Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından düzenlenen ve Beykoz Belediyesi'nin desteklediği Kutlu Doğum Haftası başladı.
Her ne kadar bid'at (sonradan ortaya çıkan şey, yenilik; İslâm hukukuna göre örneksiz bir şey yapmak) denilse de 1989 yılından günümüze gelinceye kadar her yıl Nisan ayında gerçekleştirilen Kutlu Doğum Haftası, İslâmiyet'e gönül vermiş olan insanları bir araya getirmeye devam ediyor. Son yıllarda 14-20 Nisan tarihleri arasında yapılan Kutlu Doğum Haftası etkinliği, Beykoz Müftüsü Hüseyin Demirtaş'ın öncülüğünde başladı. Beykoz Belediyesi'nin de destek verdiği programda, hemen her fırsatta ilçedeki inananlarla bir araya gelen ve çarpıcı konuşmalarıyla takdir toplayan Müftü Hüseyin Demirtaş, şunları söyledi: "İslâm dünyası olarak birlikte yaşayamıyoruz. Problem var değerli kardeşlerim. Kan var, gözyaşı var. Dövüş var, kavga var. Mezhepçilik var, meşrepçilik (grupçuluk) var. Mezhep iyi bir kavramdır ancak 'ciliğe' dönüştürülürse; din haline getirilirse, 'sadece benim dediğim doğrudur' denirse, orada çatışma olur. Bizim senenin tüm mevsimlerine Hazreti Muhammed'i ve Kur'an'ı yaymamız gerekiyor sevgili kardeşlerim. İşte Kutlu Doğum Haftaları da Allah razı olsun, bu farkındalığı ortaya koyabilmek için ihdas edilmiştir (kurulmuştur)."
‘Beykoz Müftüsü Demirtaş, Ümraniye Müftüsü İlyas Yılmaztürk ile bir süre sohbet etti’
Türkiye Cumhuriyeti Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından düzenlenen Kutlu Doğum Haftası, Türkiye Diyanet Vakfı Beykoz Şubesi, Beykoz Müftülüğü ve Beykoz Belediyesi'nin katkılarıyla Kavacık Aşşrom'un Balo Salonu'nda başladı. Prof. Dr. Kemal Sandıkçı'nın konferansıyla başlayan programın ilk gününe AK Parti İstanbul Milletvekili Erol Kaya da katıldı. Beykoz Kaymakamı Süleyman Erdoğan'ın yanı sıra programa Beykoz Belediye Başkan Yardımcısı Muharrem Kaşıtoğlu, Beykoz İlçe Milli Eğitim Müdürü Kazım Bozbay, Beykoz Tapu Sicil Müdürü Tevfik Palabıyık, Beykoz İlçe Gençlik ve Spor Müdürü Serkan Öcalmaz, Beykoz Muhtarlar Derneği Başkanı Hüseyin Hüsnü Kolcu, Rüzgarlıbahçe Muhtarı Sedat Altun'un da aralarında yer aldığı birçok muhtar, cami derneği mensubu ve Beykozlu vatandaşlar da programda Müftülüğü yalnız bırakmadı. Beykoz Müftüsü Hüseyin Demirtaş ise meslektaşı Ümraniye Müftüsü İlyas Yılmaztürk ile yan yana oturdu ve iki müftü bir süre sohbet etti.
‘Beykoz Müftülüğü’nün hazırladığı kitapçık, titiz bir çalışma ürünü’
Prof. Dr. Kemal Sandıkçı'nın konferans verdiği gece, Beykoz Kavacık'ta bulunan Aşşrom Düğün Salonu'nun Balo Salonu'nda gerçekleştirildi. Görevliler tarafından girişte bir masa kurulurken, gelen konuklara kırmızı karanfil ve Beykoz Müftülüğü tarafından hazırlanan bir kitapçık hediye edildi. Oldukça titiz bir çalışmayla hazırlanan kitapçık, Hucurat Sûresi'nin Allah'a karşı gelmekten sakınmayı öğütleyen Ayet-i Kerimesi'yle başlıyor ve Şuara Sûresi'nde yer alan bir dûayla bitiyor. Kitapta ayrıca Aziz Mahmut Hüdayi'den Yunus Emre'ye Mevlânâ'ya ve Sultan II. Mahmud'a kadar pek çok ünlü kişinin Hazreti Muhammed aşkıyla yazdığı şiirler yer alıyor. Toplamda 60 sayfadan oluşan kitapçıkta, Hazreti Muhammed'in Veda Hutbesi'nden bölümler de bulunuyor.
