Ortaokulu Paşabahçe’de sürdürerek, Sultanahmet Meslek Lisesi’nde özel olarak Makine Yüksek Teknik Ressamlığa devam etti. Türkiye Şişe ve Cam fabrikalarında 26 sene ‘Robotik ve Tam Otomatik Makineler Üretim Hattı Makine Teknisyenliği’ & Fabrika Vardiya amirliği yaptı. ‘Özel Araştırma, Geliştirme ve Eğitmen’ (ARGE) görevlisi olarak 1980’de İngiltere’ye, 1986 yılında da Japonya’ya giden yazarımız, dönüşünde de Meslek Lisesi mezunlarına, (Üretim makinaları, Kalite çemberleri ve beyin fırtınası teknikleri hakkında) iş programlamaları, eğitmenlik, rehberlik ve liderlik dersleri verdi. 1990 yılında Türkiye Şişe Cam Fabrikalarından kendi isteğiyle emekli olan A. Raif Öztürk, Öz Emek Spor Ltd. Şt. Mağazalarını açarak, hâlen işletmeye devam etmektedir. 1990’lı yıllarda bir yıl Diksiyon, bir yıl Osmanlıca, iki yıl da Arapça eğitim alan Öztürk, Halen (1962’den beri) Beykoz, Kavacık’ta ikamet etmektedir. Hiç Kur’ân bilmeyen 30-40 kişiye; aynı anda ve 10 Saatte Kur’ân öğretme uzmanı olan yazarımız, 2014 yılında Sakarya Üniversitesinden “Eğitimciye Eğitim” adıyla eğitim aldıktan sonra, “DEĞERLER EĞİTİMİ UZMANI” sertifikası kazanarak, Beykoz Milli Eğitim Müdürlüğünde ve ülkenin çeşitli illerinde 6 yıldan beri konferanslar ve görsel seminerler vermektedir. Yazarımızın, 2002 yılından bu yana; ‘Fikir Bahçesinden BİR DEMET’, “Derdim bana DERMAN imiş”, ‘Biyoenerji ve Kozmik Bilimin ışığında ŞİFA OLAYI’ adlı Belgesel, tevhid ve tefekkür içerikli kitapları yayınlandı. Sn. Öztürk Ulusal ve Uluslararası Sempozyumlarda, 2015’te Kastamonu Üniversitesinde ve 2018’de Ukrayna Üniversitesindeki sunumlarda kürsü almış olup, hâlen köşe yazılarına ve Kitap çalışmalarına devam etmektedir. 2006 Yılından beri “Dost Beykoz Ailesi” mensubudur…

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER