Malum, ülkemiz önemli bir dönemeçten geçmektedir.
Yaptığımız birçok seçim için siyasilerin 'tarihi' ifadesini kullandığına şahit olmuşuzdur. Referandumdan 'evet' çıkarsa; gerçekten ülkemiz 'tarihi' bir dönemeç yaşayacak. 'Hayır' çıkarsa, mevcut sistem açısından bir değişim olmayacak. Ama şunu kesin olarak ifade etmek isterim; her iki sonuçta da güçlenerek çıkacak olan AK PARTİ olacaktır.
Mevcut maddelerin tamamını içselleştirmemekle birlikte şahsi oyum 'EVET' olacaktır. Bu tercihimle ilgili birçok mantıklı gerekçe sıralayabilirim. Ama bunlarla vaktinizi harcamak istemem. Malum her gün; yazılı ve görsel basında, kahve köşelerinde, dost sohbetlerinde, dernek toplantılarında, düğünlerde ve cenazelerde evet/hayır oynuyoruz. Herkes kendi düşüncesini özgürce savunuyor ve tartışıyor. Günün her saati; evet/hayır arabası görüyoruz. Semt meydanları evet/hayır stantlarıyla dolu. Reklam panolarını, belediye direklerini saymıyorum bile. Belediye direkleri demişken; izine çıkan 'gönüllü' personellere hiç değinmeyim 'evet'imiz kaçmasın.
Niçin EVET?
AK Parti'yi sevmeyenler; gıcık olanlar, Cumhurbaşkanımızdan nefret edenler... Size sesleniyorum: Gittiğiniz yol, yol değil. Hatanızdan hemen dönün. Kazara; 'hayır' çıkarsa, ilk erken seçimde AK Parti % 60 ile iktidar. Yıllardır; 'bu seçim son, tamam bittiler, çöküş başladı' hikâyeleriyle kendinizi kandırdınız. Uyanın bu rüyadan! Kendinize gelin. Bu referandumdan 'evet' çıkmazsa; AK Parti daha güçlü gelecek ve bu sefer böyle ufak değişimlerle kurtaramazsınız, 'ŞERİAT' gelir. Hepinizi İzmir'den 'denize' dökerler. Doğuyu satarlar, Batıyı atarlar, Güneyi kaybederler, Kuzeye sıkışır kalırız. Tayyip Erdoğan da görevini tastamam etmiş olur.
Gelin geleceğimizi karartmayalım. Tayyip beye istediğini verelim ve bu işten az zayiatla kurtulalım. Hem adam hasta, ölecekmiş ya... Bakın, 12 Haziran’da CHP/HDP/FETÖŞ ittifakı ile AK Parti'nin tek başına iktidarını 'salladınız' da ne oldu? Adamlar sizi 1 Kasım’da öyle bir sarstı ki; FETÖŞÜN takkesi düştü, CHP'nin keli göründü. HDP ise; baraj suyunda boğulmak üzere.
Artık bırakın şu 'SALLAMA' işlerini de akıllı başlı işler yapın. Millete tepeden bakıp; 'ya siz evet veriyorsunuz ama maddeleri okudunuz mu?' Gibi ince kaşarlıkların peşine düşmeyin. CHP'nin başındaki adam daha neye 'hayır' dediğini bilmiyor! Git gide komik oluyorsunuz. 'Cahil halk' maddeleri okumadan sırf 'Tayyip' için EVET diyor. Gibi eleştiriler yaparken; bakın ne hale düştünüz?
Tarihten bir notla konuyu kapatalım...
Cennet mekân Abdülhamit Han, önemli kararlar alacağı vakit Rus Elçisini çağırır ve fikrini sorarmış. Malum o dönemde Osmanlı'nın en büyük düşmanı Ruslardı. Elçinin söylediklerini dinledikten sonra da tam zıddını uygularmış.
Bende şimdi 'Evet' tarafına ve 'Hayır' tarafına ayrı ayrı bakıyorum:
Evetçi kesim; AK Parti ve Milliyetçi, Muhafazakâr kesimin kahir ekseriyetini oluşturmaktadır.
Haaayırcı kesim; CHP, HDP, PKK, FETÖŞ, DHKPC, MLKP, IŞID, ABD, AB...
Dipnot: 'HAYIR' ile 'HAAAYIR' arasında ciddi bir anlam farkı vardır. Halk arasında bu abdestsizlerin; Hayırlı olsun, Hayırda Hayır vardır gibi yaklaşımlarını duymaktayız. Bu 'Hayır' bildiğimiz, 'Hayır' değil dostlar.
HAAAYIRDAN HAYIR GELMEZ…