AK Parti İstanbul Milletvekili Erol Kaya'nın başından sonuna dikkatle ve ilgiyle takip ettiği program, Paşabahçe Cami İmam Hatibi Hasan Koçak'ın Kur'an-ı Kerîm ayetlerini Arapça okumasıyla başladı. Bu sırada Hasan Koçak Hoca'nın okuduğu ayetlerin Türkçe anlamları da sinevizyon aracılığıyla perdeye yansıtıldı. Ardından protokol konuşmalarına geçildi ve ilk olarak kürsüye gelen Müftü Demirtaş, tarihi konuşmalardan birisini daha gerçekleştirdi. Beykoz'da katıldığı programlarda akılcı, mantıklı ve hoşgörüyle süslü konuşmalar gerçekleştiren Müftü Hüseyin Demirtaş, ilçedeki vatandaşların takdir ve beğenisini kazanmış olmasının gururuyla, şunları söyledi:
Müftü Demirtaş: “Yüce Rabbimiz, değerli kitabında, başka din mensuplarına bile hoşgörüyü emrediyor!”
"İslam Dünyası olarak biz, sulhta, barışta, sevgide, saygıda başkalarına örnek olmamız gerekirken; maalesef kötü örnek oluyoruz. İnsanlığın modeli, şahidi olamıyoruz. Değerli kardeşlerim... Öncelikli olarak, aile yaşantımızda birlikte olmayı becermemiz lazım... Okulumuzda, sokağımızda, trafiğimizde; kısaca yaşamın tüm alanlarında birlikte yaşayabilmeyi becermemiz lazım... Bırakın, kendi aramızdaki birlikteliği; Yüce Rabbimiz değerli kitabında, başka din mensuplarına bile hoşgörüyle bakmamızı istiyor. Bakınız, En'am Sûresi 108. Âyeti’nde Allah, 'Ve lâ tesubbûllezîne yed’ûne min dûnillâhi fe yesubbûllâhe adven bi gayri ilm' buyuruyor. Türkçesi ise şu şekilde dile geliyor: 'Allah'tan başkasına tapanların taptıklarına sövmeyin!'. Burada 'tesubbû' sözcüğünün kökünde hakaret etmek, küfretmek; başkasına ayar vermeye çalışmak yatıyor.
Beykoz Müftüsü Hüseyin Demirtaş: “Kur’an-ı Kerîm, anlaşılmak üzere inmiştir!”
Bizim bir başkasına elimizi ancak işaret etmek için uzatmamız mümkün... Hakaret etmek için mümkün değil; dinimiz bunu kabul etmez! Onun için Sevgili Peygamberimiz Veda Hutbesi'nde ellerini yukarı kaldırmıştır. 'Şahit ol Yâ Râb!' demiştir. Biz ancak başkalarına insanlıkta örnek olabiliriz. Başkaları bizi görür, beğenir; 'Ne güzel insan... Sevgisi var, saygısı var, şefkat ve merhameti var' der. Bize böyle bakması lazım... Çünkü Cenabı Allah, Sevgili Peygamberi, şahit olarak bize sunuyor. Yani örnek-model bir insan olarak bize sunuyor. Maalesef İslam Dünyası bu noktada modellik ortaya koyamıyor. Aklı az kullanıyoruz, vicdanı az kullanıyoruz. Kur'an-ı Kerîm'in temel değerlerine pek vakıf değiliz. Sadece okuyoruz. Hâlbuki Kur'an-ı Kerîm anlaşılmak üzere inmiş bir kitaptır."
