15 Temmuz şehitlerinden Murat Akdemir’in annesi Nevra Akdemir ve babası İsmail Akdemir, evlatsız geçirdikleri bir yılın acısını Dost Beykoz’a anlattı.
Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ)’nün 15 Temmuz gecesi gerçekleştirmek istediği darbenin etkileri hala devam ediyor. Beykozlu Şehit Murat Akdemir, “O hainler keşke dışarı çıksa, gereğini biz yaparız” dedi.
“Hainler dışarı çıksın, gereğini biz yaparız”
Darbe girişiminin yaşandığı gece arkadaşlarıyla birlikte Anadoluhisarı’nda bulunan Murat Akdemir, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “milletimizi illerimizin meydanlarına davet ediyorum, havalimanlarına davet ediyorum ve milletçe meydanlarda, havalimanında toplanalım ve bunların o azınlık grubu, tanklarıyla, toplarıyla gelsinler ne yapacaklarsa halka orada yapsınlar. Halkın gücünün üstünde bir güç ben tanımadım bugüne kadar” açıklaması sonrası Kuleli Askeri Lisesinin önüne gitmiş daha sonra gelişen olaylar sonucu, darbecilerin kurşunlarıyla vurularak hayatını kaybetmişti.
Yaşanan karanlık gece sonrasında Şehit Murat Akdemir’in annesi Nevra Akdemir ve babası İsmail Akdemir, evlatsız geçirdikleri bir yılın acısını tarif etmeye çalıştı.
“Ertesi gün torunumun yaş günüydü”
Şehit Annesi Nevra Akdemir, darbe girişimin ilk dakikalarında evde olduklarını ve televizyonu açtıktan sonra sokakta tanklar gördüklerini söyleyerek, “O sırada oğlum aklıma geldi. Kendisiyle telefonda görüştük, Anadoluhisarındaki Migros’un orada arkadaşlarıyla birlikte olduğunu söyledi. F-16’ların seslerini duyduk bu defa Murat’ın eşi oğlumu aradı. Telefonda Murat’a artık korkmaya başladığımızı ve eve dönmesini istediğimizi söyledik. İşte o sırada öyle bir şey oldu ki sanki zaman durdu. Murat’ın ‘ah’ diye inleme sesleri hala kulaklarımda yankılanıyor. Sonra telefonu eşim aldı ve oğlumun vurulduğunu söyledi bana. Ertesi gün torunum Muhammed Efe’nin 1. Yaş gününü kutlayacaktık nasip olmadı” ifadelerini kullandı.
“Murat plastik mermiyle vuruldu dediler”
Darbe girişiminden sonra oğlunun kabrini ziyarete gidemediğini ve yokluğuna bir türlü alışmak istemediğine değinen Anne Akdemir, “Murat vurulduktan sonra eşim evden çıktı. Oğlumu bulmak için, bir ara sık sık telefon geldi ‘Murat plastik mermiyle vurulmuş’ diye. Sabaha karşıydı hani artık silah sesleri yeni kesilmeye başlamıştı ki, İsmail aradı, ‘Murat’ı bulduk gel’ diye. Ben alıp gelmesini istesem de ısrarla beni çağırdı, kalktık gittik. Son bir senedir bana inanın her gün 15 Temmuz, o acı hiç geçmedi, hiç geçmedi ki o bir sene. Gül yüzlü oğlumun kabrini ziyarete gitmeye dahi dayanamıyordum. Bayramda halası götürdü beni. Gerçekten çok zor, inanın” şeklinde konuştu.
“ ‘…oğlum yapma, etme, gitme’ desem de dinlemedi”
Üzerinden bir yıl geçmesine rağmen darbecilerin yargılanma süreçleriyle ilgili henüz bir sonuca ulaşılamadığına dikkati çeken Şehit annesi Nevra Akdemir, “Davalar başlamaya başladı, henüz başlamayanlar da var. Giden gittiği ile kalır da demek istemiyorum çünkü bizim canımız gitti. Herkesin cezasını bulmasını istiyoruz fakat gidişat şehit aileleri olarak bizleri hiç memnun etmiyor. Murat o gece bir ara eve geldi. ‘Daha güçlü geleceğiz, her şey daha iyi, daha güzel olacak’ dedi tam giderken oğlum yapma, etme, gitme desem de dinletemedim. Her zaman yerinde duramayan bir çocuktu. Şu açıdan da bakmak lazım; Muratım çıkmasaydı sokağa, yanındaki arkadaşları olmasaydı, bugün halimiz ne olurdu? Şehit aileleri için ‘havadan şehitlik mertebesi indi, bunlar şehit değiller’ gibi ifadeler duyuyoruz. Davaların bizi memnun edecek şekilde sonuçlanmasını istiyoruz. O kadar hain, o kadar gözü dönmüş karakterler vardı ki karşımızda kendi halkına, kendi kardeşine, çocuğuna, annesine gerçek mermi sıktılar. Davalarda hainler resmen dalga geçiyor. Tutukluların aileleri mahkemeleri izleyebiliyorken, şehit aileleri olarak bizlerin salondan çıkartıldığını duydum” diye konuştu.
