Türkiye’de, “Demokrasinin, Adaletin ve Özgürlüğün” sıkıntıda olduğu ve Anadolu insanının ülke yönetiminde söz sahibi olamadığı dönemlerde bir araya gelen arkadaşların birbirlerine kenetlenmesi.
Tek sermayemiz birlik beraberliğimizdi.
“Madem bu toplum bizi kabul etmiyor, biz de bizi kabul edecek toplumu kendimiz inşa ederiz” dedik ve bugün; tertemiz, başımız dik bir şekilde 10. Yılımızda sizlerin huzurlarında olmanın haklı gururunu yaşıyoruz.
Adem Sefer, Muharrem Kaşıtoğlu, Haydar Çelik, Tuncer Dede, Mustafa Öztürk, Sinan Kavrak ve diğer arkadaşlarımız… Bundan 10 yıl önce toplumun bu denli değişime susadığını ve bizleri bu denli bağrına basacağını düşünmemiştik.
Erdal Öztürk, Dr. Mahmut Akyıldız, Şahin Çınar, Murat Miniç, Mehmet Ali Anafarta, Raif Öztürk, Nimet Er, Asım Özdemir, Melih Perçin ve Ferda Kazancıbaşı. Hepsine tek tek teşekkür ederken, yine Dost Beykoz ailesinin önemli isimlerinden merhum Dr. Ercan Bülbül’ü de saygıyla anıyor, yüce Allah’tan rahmet diliyorum.
Kuruluş aşamasında birlik olduğumuz ve içimizden çıkan birbirinden değerli kardeşlerimizin ve ağabeylerimizin hiçbir şaibeyle anılmaması Beykoz’u her noktada onurla temsil ediyor olmaları bizim şeref ve namus anlayışımızın bir tezahürüdür.
Çok zorlu yollardan geçtik… Ama hakikati ucuz ve kifayetsiz çıkışların önünde yere düşürmedik. Dost Beykoz taşıma suyla dönen bir değirmen değildir. Gücünü kendi bünyesinden almaktadır. Düşmanlığı da merttir, dostluğu da.
Dost Beykoz, Beykoz’u yöneten kurumlarla aynı sorumluluğu taşıyan, o bilinçle o anlayışla Beykoz’da kamu hizmeti gören bir düşünce platformudur.
Bunun içindir ki, bizi zaman zaman dar alanlarda değerlendirenler oldu… “Onun emrinde, bunun hizmetinde” gibi çeşitli yakıştırmalar yapıldı.
Beykoz’un tüm kesimlerini bir araya getiren bu buluşma, kimsenin emrinde ve hizmetinde olmadığımızın en açık göstergesi olarak şu an itibari ile Beykoz tarihinde yerini almıştır.
Biz dostuz, siz de Beykoz… Hata yapmadık mı, elbette yaptık ama yapmış olduğumuz hatalardan yararlanmak isteyenlerin varlığını fark ederek zorlu süreçlerden güçlenerek çıktık, dün 15 kişiydik, bugün 30, yarın belki de 50 olacağız.
Siz ne yapıyorsunuz diye, sorabilirsiniz?
Biz Beykoz’da bacalı sanayi döneminin kapandığını, bundan sonraki sürecin ancak bacasız sanayi olarak nitelendirdiğimiz turizmle nefes alabileceğini söylüyoruz.
Biz Beykoz’un değişen dünyaya ayak uydurması gerektiğini ve Kentsel Dönüşümün Beykoz halkını daha huzurlu bir yaşama taşıyacağını söylüyoruz.
Biz, binlerce Beykozlunun ekmek yediği denizciliğin Beykoz’da yeniden cazip hale getirilmesi gerektiğini söylüyoruz.
Biz 30 kişilik Dost Beykoz ailesi olarak yüreğimizdeki inancı hilafsız bir şekilde sizlerle paylaşıyoruz.
Hepsinden önemlisi…
Biz;
Önce Beykoz sonra da tüm ülke için; “Daha fazla demokrasi, daha fazla adalet, daha fazla özgürlük” diyoruz.
Yetmez mi?
Dost Beykoz'un 10. Yıl Yemeği'nde bizleri onurlandıran tüm Beykoz dostlarına sonsuz teşekkürler ediyorum...