‘Konuk Müftü İlyas Yılmaztürk, Demirtaş’ın konuşmalarını övdü’
Müftü Hüseyin Demirtaş'ın harikulade konuşmasının ardından bu kez kürsüye konuk Müftü olan Ümraniye Müftüsü İlyas Yılmaztürk geldi. Konferans verecek olan Prof. Dr. Kemal Sandıkçı'yı işaret ederek, "Hocamın huzurunda söyleyecek bir sözüm yok..." diyen Ümraniye Müftüsü Sandıkçı, Beykoz Müftüsü Hüseyin Demirtaş'ın konuşmasını överek, katılımcılara saygılarını iletti. Ümraniye Müftüsü İlyas Yılmaztürk'ün ardından ise kürsüye Beykoz Belediye Başkan Yardımcısı Muharrem Kaşıtoğlu geldi. Kaşıtoğlu, şunları kaydetti:
Muharrem Kaşıtoğlu: “Bilinçleniyoruz ve kenetleniyoruz…”
"Malumunuz, Peygamber Efendimizin hayatını Türkiye'de elhamdülillah son yıllarda daha çok anlamaya ve yaşamaya başladık. Batı'da maalesef Peygamber Efendimize ve İslâm'a yönelik düşmanlık her geçen gün artarken, biz de Peygamber Efendimizin 'Müslüman, şerlerden hayır çıkarmayı bilendir' sözünde olduğu gibi bilinçleniyoruz ve kenetleniyoruz. İnşallah bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da öncelikle Türkiye'de ve sonrasında İslâm Âlemi’nde birlikte yaşamayı geliştirir ve Müslümanlara yaraşan bir düzeye getirebiliriz."
Muharrem Kaşıtoğlu'nun ardından ise AK Parti İstanbul Milletvekili Erol Kaya da bir konuşma gerçekleştirdi. Erol Kaya, şunları kaydetti:
Erol Kaya: “Rabbim bu programı hayırlı eylesin, mübarek eylesin”
"Coğrafyamız kan ve gözyaşı içerisinde... Mezheplerden, meşreplerden daha da aşağıya inilmeye başlandı. Eskiden ülkelerin haritaları yapılırdı ve bu haritalarda ülkeler tanımlanırdı, bölgeler tanımlanırdı. Şimdi yeni bir gelişme oldu. Her ülkenin, her şehrin insanlarını bölecek, parçalayacak küçük meşreplere varıncaya kadar haritalar yapılmaya başlandı.
Büyükler öyle dermiş: 'Belâ şiddetini artırsın ki, ferah günler gelsin'... Allahu Âlem o günlere girdik... Rabbim bu programı hayırlı eylesin, mübarek eylesin. Buradaki feyzin, bereketin bir haftalık değil de bütün ömrümüze yansımasını nasip eylesin..."
İstanbul Milletvekili Erol Kaya'nın ardından son kez kürsüye Beykoz Kaymakamı Süleyman Erdoğan geldi. Süleyman Erdoğan, şöyle dedi:
Süleyman Erdoğan: “Tatbikatta sıkıntı var”
"Ümit ediyorum buradan çıkarken, buradan bir şeyler almış olarak çıkalım ve hayatımıza da aldıklarımızı tatbik edelim. Yoksa birçok şeyi biliyoruz aslında, bilmediğimiz bir şey yok. Ancak tatbikatta sıkıntı var. Bunu yeniden bir gözden geçirmemiz lazım..."
Protokol konuşmalarının ardından konferansı gerçekleştirecek olan Prof. Dr. Kemal Sandıkçı kürsüye davet edildi ve öncesinde de Prof. Kemal Hoca'nın özgeçmişi okundu. Özgeçmişinin okunması sırasında '7 çocuk sahibi' olduğu vurgulanan Prof. Dr. Kemal Sandıkçı'ya bunun doğru olup olmadığı soruldu. Konferansa başlamadan önce 7 çocuğu olduğunu doğrulayan Kemal Hoca, şunları kaydetti:
Prof. Kemal Sandıkçı: “Asıl hedefimiz: İNSAN”
"Verilen bilgide bir yanlışlık yok da bir eksiklik var: Aynı zamanda 23 torun sahibiyim.
Bu yılki konumuz birlikte yaşamak... Malumunuz, dünyada birlikte yaşamak zorunda olduğumuz pek çok varlık var. İnsanın dışında hayvanlar âlemi var, doğal çevre var. Birlikte yaşadığımız unsurlar bunlar... Ama bu akşam onlar değil hedefimiz... Asıl hedefimiz: Birlikte yaşamak zorunda olduğumuz insan...
Mademki insanla birlikte yaşamak zorundayız, öyleyse önce insanın Cenabı Hâk katındaki konumuna bir bakalım... Gerçekten birlikte yaşamaya layık mı değil mi; görelim. Ondan sonra da Peygamber Efendimizin, 'birlikte yaşamak' konusunda uymamız gereken bazı ilkeleriyle ilgili emirlerini ve tavsiyelerini arz edeceğim..."
Prof. Dr. Kemal Sandıkçı'nın sohbeti, İslâm Peygamberi Hazreti Muhammed'in yaşamına ve tavsiyelerine dair sözler ve hadislerle devam etti.
Haber Merkezi
