Kader GÜR
  • 01/01/1970 Son günceleme: 07/03/2009 23:11
  • 25.402

Bundan tam 5 yıl önce, 28 Mart 2004 tarihinde yapılan Mahalli Genel Seçimlerde Beykoz iki parçaydı. Belde olan Çavuşbaşı ve Beykoz.

29 Mart’ta yapılacak seçimlerde yeni yasayla birlikte Beykoz’un nüfusu 300 bine dayanırken, 13 105 seçmeniyle Çavuşbaşı’nın seçimlerde etkili olacağı aşikar..

28 Mart 2004 tarihinde yapılan Mahalli Genel Seçimlerde listelerde kayıtlı Seçmen sayısı Beykoz için127 419 kişiydi. Kayıtlı seçmenin sadece 93 421’i sandıklara gitmişti. Bu oran ise istatistiklere  % 73,35 olarak yansıyor.

Yani Beykoz’un % 27’si 2004 Mahalli Genel Seçimleri’nde sandığa gitmeye gerek duymamış. 29 Mart’ta yapılacak Mahalli Genel Seçimlerde partilerin alacağı oylar ve oy kullanan seçmen oranını karşılaştırdığımızda vatandaşın siyasete olan küskünlüğü ve siyasetçilere olan kızgınlığını da ayrıca analiz edebileceğiz.

Bu gün itibariyle Beykoz’daki seçmen sayısı Çavuşbaşı’nın da dahil olmasıyla 15 500 kişi artmış durumda. Yaklaşık 160 bin seçmen oy kullanacak Beykoz’da. Tabi sandığa kaç kişinin gitmeyeceği henüz belli değil. Eğer 2004’deki gibi, seçmenin % 27’si sandığa gitmezse bu 43 bin seçmen demektir ki hakikaten çok ciddi bir rakam. Bu durumda 2009’da oy kullanacak seçmen sayısını 115 bin olarak baz alabiliriz sanırım. Aşağıda vereceğim tahminler 115 bin seçmene göre hesaplanmıştır.

MHP’nin durumu

Yazımın başında Çavuşbaşı’nın seçimlerde az da olsa etkili olacağını belirtmiştim. Bu etki MHP açısından çok önemli. Zira, % 10 barajını geçebilmek için yoğun çaba sarf eden MHP, 2004 seçimlerinde Çavuşbaşı’nda 2022 oyla % 22 oy alırken, Beykoz’da aldığı oy sadece 3021’di. Bu da% 3,37’ye tekabül etmişti o tarihte.  İşte bu yüzden, Beykoz’la birleşen Çavuşbaşı’nın oyları MHP’nin baraja biraz daha yaklaşabilmesi açısından büyük önem arz ediyor. 2009’daki seçmen sayısına 2004’de aldığı oyu oranlarsak MHP 2009’da 6 bin civarında oy alacaktır. Bu orana Şenel Ustabaşı’nın Çubuklu’daki oylarını eklersek rakam 7 bin 8 bin civarında olur ki bu oran barajı aşmaya yetmeyecektir.

CHP’nin en büyük handikapı Köseler ve Kayalıoğlu

Hepimizin çok iyi bildiği gibi mevcut belediye başkanlarının seçimlerde ciddi bir blok oyu vardır. Dolayısıyla, diğer adaylara nazaran yarışa hep 1-0 önde başladıkları söylenir. Ve eğer ciddi anlamda bir yolsuzluk yoksa ve ülke siyasetinde sert rüzgarlar oluşturacak bir siyasi değişim yaşanmıyorsa mevcut adayın kazanma şansı hep çok yüksek olmuştur. CHP’nin adayı Alaattin Köseler’i birinci şık sıkıntıya düşürürken, ikinci şıkta bahsettiğimiz sert rüzgarlar da Köseler için esmiyor artık.

1999 yılında yapılan Mahalli Genel Seçimlerde terörist başı Abdullah Öcalan’ın ABD tarafından paketlenip dönemin iktidarına teslim edilmesi nasıl ki DSP’li Alaattin Köseler’i Belediye Başkanlığı’na taşımışsa, hakkında çıkan yolsuzluk iddiaları, kendisine açılan davalar, başkanlığı sürecinde Beykozlu’dan kopuk yaşaması, Beykoz için somut hiçbir yatırım yapamamış olması ve Kavacık’ta yaşanan yağma AK Parti rüzgarı karşısında direnememesine yol açtı.

