Ümit YILMAZ
  • 08/12/2015 Son günceleme: 08/12/2015 20:41
  • 4.927

Geçtiğimiz haftalarda bir Beykozlu olarak çok sevindiğim bir haber duydum. Ali Sofuoğlu Beykoz Paşamandıralı bir kardeşimiz.

Ali Sofuoğlu Kasım ayında Endonezya'da yapılan dünya karate şampiyonasında  altın madalya kazanarak  ülkemize karate sporunda kata branşında ilk dünya şampiyonluğunu getirdi. Kata fiziki olarak vuruş olmayan teknik figürlerin sergilendiği bir branş. Yani rakibinizle karate sporunun estetik hareketlerini hakemlere ve seyircilere sunmak için mücadele ediyorsunuz. Hareketleri çok seri ve çok net yapmanız gerekiyor. Görünüşte kolay fakat uygulamada zor bir branş. Kardeşimiz tüm mücadeleleri net bir şekilde kazanıyor. Öncelikle bir Türk olarak, daha sonra bir Beykozlu olarak gururlanmamak elde değil.

Çok fedakarlık yaptığı çok çalıştığı belli.Bu sporu ne kadar sevdiğini de gözlerinin ışıltısından görebiliyorsunuz. Federasyon başkanıyla TRT Spor televizyonuna çıktığı programı izledim. Bu spora başlangıç hikayesini o kadar güzel anlattı ki, izlerken bir kez daha gurur duydum. Yaptığı spora ne kadar bağlı olduğunu her kelimesinden, her cümlesinden anlamak zor değil. Amacının 2020 yılında olimpiyat şampiyonluğu olduğunu açıklayan kardeşimizin bu hedefini de gerçekleştireceğine yürekten inanıyorum. Yeter ki çalışmalarını aynı tempoda aynı kararlılıkta sürdürsün. Kendisini tebrik ediyorum. Kardeşimizin biraz kariyerini inceledim. Dokuz yaşından beri birçok turnuvaya katılmış. Birçoğu şampiyonluk olmak üzere onlarca başarısı var. Defalarca Türkiye Şampiyonası’nda dereceye girmiş. En son dünya şampiyonu olunca kamuoyunun gündemine gelmiş. Böylesine başarılı bir kardeşimizden habersiz olduğumuz için bizde basın olarak üzerimize düşen görevi yapmamışız. Bunu kabul ediyoruz. Bundan sonra başta Ali Sofuoğlu olmak üzere tüm sporcularımızın yanında olmalıyız.

Beykoz sosyo ekonomik olarak İstanbul'un en geri kalmış ilçelerinden birisi. Genel de; işçi, emekçi kesiminin yaşadığı bir ilçe. Hayat standardı; düşük, yaşam koşulları oldukça zorlu bir bölge Beykoz. İşsizlikte İstanbul'un bir çok ilçesinden çok daha yüksek boyutlarda. Çocuklarımızın büyük çoğunluğunun aldığı eğitim kalitesini de göz önüne getirdiğimizde gelecek açısından da kaygı duyduğumuz bir durum ortada. Bu durumdan bir parça da olsa kurtulmanın yollarından birisi Ali Sofuoğlu gibi arkadaşlarımızın yenilerinin ortaya çıkması için onlara spor yapabileceği ortamlar hazırlamak. Biraz araştırma yapıldığında sporda başarılı olmuş isimlerin yüzde 90'a yakınının fakir, geçim sıkıntısı çeken ailelerin çocukları olduğunu görürüz. Ali Sofuoğlu kardeşimizi şahsen tanımıyorum. Nasıl bir ekonomik koşulda yaşıyor bilmiyorum. Ama hangi koşulda yaşarsa yaşasın sporu hayatının önemli bir kısmına koyduğu ortada.

İlçemizde bireysel anlamda başta atletizm olmak üzere birçok başarılı sporcularımız var. Özellikle okul sporlarında çocuklarımızın elde ettiği birçok derece var. Bunların ilçe spor müdürlüğü olarak daha dikkatli takip edilmesini tavsiye ediyorum. Beykoz'umuzun çocukları gerçekten sportif anlamda çok yetenekli. Eğer gereken desteği verebilirsek daha nice Ali Sofuoğlu'ların yetişmemesi için hiç bir neden yok. Bunun için mutlak surette okullarımızın da ilçe spor müdürlüğüyle koordine içinde çalışmaları lazım. Özellikle okullarımızdaki beden eğitimi öğretmenlerimize çok büyük görev düşüyor. Çocuklarımızın ders içindeki spora ilgi ve tavırlarından, yeteneklerinden önemli kazanımlar elde edebiliriz. Yeter ki isteyelim. İnsan istedikten sonra neler yapabiliyor bunun örneği Ali Sofuoğlu kardeşimiz. Bunun için hepimiz elimizi taşın altına koymalıyız.

Ali Sofuoğlu kardeşimizi bu vesileyle tekrar tebrik ediyorum. Başarılarının artarak devam etmesini diliyorum.Tüm Beykozumuzunda bu kardeşimizle gurur duymasını ve kardeşimizin sevincini doyasıya yaşamasını istiyorum. Görüşmek üzere sağlıcakla kalın.

Yazarın Yazıları