Prof. Dr. Faruk ŞEN
  • 26/07/2016 Son günceleme: 26/07/2016 19:58
  • 4.533

Geçtiğimiz günlerde TV Net’in Akıl Odası programına konuk oldum.

Programın konusu, Türkiye’deki FETÖ’nün darbe girişimine karşı halkın gösterdiği direniş ve dünya basınında algılanmasına yönelikti.

Hakikaten Türkiye’deki dördüncü darbe girişimi Türk Halkının bilinçli ve akılcı tepkisiyle sonuca erişemedi... Böylece ABD’nin Pensilvanya üzerinden gerçekleştirmek istediği darbe, sonuçsuz kaldı. Fakat Türkiye de çok büyük yaralar aldı. ABD, Türkiye’de bugünkü hükümetin daha fazla iktidarda kalmasını istemiyordu. Bunun önünü kesmek istedi ve başarısız oldu. Şimdi karşımızda Avrupa Basını var. Avrupa Birliği’nin yayın organları her gün Türkiye’ye saldırıyorlar ve bunun için ellerinde belirli masalar da var. Alman Parlamentosu’ndaki Yeşillerin Milletvekili Cem Özdemir, Ermeni lobisi için Ermeni Karar Tasarısını parlamentodan çıkmasını sağladıktan sonra Fethullah Gülen ekolüne Almanya’da kol kanat geriyor. Yine de tüm bunlara rağmen Türk Halkının direnci karşısında, Avrupa Birliği ile birlikte bu konuyla ilgili daha fazla girişime cesaret edemeyeceklerini düşünüyorum.

Gelelim Türkiye’deki tepkilere…

Türkiye’deki tepkileri televizyondan demokrasi nöbeti kapsamında her geçen gün izleme şansına sahibiz. Beni bugün en çok ilgilendiren Beykoz ilçesindeki demokrasi nöbeti… Beykoz belediye binasının önü, Kavacık’taki AKP ilçe merkezi ve Kavacık’ta yer alan polis emniyet müdürlüğündeki direniş hareketleri, hakikaten Beykoz Halkının bilincini gösteriyor. Ayrıca akşamları yollardaki gösterilerde artık Türkiye’de hiçbir şekilde darbe yapılamayacağını ortaya çıkarıyor. Bilinçlenen bir kitleyiz, demokrasiye sahip çıkan bir kitleyiz bunun için hep beraber bu eylemlere devam etmekte yarar var.

Fakat esas önemli olan, belirli para kuruluşları, Türkiye’nin kredi notunu düşürerek, Türk parasının değerini düşürmeleri ve ihracatımızın da bu yönde daralmasını arzu etmeleri… Buna karşı şimdi ekonomik bir bilinç de göstermeliyiz. Ekonomik bilincimiz; daha fazla üretmek, daha fazla turist çekmek ve iç tüketimi azaltıp, dış tüketime ağırlık vermekle mümkün olabilir. Bunları yerine getiren bir Türkiye, kısa zamanda eski günlerine geri dönebilir. 

Genelkurmay’da YAŞ toplantısından sonra muhakkak TSK’da kapsamlı bir değişim olacak ve aynı değişim MİT’te de oluşacak. Zira Türkiye gibi bir ülkede Genelkurmay’ın ve MİT’in istihbarat konusunda bu kadar yetersiz kalmasını da anlamak çok güç… Türk Halkı’na karşı bu kişilerin sorumlulukları var ve görüldüğü kadarıyla da bu sorumlulukların yerine getirilmesinde bazı sıkıntılar var...

Aydınlık güzel günlerinin ışığında, yarınlar bizim olsun.

Yazarın Yazıları