1999 seçimlerinde 23 705 oy  ve % 27,51 ile birinci olan Köseler, 28 Mart 2004 yılında yapılan seçimlerde seçmen sayısındaki artışın da yansımasıyla 24 866 oy alarak % 28,5 ile ikinci olabilmişti. Rakibi olan AK Partili Muharrem Ergül Köseler’e 14 bin oy fark atmıştı.

29 Mart 2009’da CHP’li Köseler adının sık sık yolsuzluklarla anılmasının yanında, adeta çalışmamak için hazırladığı meclis üyesi aday listelerine duyulan tepkiyle ciddi bir oy kaybına uğrayacak diye düşünüyorum. CHP’de meclis üyesi listesine gösterilen tepkinin kendisini kullanılıp atılmış hisseden CHP’ye gönül vermiş değerli isimlerden yükselmesi, tahribatın boyutunu gözler önüne sererken, Tokatköy ve Yenimahalle’de indirilen bayraklar, Ortaçeşme’de kapanan Seçim Bürosu  Köseler ve Kayalıoğlu’na duyulan kızgınlığın tezahürüydü şüphesiz.

Diğer yandan, Çavuşbaşı’nda CHP’nin oyu yok denecek kadar az. 11 605 seçmenden sadece 416kişi CHP’ye oy vermiş 2004 seçimlerinde. % 4,5’e tekabül eden bu sayı Beykoz geneline vurulduğunda, oldukça düşük olan oran genel ortalamayı da düşürüyor. Yani Çavuşbaşısız % 28,5olan CHP oyları, Çavuşbaşı dahil edildiğinde % 25,92’ye düşüyor. Bu da 2009 seçimlerinde CHP’nin normal şartlarda 29-30 bin arasında oy alacağı anlamına geliyor.

Ancak, gerek Köseler’e, gerekse İlçe Başkanı Ayten Kayalıoğlu’na duyulan tepkiler oylarda ciddi bir düşüşe yol açacak. Köseler’in katıldığı bir çok toplantıda İBB’yi de Beykoz’a hizmet götürebilmek adına istemesi ve Kılıçdaroğlu’nun anketlerde beklenenin oldukça altında çıkması CHP’nin oylarını ciddi anlamda etkileyecek.

Benim tahminim 29 Mart’ta yapılacak seçimlerde CHP’nin oylarının 25 bin civarında olacağı yönünde. Bu da oran olarak yaklaşık % 22 yapıyor.

Beykoz’un sorunlarını AK Parti çözecek beklentisi 

28 Mart’ta yapılan seçimlere Muharrem Ergül’le giren AK Parti girdiği ilk mahalli genel seçim olmasına rağmen büyük farkla dönemin Belediye Başkanı Alaattin Köseler’in elinden belediyeyi alırken AK Parti’nin oyu 38 055’le % 43,07 olmuştu.

Yüzde 43 Beykoz için bir rekor sayılırken, Çavuşbaşı’nın oyları CHP’nin aksine AK Parti’nin genel ortalamasını arttırıyor.

2004’de Çavuşbaşı’nda kayıtlı 11 605 seçmenin 8897’si oy kullanırken bu oyların 4848’ini AK Parti almıştı. Bu oran AK Parti’nin Beykoz genelinde % 43,07 olan oranını Çavuşbaşı’nı dahil ettiğimizde% 44,04’e çıkarttı.

Bu durumda, Mart 2009’da yapılacak Mahalli Genel Seçimlerde AK Parti en az 52 bin civarında bir oy alacaktır. 

Dördüncü Dönem Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek’in on yıllık İBB tecrübesi ve İBB Başkanı Kadir Topbaş’la olan yakın dostluğunun Beykoz’un önümüzdeki dönemde çok ciddi yatırımlar almasını sağlayacağı sokakta konuşulan konular arasında yer alırken, 2-B yasasıyla ilgili çalışmalar ve ecri misil konularında Çelikbilek’in yaptığı açıklamalar da ümitleri arttırıyor.

Yazarın Yazıları