O karanlık gecede yaşadıklarını, darbe girişiminin ilk saatlerini, sonrasında yaşananları ve darbe girişimini nasıl öğrendiğini anlatan 15 Temmuz Şehidi Murat Akdemir’in babası İsmail Akdemir yaptığı açıklamalarla şehit ailelerinin sesi oldu.
FETÖ’nün hain kalkışması sırasında evde olduğunu ve Tekirdağ’dan İstanbul’a dönen bir arkadaşından gelen telefon sonrası televizyonu açtığını belirten Baba Akdemir, iş yerine gelirken Anadoluhisarında 50-60 kadar askerin toplandığını ve aralarından geçtiğini söyledi.
“Bir an önce gidin!”
Migros’un önünde bekleyen darbecilere yaşanacaklardan habersiz bir şekilde, “Hayırdır asker ağa neler oluyor?” diye sorduğunu ve “Ağabey bir şey sormayın bir an önce geçin” cevabını aldığını sözlerine ekleyen Akdemir, yol kesen askerlerin çok genç olduğunu büyük ihtimalle askeri öğrenciler olduğunu söyledi.
“Annesi ile telefonda konuşurken vuruldu”
Baba Akdemir şunları söyledi:
“O gece hep beraber evdeyiz. Ne zaman ki Başkomutanımız çıktı o açıklamasını yaptı. Murat bir anda ayaklandı. Şehit olmaya gidiyorum ben, Reis çağırıyor dedi. Ne kadar engel olmaya çalıştıysak da tabii ki başarılı olamadık. Arkadaşlarıyla önce Anadoluhisarı’na gitmişler, oradaki askerleri alıp Kuleliye doğru ilerlerken Vaniköy’deki otobüs duraklarının orda barikatlar varmış. Kalabalığı dağıtmak için sis bombaları atılmış ve ardından ateş etmeye başlamışlar. Daha sonra kendisiyle de görüştüm bir taksici o savaş alanında oğlumu taksisine alıp hastaneye götürmüş. Takside ilerledikleri sırada da ateş edildiğini anlattılar. O kardeşimizin ekmek teknesine 14 tane mermi isabet etmiş. Murat ile annesi telefonda konuşurken vuruldu. Düşünebiliyor musunuz? Sonra oğlumun yanındaki arkadaşlarından birisini aradım plastik mermi ile vurulduğunu ve hastaneye kaldırıldığını söyledi”
“Bakan hanım bizimle çok ilgilendi”
Murat Akdemir hastaneye kaldırıldıktan sonra Beykoz’daki bütün hastaneleri gezdiğini ve bir iki telefon görüşmesi sonrasında Ümraniye’deki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde olduğunu öğrendiklerini, ameliyatta Murat Akdemir’in hayatını kaybettiğini anlatan baba Akdemir, “Oğlum hayatını kaybettikten sonra eşimi aradım ve hastaneye gelmesini istedim. Sonrasındaki süreçte de kendisini kaybettik. Allah razı olsun herkesten özellikle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız Fatma Betül Sayan Kaya Hanım bizlerle çok ilgilendi. Ziyaretimize geldi. Zaman içinde telefonla da görüşüyoruz” sözleriyle yaşananları aktardı.
Demokrasi şehitlerine daha çok ilgi gösterildiği algısını yaratılmaya çalışıldığını ve buna oldukça üzüldüğünü söyleyen baba Akdemir’de yargı sürecine değindi.
“En azından çıksalar da, işimizi biz kendimiz halletsek”
Akdemir, sözlerine şöyle devam etti:
“Diyorlar ki 15 Temmuz şehitlerine daha çok önem veriliyor. Bunu kimse böyle algılamasın, bütün şehitler bizim, hepsi evladımızdır. Onların canlarının hatırına Allah bu milletin yenilmesine müsaade etmeyecek. Bir yıldır yargılamalar devam ediyor ama üzülerek Çengelköy iddianamesinin henüz hazır olmadığını öğrendim. Resmen bu hainleri içeride besliyoruz. Keşke serbest kalsalar, ben oğlumun o sesini hatırladıkça kinim yeniden diriliyor. Olacak şey değil, keşke serbest kalsalar. Kendi adıma söyleyebilirim en azından, ‘çıksalar da işimizi biz kendimiz halletsek’. Duruşma salonlarında tarafların ailelerine, mahkemeye müdahil olmaya gelenlere davranışlarda bir tezatlık var. Sanki vatanı 1 dolar uğruna satan bizmişiz gibi muamele görüyoruz. Bizi yıkamayacaklar Reis dik durdukça biz arkasındayız. Her zaman da arkasında olacağız.”
Dost Beykoz Özel Röportaj
