Av. Ferda KAZANCIBAŞI
  • 01/01/1970 Son günceleme: 29/07/2011 00:11
  • 15.948

Tarihsel ve Kültürel Değerler alanında Halk Kültürü’nün yeri

                   Sevgili Okurlarımız ;

            Gazetemizin sizlerle tanıştığımız 2011 Ocak tarihli sayısından itibaren HALK KÜLTÜRÜ’nü konu alan sohbetler etrafında birleştik. Bu kere Halk Kültürü’nün “Tarihsel ve Kültürel Değerler” alanındaki yerini işaretleyen açıklamaları sizlerle paylaşmak istiyorum.

            Tarihsel ve Kültürel Değerler başlığı altında ; Fikir ve sanat eserlerine, kültür ve tabiat varlıklarına, halkın maddi ve manevi kültür değerlerine rastlamaktayız.

          *  Fikir ve Sanat Eserleri başlığı altında

            İlim ve edebiyat eserleri, musiki eserleri, güzel sanatlar eserleri, sinema eserleri gibi değerler yer almaktadır. Uyuşmazlık hallerinde ihlal edildiği iddia edilen haklar 5846 sayılı fikir ve sanat eserleri yasası ile güvence altında bulunmaktadırlar.

          *  Kültür ve Tabiat Varlıkları başlığı altında

            Gerek camiler, medreseler, türbeler, tekke ve zaviyeler, çeşmeler, tarihi saraylar, kale ve surlar, hanlar, harabeler, sebiller, dikili taşlar, kitabeler, tarihi mağaralar, mezarlık ve mezar taşları gibi taşınmaz kültür varlıkları ve gerekse eski devire ait tablolar, kılıçlar, heykeller, el yazması veya tezhipli kitaplar, sikkeler, tabletler, nişanlar, madalyalar gibi taşınır kültür varlıkları zarar verici durumlara karşı 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yasası ile güvence altında bulunmaktadırlar.  

         * Halk kültürüne ilişkin Maddi ve Manevi Kültür Değerleri başlığı altında    

            İnançlar, gelenekler görenekler, halk musikisi değerleri, halk hekimliği, halk meteorolojisi, bilgi ve beceriler, toplumsallaşma ve kültürleşme gibi manevi kültür değerleri, her türlü hak ihlalleri ve zarar verici durumlara karşı “Somut Olmayan Kültürel Miras”tanımlaması ile 19 Ocak 2006 tarih ve 5448 sayılı yasa tarafından güvence altına alınmıştır.

             Halk mimarisi, halk giysileri, halk müziği aletleri, halı kilim dokuma ve çeşitli el sanatları, halk yemekleri, kap kacak, alet ve edevat gibi Maddi Kültür Değerleri’nin ise her türlü zarar verici durumlara karşı güvence altına alan her hangi bir yasa mevcut olmadığı için milli değerlerimiz kaderine terk edilmiş durumdadır.

             Etnoğrafya Müzesi zenginliklerinden maddi kültür değerlerimizin bilinçsizce veya barbarca tahrip ve yok edilmeleri veya yurt dışına kaçırılmaları gibi maruz kaldıkları zarar verici durumlara karşı, daha fazla tahribat ve telefat’a maruz bırakılmadan dileriz ki en yakın zamanda milli değerlerimizi güvence altına alacak bir yasal düzenleme gerçekleşmiş olur. 

          Sevgili okurlarımız ; 

           Sizlerle sohbet konusu edindiğimiz Halk Kültürü’nün, tarihsel ve kültürel değerler alanındaki yerini işaretleyerek paylaşmaya çalıştım.

           Sırası gelmişken (Tarihsel ve Kültürel Değerler) ile (Nostalji) arasındaki farka da yer vermekte fayda görmekteyim ;

           Eğer her hangi bir yapıt, gelecek kuşaklara doğru bir ulusun birlik ve beraberliğinin temelini oluşturan en kuvvetli yapı harçlarının mesajlarını içeriyor ise, o yapıt tarihsel ve kültürel değerler tanımlaması içinde yer almaktadır.

           Eğer her hangi bir yapıt gelecek kuşaklara doğru bir ulusun birlik ve beraberliğinin temelini oluşturan yapı harçlarının mesajlarını içermiyor ve sadece tatlı oda sohbetlerinden ibaret ise, o yapıt nostalji’dir.

           Geçmişe ait karşılaşılan her yapıtın nostalji olarak tanımlanması, bir ulusun tarihsel ve kültürel değerlerine ve dolayısıyla halk kültürüne haksızlık olmaktadır.  İki farklı kavram ve sözcüklerin

Birbirlerinden ayrık tutulmalarına özen gösterilmesi, milli değerlerimizin korunması yönünden kaçınılmaz olmaktadır. 

Yazarın Yazıları