Giresunluların Başkanı AK Parti Beykoz'da vefa arıyor

  • 0
  • 7779

Beykoz Belediyesi eski Başkan Yardımcısı Ali Bilir, mensubu olduğu AK Parti'nin Beykoz'da ki referandum kampanyasını eleştirdi...

AK Parti Beykoz İlçe Teşkilatı'nın kurucularından olan Eski Belediye Başkan Yardımcısı Ali Bilir, AK Parti'nin referandum kampanyasını hemşeri dernekleri üzerinden yürütmeye çalıştığını fakat, mevcut teşkilat içinde AK Parti'nin bu çalışmalarının başarısız olması için uğraşanlar olduğunu iddia etti.

Beykoz'da yayın yapana bir yerel haber sitesindeki köşe yazısında, AK Parti'nin bu günkü durumunun geçmiş günleri aratır nitelikte olduğuna vurgu yapan, Ali Bilir, AK Parti'nin kuruluş aşamasında, '6 aylık ömrünüz var' diyenlerin bugün köşe başlarını tutmuş olmalarından yakındı...

Ali Bilir, yine AK Parti Beykoz İlçe Başkanlığı'nın yöre dernekleri ile yapmış olduğu "evet" çalışmaları kapsamında yaşadıklarını da anlattı:    

Ali Bilir / Referandum öncesi Beykoz’da siyaset

Aktif siyasetle uğraşmayalı epey zaman geçti. İçerisinde bulunduğumuz şartlardan dolayı şimdilik düşünmediğimi de özellikle belirtmek istiyorum.

Aktif siyasete girdiğimde İlçe Kurucu Üye, İlçe Başkan Yardımcılığı, Meclis Üyeliği ve Belediye Başkan Yardımcılığı Görevlerinde bulundum. Sonrasında Belediye Başkan Aday Adayı oldum. Adaylık kısmet olmadı. Beykoz’a hizmet etmek için Başkan olmak şart değil düsturuyla farklı çalışmalarla fayda sunma gayretimizi sürdürüyoruz.

Siyasi hayatımı yürüttüğüm yıllarda, sahip çıkmanın, kıymet bilmenin, vefalı olmanın hâkim olduğu, başarıya ulaşmak için her yol mubahtır anlayışının ön planda olmadığını söyleyebilmem mümkündür.

Bu durum, takip ettiğim kadarıyla ülke genelinde ki üst siyasette de böyleydi. Bugün gelinen nokta, geçmiş günleri aratır oldu. Oysaki birçok şeyin geliştiği ülkemizde, siyasetinde gelişerek daha kaliteli olmasını beklerdik.

Ülkemizde birçok siyasi parti faaliyet gösterdiğini biliyoruz. Bunlardan; Ak Parti, CHP, MHP, Saadet Partisi ve BBP Beykoz’da aktif olmaya çalışırken, önemli sayıdaki siyasi parti ise kendini pek gösterememektedir.

Ak Parti Referandum sürecinin baş aktörü durumunda. MHP’nin, BBP’sinin ve yazımda ismini belirtmediğim diğer bazı partilerin desteğini alarak, EVET sürecini yürütmektedir. Geçmiş tüm seçimlerde olduğu gibi Ak Parti’nin etkileyici sloganı “Yeni Türkiye için EVET”, MHP’nin ise “Millet için, Devlet için, Cumhuriyet için, Türklüğün bekası için EVET” sloganı ile Milliyetçi söylemlerini pekiştirerek kampanya ’ya destek veriyor.

CHP ise referandumun “Geleceğim için HAYIR” sloganı ile HAYIR tarafının baş aktörü sürecini yürütmektedir. Kampanya çalışmaları EVET kanadına göre daha etkisiz devam ediyor. Fakat ülkemizde ki önemli meslek örgütlerinin sürdürdüğü HAYIR kampanyası ve halkın sessiz duruşu belki’ de CHP’nin şimdiye kadar yaşadığı seçim süreçlerine göre umutlu olmadığı kadar, umudunu yüksek tuttuğu bir süreç. HAYIR, Kampanyalarında parti isimleri ve amblemleri kullanılmaması ise vatandaş üzerinde olumlu bir etkisi olduğunu da söyleyebiliriz.

BBP Beykoz İlçe Başkanı, Genel Merkez’in EVET Kampanyası’na desteğini açıkladığında, İlçe teşkilatı olarak biz bu karara katılmıyoruz açıklaması sonrası görevlerinden alınmasına neden oldu.

Ak Parti Beykoz İlçe teşkilatı EVET kanadının savunucuları ile henüz ortak bir çalışma içerisine girmiş değil. Ülke geneline bakıldığında ise farklı bir durum göremiyoruz.

Ak Parti Beykoz İlçe teşkilatı propaganda çalışmalarını daha çok Beykoz’da bulunan Hemşehri Dernekleri üzerinden, hemşehri gruplarına yönelik yürütme gayreti içerisindeler. Saha çalışmalarında, mahalle toplantılarında, salon buluşmalarında bunu net olarak görüyoruz. Durum böyleyken, teşkilat içerisindeki bir sistem ise bu çalışmaların etkili sonuç vermemesi gayretinde olduğunu görüyoruz.

Şu tespiti, biraz siyasetle ilgilenen, takip eden, hepsini bir taraf bırakalım oy kullanabilen herkes yapabilir. Geçmiş seçimlerdeki heyecan, gayret, ilgi bu sefer yok. Sevgiden, değer vermekten, vefadan yoksun duruma gelmiş veya getirilmiş teşkilat’ da çalışanlara baktığımızda ise mecbur duruma getirilmiş kişilerin hizmet vermesi ise sözün bittiği yer olarak karşımıza çıkıyor.

Yazımın ilk cümlesinde belirttiğim gibi içerisinde bulunduğum süreçte aktif siyasi bir kimliğim yok. Aslına bakılırsa, siyasete başladığım ilk günlerde, köşe başlarından bakıp altı aylık ömrünüz var diyerek gülenlerin bugün köşe başlarını tutup fayda sağlayacak olanların siyasete girmelerine engel olmaya çalıştıklarını görüyorum. İçeride olanları da tek tek dışarı atıp uzaklaştırmış durumdalar.

Kurucu olduğum, hizmet verdiğim Ak parti Beykoz ilçe teşkilatında, seçim zamanları akıllara geldiğimizde ya da gelmediğimizde bütün olumsuzluklara rağmen bir tarafından tutma gayreti içerinde oldum. Çünkü emeğimiz, gayretimiz, kendimizden kattığımız değer faktörlerimiz vardı.

Bu referandum sürecinde ise daha farklı durumlar gelişti. Bu sadece şahsımın yaşadığı bir durum olduğunu düşünmüyorum.

Beykoz’da kendi mensubu olduğum Beykozlu Giresunlular Derneği’nin bir yıldan bu yana Başkanlığı’nı yürütüyorum.

Bir hafta önce telefondan arandım ve arayan kişi Beykoz Derneği Başkanı ile görüşmek istediklerini belirttiler.

Kendimi tanıttım.

-“Beykozlu Giresunlular EVET diyor mu”, “Beykozlu Giresunlular EVET diyor diye derneğinizin üzerine bir afiş asabilir miyiz?” diye sordular.

Arayan kişiye,

-“beni aramanızı kim söyledi” bu durumu kendileriyle görüşmek istiyorum dediğimde, net bir cevap alamadım ve konu böylece kapandı.

Birkaç gün sonra Ak Parti İlçe Teşkilatında görev yapan bir yönetici tarafından benzer bir konu için tekrar arandım.

-”Beykoz’da bulunan İl Hemşehri Dernekleri EVET diyor diye bir kampanya yapsak sizin düşünceniz ne olur, bu kampanya’ ya katılır mısınız?”

Sorulan ve cevap istenen konu buydu. Bu konuya telefonda verilebilecek bir cevap olamayacağını, tüm İl Derneklerinin katılımı ile bir konsorsiyum oluştuğunda söyleyecek bir şeyimiz olacağını, bu durumu kendi camiamla değerlendirmeden bir şey söyleyemeyeceğimi belirttim. Daha sonra bir gelişme olmadı.

Birkaç gün sonra, Beykozlu Giresunluların EVET Kampanyasına destek vermesine engel olduğum yaklaşımı ile bir şikâyet/sitem telefonu aldım. Durum siyasetin üst kısımlarına, üst yöneticilerine sirayet etmişti.

Şimdi;

Görevin, yaşın, cinsiyetin, eğitimin vs. ne olursa olsun, bir kimse birilerinin iradesine yönelik bir açıklamada veya inisiyatifte bulunabilir mi?

Kimse, başkaları için, eğer bir yetki almadı ise, bu kişinin/kişilerin kararı bu diyebilir mi?

Ben diyemem…

Biz meşgul ettiğimiz yerler, kurumlar itibariyle, imkânlar sunarız, temsil ettiğimiz yerlerin belirlediği ilke ve sınırlar dâhilinde olanaklar tesis edebiliriz. Sonrasında her birey, her kurum kararını kendi verir.

Tüm bunların aksine; bir oy alma uğruna (rengi ne olursa olsun) kişinin düşüncelerine, iradesi dışında etki etmek, o kişinin öz benliğinde, içselliğinde kişiliğinde travmalar oluşturacağını bilmek gerekiyor.

Söz Artık Milletindir

Kıymet ve değer bilinmesi umuduyla,

İyi günler sizlerin olsun…

Milletvekili Conkar, Beykoz basınıyla buluştu
Önceki Milletvekili Conkar, Beykoz basınıyla buluştu
Murat Aydın Beykoz Belediyesinin borçlarını açıkladı
Sonraki Murat Aydın Beykoz Belediyesinin borçlarını açıkladı
Yorumlar (0 Yorum)

Bu içeriğe yorum yapılmadı, yorum yapmak ister misin?

Yorum Yaz